Eceli gelen köpek…

Endonezya, geçen günlerde bir garip olayla dünya gündemine konu oldu.

Yayınlanma: 13.07.2019 - 21:12
Abone Ol google-news

Endonezya, geçen günlerde bir garip olayla dünya gündemine konu oldu. Cakarta yakınlarda, serin yayla havasıyla tanınan Bogor kasabasında, köpeği ile camiye giren 52 yaşında bir kadın, İslam dinine hakaretten tutuklanarak hapse atıldı. Kadının camiye ayakkabısı ve yanında köpeği ile girdiğini gören cemaat, küplere binmiş ve olaya polis müdahale etmişti. Kadıncağız yaka paça dışarı atılması yetmiyormuş gibi, aniden kendisini demir parmaklıkların arkasında bulmuştu. Çok geçmeden dine hakaretten yargılanacağını ve girdiği yerden uzun süre çıkamayacağını anladı...
Kadın neden dine hakaret ettiğini anlamıyordu, çünkü camiye sadece kocasını aramaya girmişti. Aldığı duyuma göre Müslüman kocası camide üstüne kuma getirecek bir nikâh yapmak üzereydi. Bütün amacı kocasını bulup bu nikâha engel olmaktı. Köpeğini de yanına almıştı ki kocasının kokusunu takip ederek kolaylıkla bulabilsin.
Katolik olan kadının bilmediği, ya da hesap edemediği şey ise köpeklerin camiye girmesinin yasak olmasıydı. İslam dininde bazı mezheplerce haram olmaları, kirli ve pis olarak görülmeleriydi. İnanca göre köpek salyası çok zararlı ve pis olduğundan, salya bulaşan kişiyi Allah sevmez ve dualarını kabul etmezdi... Üstelik kadın camiye köpekle girmekle kalmayıp üstüne bir de ayakkabılarını çıkarmamıştı. Hem de yüksek sesle konuşup ortamın sükûnetini bozmuştu.
Olayı öğrenen kadının ailesi hemen cemaatten ve ilgili makamlardan özür diledi. Kadıncağızın akli dengesinin yerinde olmadığını, o sebeple ne yaptığını bilmediğini ileri sürdü. Yetmedi, iki hastaneden ruh hastası olduğu, tedavi gördüğüne dair rapor getirdi. Zira kadının “dine hakaret” olarak algılanan bu davranışından dolayı hapisten kurtaracak tek çözümün bu olduğu biliniyordu. Endonezya Din Adamları Konseyi, ruh hastası olan kişilerin davranışlarından sorumlu olmayacağını bildirmişti. Buna karşın adı açıklanmayan kadına, dava açıldığı için mahkeme devam edecek ve karar beklenecekti.
Ancak bu dava Endonezya’da dine hakaretten açılan ne ilk, ne de son dava olacak gibi görünüyor. Zira halk arasında “Pasal Karet” yanı plastik, her tarafa çekilen kanun olarak adlandırılan Endonezya’nın Dine Hakaret Kanunu genellikle birçok insanın hak etmediği şekilde yargılanmasına, mağdur olmasına neden oluyor diye eleştiriliyor. Ceza Kanunu kapsamında yer alan dine hakaretin cezası beş yıla kadar hapis.

106 yargılama
Uluslararası Af Örgütü’nün rakamlarına göre, 2005-2014 arasında 106 kişi ilgili kanuna aykırı davranmaktan yargılanmış. Bunlardan birisi de eski Cakarta valisi Ahok lakaplı Basuki Tjhaja Purnama. Ahok, geçen şubat ayında iki yıllık cezasını tamamlayarak hapisten çıktı. İki yıl önce valilik seçimleri sırasında tekrar adaydı ve yaptığı bir seçim sohbetinde, rakiplerinin kendisinin Hıristiyan olması nedeniyle Müslümanlar tarafından oy verilmemesi yönündeki çağrılarına işaret etmiş “Müslümanları başka dine mensup birisinin yönetmesi Kuran’a göre uygun değil diyen bu kişilere inanmayın, sadece kendilerini düşünüyorlar” demesi üzerine, aynı kanun kapsamında yargılanmış ve ceza almıştı. Uzun süren yargılama sonunda hem valilik şansını kaybetmiş, hem de iki yıl hapis yatmıştı.
Son yıllardaki diğer çarpıcı bir olay da 2018 yılında Meliana adında Budist bir kadının komşu caminin hoparlörünün çok yüksek sesli olması ve beş vakit okunan ezan ve gün boyu devam eden dua okumalardan rahatsız olduğunu dile getirip şikâyet etmesinden dolayı kendisini hapiste bulması olmuştu. Meliana, aynı ceza kanunu kapsamında yargılanıp 18 ay hapis cezası almıştı.
Uluslararası Af Örgütü, bu davanın talihsiz ve absürd bir vaka olduğuna işaret etti. Kanunun daha çok dini azınlıkları hedef aldığını, özellikle son davada olayın tamamen yanlış anlaşıldığını belirtti. Mağdur kadının davranışı saygısızlık olarak adlandırılsa da, ruhsal durumu da değerlendirilerek barış içinde çözülmesi gerektiğini, mahkemeye gerek olmadığını ve devletin önceliğinin mağdurun iyiliği olması gerektiğini vurguladı.
Aynı şekilde demokrasi, barış ve insan hakları alanında çalışan Endonezya Sivil Toplum Örgütü Enstitüsü de daha önce defalarca vurguladıkları gibi, yasanın bir an önce değiştirilmesi gerektiğini, son olayın da gösterdiği gibi kanun maddesinin çarpıtılabileceğini ifade etti.
Diğer taraftan, olaydan birkaç gün sonra gelen acı haber kadınla birlikte camiye giren küçük siyah köpekle ilgiliydi. Zavallı köpeğin cansız bedeni cami yakınlarında belediye görevlileri tarafından bulunmuştu. Belediyenin güvenlik şefi olayı polise bildirdiklerini açıklarken ölüm sebebine ilişkin detaylı bilgi vermedi, ancak görgü tanıkları sosyal medya paylaşımlarında köpeğe bir arabanın çarptığı iddiasında bulundu...
[email protected]


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler