'Muhtemel' cinayet

Kobani’ye geçmeye çalışırken vurularak ölen Kader Ortakaya’nın otopsi raporu açıklanırken ortada birçok soru işareti var.

Yayınlanma: 08.11.2014 - 23:03
Abone Ol google-news

Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde sınırdan geçerken vurularak ölen 28 yaşındaki Kader Ortakaya’nın otopsi raporu açıklandı. Raporda, ölümün “muhtemel şarapnel” yaralanmasından kaynaklandığı belirtildi. Otopsiye giren SES üyesi doktor rapora muhalefet şerhi koydu. Ortakaya’nın başının sol kısmından yaralandığını, kafatasını kırıldığını ve beyninin parçalandığını belirten avukat Sevda Çelik Özbingöl ise ölümün şarapnel yaralanmasından kaynaklayanamayacağını, şarapnel yaralanmasına bağlı ölümlerde yanık izi ve bedenin çeşitli yerlerinde şarapnel izleri olduğunu ancak böyle bir ize rastlanmadığını söyledi.

Özgür Sanat Girişimi üyelerinin Kobani’ye destek için basın açıklaması yapmak istemesi üzerine askerlerin gazlı müdahalesi ve 4 kişinin yaralandığı olayların ardından yaklaşık 50 kişilik bir grupla birlikte Kobani’ye geçmeye çalışan 28 yaşındaki sosyolog Kader Ortakaya başından vurularak yaşamını yitirmişti.

Görgü tanıkları ve HDP milletvekilleri Ortakaya’nın olaya müdahale eden askerler tarafından vurulduğunu iddia ederken Suruç Kaymakamlığı bölgedeki askerlerin silah kullanmadığını, Ortakaya’nın Kobani tarafından vurulmuş olabileceğini ifade etmişti.

Ortakaya’nın ölümüyle ilgili Şanlıurfa Valiliği’nden dün yapılan açıklamada “Otopside Ortakaya’nın muhtemel şarapnel parçası yaralanmasına bağlı yaygın kafatası ve kaide kırıkları ile birlikte beyin harabiyeti ve kanaması sonucu hayatını kaybettiği, ateşli silah ürününe rastlanmadığı anlaşılmıştır” denildi.

 

Gaz fişeği yada başkası

Ortakaya’nın ailesinin avukatı Sevda Çelik Özbingöl olayın Türkiye sınırının 5-10 metre ilerisinde meydana geldiğine dikkat çekerek, “Olayla ilgili basına yansıyan görüntüler oldu. Ortakaya’nın da içinde bulunduğu grup sınır tellerini aşıyor, ağır adımlarla yürüyerek Kobani’ye geçiyor. Grubun askerlere yönelik bir direnişi yok. Sınırın 5-10 metre ilerisinde Ortakaya bacağından yaralanıyor, sendeliyor ve geri dönüyor. Vurulma anının tam görüntüleri yok ama bu sırada vurulduğunu düşünüyoruz. Ortakaya’nın bulunduğu yerin az ilerisinde bir panzer var. Bu panzarden atılan gaz fişeğiyle veya bu panzerden kullanılan bir silahla vurulduğunu düşünüyoruz. Kafatasında çok büyük bir darbe var” dedi.

 

Yanık izi olurdu

Ortakaya’nın başının sol tarafından yaralandığını, kafatasının kırıldığını, beyninin parçalandığını anlatan Özbingöl, “Yaralanınca arkadaşları Ortakaya’yı Kobani’ye götürmüş. Burada kanamayı durdurmak için basit tıbbi müdahalede bulunulmuş, yara kapatılmış ve yaraya spanç konulmuş. Bu da otopsiyi olumsuz etkiledi.

Buradaki doktorlar ölüm nedeniyle ilgili tam bir teşhis koyamadı. Otopsiye giren doktorlar röntgenlerle kurşun veya ateşli silah mermisi aradı ama bulunamadı. Otopsiye giren doktora, ‘Yaralanma gaz kapsülünden kaynaklanmış olabilir mi?’ diye sorduğumuzda daha önce hiç gaz kapsülüne neden olan ölüm vakası görmediğini söyledi. Tam bir teşhis konulamadığı için ‘muhtemel şarapnel yaralanması’ denildi ancak şarapnel yaralanması olsaydı yanık izi ve şarapnele bağlı başka izler olurdu.

Ölüm sebebinin kesinlikle şarapnel yaralanması olmadığını söyleyebilirim” diye konuştu.

 

İtiraz edeceğiz

Rapora itiraz edeceklerini ifade eden Özbingöl, “Gaz fişeğiyle veya bu panzerden kullanılan bir silahla vurulduğunu düşünüyoruz. Bu rapora itiraz edeceğiz. Daha uzman ekiplerce daha detaylı bir araştırmanın yapılmasını isteyeceğiz. Ayrıca olayın meydana geldiği ara bölgede incileme yapılmasını talep edeceğiz. Kader Ortakaya her neyle vurulduysa onun izi orada duruyor” diye konuştu.

Yasalara aykırı Sınır ihlalinde güvenlik görevlilerinin bu şekilde müdahale edemeyeceğini vurgulayan Özbingöl, “Sınır ihlalinde önce durmaları yönünde güvenlik güçlerinin uyarı yapması gerekirdi. Böyle bir uyarı yapılmadan doğrudan gaz bombaları ve gerçek mermilerle ateş açılmış. Ortakaya ile birlikte sınırı geçen gruptan birkaç kişinin de kurşunla hafif yaralandığı yönünde bilgiler var. Müdahalenin şekli yasalara aykırı. Görüntüler ve görgü tanıkları var. Ailesiyle birlikte pazartesi günü Suruç Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunacağız. Tüm gerçeklerin ortaya çıkmasını, olayda ihmali veya kastı olanların cezalandırılmasını talep ediyoruz” dedi.

 

'Çatışma yoktu'

Olaya tanıklık eden HDP Milletvekili İbrahim Ayhan, “Kafatasında kurşun bulunmadığı için ‘muhtemel şarapnel yaaralanması’ denilmiş. Otopsiye giren SES üyesi doktor rapora muhalefet şerhi koydu. Detaylı raporda daha sağlıklı sonuç çıkacağına inanıyoruz. Şarapnel yaralanması olsa çevresinde bulunan insanlar da yaralanırdı. Kaldı ki olayın yaşandığı sırada Kobani’da çatışma yoktu. Biz olay yerindeydik. Olay sınırın hemen birkaç metre ilerisinde oldu. Kaymakamlık silah kullanılmadığını söylüyor ama gaz bombaları ve silah seslerine oradaki herkes tanıklık etti. Kobani tarafında değil sınırın hemen birkaç metre ilerisinde vuruldu. Ölüme sebep olan her neyse Türkiye tarafından atıldı” dedi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler