Meme operasyonunda Angelina patlaması

Meme onarımları artık tüm dünyada meme kanseri tedavisinin bir parçası olarak kabul görüyor. Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Akın Yücel, meme kanseri tanısı almış bir kadının hem annelik, hem de dişilik güdülerinin tehdit altında olduğunu belirterek teşhis konulduğu ilk andan itibaren estetik planlamasına başlanması gerektiğini söylüyor. Meme kanseri Türkiye’de her 8 kadından 1’inde görülüyor. Erken tanı ve uygun tedavi planlaması ile tamamen iyileşmek mümkün. Yücel, teşhis anından itibaren hastaların cerrahından ya da onkoloğundan neler yapılabileceğini öğrenmesini, bunu talep etmelerini ve meme onarımlarının tedavilerinin bir parçası olduğunu her hastanın bilmesi gerektiğini vurguluyor.

Ruhsal etkiler...

Prof. Dr. Akın Yücel, “Kadınların meme kaybı sonrası yaşantılarını tekrar normalleştirebilmeleri için meme onarımları önemli bir katkı. Meme kaybı fiziksel, sosyal ve ruhsal açıdan hastaları kötü yönde etkiliyor. Bu tür organ kaybı hastaya sürekli yaşadığı travmayı hatırlatıyor, vücut algısını bozuyor, istenmediği ve beğenilmediğini düşünmesine neden oluyor. Bu da gerek ailesi, gerekse çevresiyle ilişkilerinin bozulmasına sebebiyet veriyor. Özellikle yaz aylarında; mayo giyemeyen birçok hasta deniz tatiline gitmek istemiyor. Ayrıca, bir memesi alınan hastalarda belirgin asimetriler oluşuyor; bu da vücut dengesini bozarak omurga sorunlarına yol açıyor” diyor.

Boşanma arttı

Ameliyat sonrası meme onarımlarından bahseden Yücel, erken teşhis arttığı için rekonstrüksiyon (onarım) operasyonlarının çok arttığını söylüyor ve ekliyor: “Protez teknolojisi çok ilerledi. Meme kanserine yakalanan kadınlarda boşanma oranları yüksek. Mastektomi (memenin herhangi bir rahatsızlık nedeniyle alınması) sonrası kaslar kötü etkileniyor ve bu da evliliğe yansıyor. Meme onarımı, kadının estetik görünümüne ve eşlerin psikolojisine olumlu yansıdığı için ilişkiyi kurtarıcı etki ediyor.”


MASTEKTOMİ 7 KAT ARTTI

Yücel, meme kanserine karşı korunmada ünlü oyuncu Angelina Jolie’nin olumlu etkisinden de bahsediyor. Britanya’da yazılan bir makaleye göre, Jolie’nin kanser riskine karşı memesindeki riskli dokuları aldırmasının ardından “koruyucu mastektomi” talepleri 7 katına çıkmış. Yine de ağır aile öyküsü olmayan ve gen testi pozitif çıkmayanlarda memenin tamamı ve koltuk altı lenf bezlerinin alındığı meme koruyucu mastektomi tavsiye edilmiyor.