Efsane trende seyahat

Felix Ziem’den Ingres’e Oryantalist ressamlar da İstanbul ve Harem konulu resimleriyle serginin konukları arasında. Ve küçük bir sürpriz! Ünlü aşçı Yannick Alleno, sergi sonunda Orient Express’te yemek yemek isteyenleri bekliyor!

Yayınlanma: 06.07.2014 - 00:16
Abone Ol google-news

Masada az önce içildiği izlenimini veren yarım şişe şarap; koltuklardan birinde bir prensesin elinden sıyrılmış pembe, ipek eldiven; askıda asılı kürk manto ve şapka; 1890 tarihli bir Figaro gazetesi ve fonda bitmek bilmeyen bir tıkırtı: Agatha Christie’nin tıkır tıkır işleyen daktilosunun sesi bu! O da ne? Bir ölü! Kanlı beyaz çarşafa sarılmış; Doğu Ekspresi’nde cinayet!

Agatha Christie’den Ian Flemming’e kim sanatına konu edinmedi, Marlene Dietrich’ten Mata Hari’ye kimler binmedi ki bu trene! Tüm ayrıntılarında lüks kokan, yolcuların krallar gibi ağırlandığı, Paris’ten İstanbul’a 3 bin 50 km’lik bir yolculuk...

Belçikalı işadamı Georges Nagelmackers’in, “yemek salonu ve yataklı vagonlarıyla ülkeleri aşan bir saray” hayalinin sonucu Orient Express, Paris’teki Arap Dünyası Enstitüsü’nde açılan sergiyle anılıyor.

Cordoba derisiyle kaplı tavanları, Lalique kristalinden kabartma dekorları, Goblen halıları, Cenova’nın ünlü kadife perdeleri, gümüş takımları ile baş döndürücü bir trenin vagonlarındayız!

Doğu-Batı ilişkilerinin canlanmasına katkıda bulunan, Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküşüne, Avrupa’nın atılımlarına tanık olan Orient Express, demiryolunun denizyoluna kafa tuttuğu bir dönemin simgesi…

“Orient Express sayesinde Boğaziçi, Seine’in bir banliyösüne dönüştü adeta!” diye yazar Figaro’da, 1883’teki açılış yolculuğuna katılan gazeteci Edmond About.

Aslında İstanbul hiçbir zaman bu efsanevi trenin son durağı olmamıştır. Boğaziçi’nin diğer yakasından, Haydarpaşa Garı’ndan kalkan trenlerle ne çok Batılı Bağdat’ın, Trablusgarp’ın, Kahire’nin yolunu tutmuştur.

Yakın zamana kadar sadece diplomatların, kâşiflerin gidebildiği topraklar, Orient Express’le dönemin zenginleri için de ulaşılır olmuş; Avrupa, Afrika ve Asya’ya bağlanıvermiştir.

Başta Orient Express’in buharlı lokomotifi olmak üzere “Anadolu” isimli yemek vagonu, salon vagonu ve yataklı vagonlarıyla başlayan sergi, enstitünün iç salonlarında devam ediyor.

Çok sayıda ve çeşitli dillerde hazırlanmış zamanın afişleri, mönüler, yemek takımları, bavullar ve tren mobilyalarıyla tasarlanan sergi, öncelikle Londra-Paris-İstanbul üçgeniyle özetlenen rotaya eğiliyor; zaten İstanbul’a geniş yer ayrılmış.

Dönemin “egzotizm âşığı”, İstanbul düşkünü seyyahı Pierre Loti’nin özel eşyasından trenle vardıkları İstanbul’u keşfe çıkmış turistlere, sandalların dizili olduğu Eminönü limanından ahşap Galata Köprüsü’ne 1800’lerin sonu, 1900’lerin başı İstanbul’unun fotoğraf albümü, sergilenen.

Ayrıca duvarlara yansıtılan filmlerle Orient Express’in çizdiği rota İstanbul da dahil olmak üzere ayrıntılarıyla ele alınıyor, bu efsanevi trenin konu edildiği kitapların kapakları, sinema filmlerinden kesitler arka arkaya geçiyor.

Felix Ziem’den Ingres’e Oryantalist ressamlar da İstanbul ve Harem konulu resimleriyle serginin diğer konukları.

Ve küçük bir sürpriz! Ünlü aşçı Yannick Alleno, sergi sonunda Orient Express’te yemek yemek isteyenleri bekliyor! Fransız gastronomisinin şık ve yaratıcı örnekleriyle hazırlanan yemekler Orient Express efsanesini tabağından dekoruna tüm detaylarıyla bugün de yaşamak isteyenler için...

 

Sayılarla Orient Express:

- Paris-İstanbul arası kat edilen mesafe 3 bin 50 km. idi.

- Yolculuk 81 buçuk saat sürüyordu.

- 1883’te Paris’ten İstanbul’a haftada 2 tren kalkıyordu.

- Tren saatte 100 km. hızla gidiyordu.

- 1891’de trene giren hırsızların çaldığı para miktarı 120 bin sterlindi!

 

10 tarihte Orient Express:

1883 - Dünyanın Paris-İstanbul arası ilk lüks treninin açılış yolculuğu yapıldı.

1889 - Seferlerin düzenli olarak başladığı tarih oldu.

1891 - Trene resmi olarak “Orient Express’ adı verildi.

1934 - Agatha Christie’nin “Doğu Ekspresi’nde Cinayet” romanı yayımlandı.

1971 - İstanbul’dan hareket eden Vangölü Ekspresi sayesinde Orient Express Tahran’a bağlandı.

1974 - Sydney Lumet’nin ünlü “Doğu Ekspresi’nde Cinayet” filmi seyirciyle buluştu.

1977 - Paris-İstanbul arası son sefer gerçekleştirildi.

1 Haziran 2014 - Paris-İstanbul direkt seferinin 125. yıldönümü kutlandı.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler