AIDS tabusuna yanıt

Operation Room’da açılan ‘Pozitif Alan’ sergisi, adı ülkede skandallarla anılan bir rahatsızlığı sanat yoluyla irdeliyor.

Yayınlanma: 12.12.2018 - 22:30
Abone Ol google-news

 

Amerikan Hastanesi sanat galerisi Operation Room, Türkiye’de üzerine konuşulması tabu haline gelen konuları sergilemeye devam ediyor. Dünya AIDS Günü olan 1 Aralık’ta “Pozitif Alan” isimli grup sergisine ev sahipliği yapan Operation Room, bu kez HIV ve AIDS’i deşifre etmeyi amaçlıyor.

Sergi, 2 Şubat 2019’a kadar ziyaret edilebilecek. Alper Turan’ın küratörlüğünde gerçekleşen sergi, video, yağlı boya, kolaj, heykel, yerleştirme ve fotoğraf gibi farklı medyaları kullanan sanatçıların işlerini ağırlıyor. Turan, “Pozitif Alan”ı “Sergi virüsün ve hastalığın tabu olma haliyle ilgileniyor, HIV'den korunma yollarını anlatan bir farkındalık projesi değil, bir sanat projesi." sözleriyle tanımlıyor.

“Pozitif Alan”, Operation Room’u beyaz bir duvarla ikiye ayırıyor. Sergi, bir tarafı aydınlık bir tarafı karanlık bu iki odada bir travma olan, ilaçla baskılanıp etkisiz hale getirildiğine dahi kronik bir rahatsızlıktan farklı anlamlar ifade eden “İnsan Bağışıklık Yetmezliği Virüsü”nü anlamaya çalışıyor. Girişte yere bırakılmış iki kot pantolon ve iç çamaşırı ziyaretçileri karşılıyor. Ünlü sanatçılar Elmgreen & Dragset’in “Güçsüz Yapılar” adlı çarpıcı eseri, HIV’in ikili halini anlatmayı amaçlıyor. HIV, canlı kalmak için bir insana, bulaşmak için başka bir insana daha ihtiyaç duyar. Beden, bu iki bedenin yokluğuyla, görünmez bedenler de erotizmle imleniyor.

Leyla Gediz’in “Koza” başlıklı eseri ise, onu taşıyanı başkalaştıran virüsün bir insan bedenindeki tezahürüne odaklanıyor. Türkiye’de daha önce sergilenmemiş, 2009 yılına ait tablosunda Gediz, HIV tanısı almış bir arkadaşının portresini çizmiş. Fakat kendisiyle ilgili yeni bir bilgiye alışmaya çalışan figür, içine kapanıp yüzünü saklıyor.

Sergide, “İlk AIDS’li Türk” olarak basına çıkartılan, sansasyonel bir figüre dönüşen, basının ve kamuoyunun taciz ve ihlallerine inkârla cevap vermek zorunda kalan Mürteza Elgin’le ilgili gazete küpürleri de mevcut. Bu küpürler, HIV’in nasıl yüz saklatan bir suça dönüştüğünün, virüsü taşıyanın çareyi görünmez olmakta buluşunun temellerine inmeye çağırıyor. Sergiye katılan sanatçılar şöyle: Ardıl Yalınkılıç, Artık İşler, Can Küçük, Ceren Saner, Furkan Öztekin, Elmgreen&Dragset, Güneş Terkol, İz Öztat, Leyla Gediz, Nihat Karataşlı, Onur Karaoğlu, Özgür Erkök Moroder, Pınar Marul, Sabo Akdağ, Sadık Arı, Serdar Soydan, Ünal Bostancı.

‘Türkiye’de bu konuda az eser var’

Küratör Alper Turan, serginin çıkış noktasını, “Sabancı Üniversitesi Kültürel Araştırmalar bölümündeki yüksek lisans eğitiminin bir parçası. HIV ve AIDS üzerinde çalışmak istiyordum Türkiye’de” diye anlatıyor. Sanatla birlikte bu çalışmaya imza atma isteğini ise “AIDS’in dünyada ilk ortaya çıktığı zamanlarda sanatla aktivizmin iç içe geçmesi ve halkı bilinçlendirmekle birlikte kaybedilen arkadaşların yasını tutmak için sanatın çok iyi bir araç olduğunu gördüm” şeklinde açıklıyor. Son birkaç yılda Amerika ve Avrupa’da AIDS ve HIV hakkında yapılmış işlerin tekrar gündeme geldiği ve kurumların desteklediği sergiler açıldığını anlatan Turan, “Türkiye özelinde ise bu konuda yapılan kültürel üretim çok çok az. HIV/AIDS, Türkiye'de Murtaza Elgin'den beri medyada skandallarla anılıyor. HIV'le yaşayan ve bunu kamuoyuyla paylaşan da 'yok' denecek kadar az. Bir tabu. Bu tabuyu anlamak ve ona cevap aramak için yapılan bir sergi bu."diyor.  

 

 

 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler