‘Hayattan esinleniyorum’

‘La Casa De Papel’ dizisinin jenerik müziğiyle dünya çapında ün kazanan Cecilia Krull, İstanbul’da ardı ardına 2 gün konser verecek.

Yayınlanma: 17.09.2018 - 22:52
Abone Ol google-news

 

Popüler dizi La Casa De Papel’de seslendirdiği “My Life Is Going On” şarkısıyla büyük çıkış yakalayan Cecilia Krull, İstanbul’daki ilk konseri için 21 - 22 Eylül tarihlerinde Salon İKSV’ye geliyor. Müzisyen bir aileden gelen ve kariyerine 7 yaşında Disney filmlerinin şarkılarını seslendirerek başlayan Krull, günümüzün önemli yeni kuşak caz şarkıcılarından biri olarak gösteriliyor. Yetenekli şarkıcı konser öncesinde sorularımızı yanıtladı. 

-Bazı dizilerin jenerikleri özeldir, diziyi izleyenler jeneriği atlamak istemez. “My Life Is Going On”un da onlardan biri olduğunda birçok kişi hemfikir. Bu başarının arkasındaki neden ne sizce?

Bu sırrı bilmeyi ben de isterdim. Şarkıyı hikâyeyi, karakterleri hissederek, düşünerek yazdım. Ve çok severek çalıştım. Ben şarkılarımı yaparken hayattan esinleniyorum. Farklı türde müzikleri, yeni şeyler denemeyi çok seviyorum. Söz yazarken de şarkı söylerken de kendi sınırlarımı zorlamayı, sesimle oynamayı seviyorum. Sanırım işin sırrı yaptığınız işi çok sevmekte ve emek vermekte.

-Sizin çok sevdiğiniz beğendiğiniz dizi jenerik müzikleri var mı?

“Stranger Things”in müziklerini çok seviyorum. Son zamanlarda “Peaky Blinders”a sardırdım, onun da müzikleri çok başarılı.

‘Gün sayıyorum’

-“La Casa De Papel” Türkiye’de de oldukça beğenilen bir dizi haline geldi. Hatta sizin şarkınızın Türkiye’de Burak Yeter remix’i oldukça tuttu. Cover yapan genç isimler de var. Onları dinleme fırsatınız oldu mu? Beğendiniz mi?

Elbette dinledim ve çok beğendim. Umarım birlikte başka işlerde çalışma fırsatı bulabiliriz. Şarkının bu kadar sevilmesi, herkesin kendi yorumunu katarak söylemesi ve videolar çekmesi beni çok mutlu ediyor. Denk geldikçe ben de onları kendi sosyal medya hesaplarımda paylaşıyorum.

-Türkiye’deki ilk konserinizi birkaç ay önce Ankara’da verdiniz, ilgiyi nasıl buldunuz? İstanbul’daki hayranlarınıza neler söylemek istersiniz?

Ankara Next Level’daki konserim muazzamdı. İnsanlar yağmura rağmen konser alanını terk etmedi. Konser sonrası fotoğraflar çektirdik. Daha ilk seferde böyle bir sevgiyle karşılaşınca çok mutlu oldum. İspanya’da çok sayıda Türk arkadaşım var. Güzel ülkenizi, zengin kültürünüzü, yemeklerinizi, İstanbul’u onlardan çok dinledim. İki gece üst üste müziği, şarkıları paylaşacağımız için inanılmaz heyecanlıyım. Konsere gün sayıyorum! Umarım harika geçecek.

Caz festivaline yeşil ışık

-Bir caz müzisyeni olarak belki sizi ilerleyen senelerde İstanbul Caz Festivali’nde görme şansımız da olabilir mi, ne dersiniz?

Caz çocukluğumdan beri iç içe olduğum, tutkuyla dinlediğim bir tür... Çocukken babam çalar, ben söylerdim. Babamın çok geniş bir caz arşivi vardı. Dolayısıyla neden olmasın. Bu fikrinizi Türkiye’deki ajansım Pasion Turca ile paylaşacağım. Fransa ve Belçika için de caz repertuvarının ağırlıklı olduğu bir konser programı hazırlıyorum. Bunun dışında ilk albümüm için de çalışmalarım sürüyor. Belki bir dahaki sefere yeni albümümden şarkıları paylaşmak üzere gelirim.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler