Savcı'dan tehdit

Gezi eylemleri sırasında gözaltına alınan müvekkillerine yemek götürürken polisler tarafından darp edilen avukatlar hakkında soruşturma açıldı. Dosyayı inceleyen avukat Tolga Çakır, savcıya hazırlık yaptıktan sonra ifade vereceğini söyleyince savcıdan “bu örgüt tavrı” yanıtı aldı.

Yayınlanma: 22.01.2014 - 21:31
Abone Ol google-news

İstanbul Adliyesi’nde 8 Temmuz 2013 günü gözaltındaki müvekillerinin sorgusu gün boyu sürünce avukat Tolga Çakır, Elif Çalışkan ve Sevim Sarıkaya, görevliler ile görüşerek nezarethaneye yiyecek getirdi. Avukat Çalışkan ve Sarıkaya nezarethaneye girdikten sonra iki sivil polisin bağırmaya başlamasının ardından polisler 3 avukatı darp ederek dışarı çıkardı. Yaşananların ardından avukatlar polislerden, polisler ise avukatlardan şikâyetçi oldu. Polislerin 10 Temmuz günü yaptığı şikâyet üzerine avukatlar hakkında, soruşturma açıldı. Polisler avukatların kendilerini döverek nezarethaneye kadar girdiğini, hakaret ettiklerini ve görevlerini yaptırmamak için direndiklerini iddia etti. Şikâyetçi polisler sadece kendileri ile sınırlı kalmayıp avukatların sorgu hâkimine de hakaret ettiklerini, duruşma sonrasında hâkime “Sen Fettullah’ın askerisin, nasıl tutuklarsın” dediklerini iddia etti.

Olay günü zanlıların tutuklanmasına karar veren Nöbetçi Sulh Ceza Hâkimi Salih Cantürk ise ifadesinde, kararı açıklamasının ardından UYAP’a giriş yapmak için yan odaya geçtiğini, kendisine hakaret edildiğini duymadığını ifade etti. Ancak Cantürk, kendisi duymamasına rağmen, “hakaret edildiyse şikâyetçiyim” diyerek avukatlardan şikâyetçi oldu. Salonda görev yapan zabıt kâtibi de kararın açıklanmasının ardından tepki olduğunu ancak hakaret duymadığını söyledi.

 

'Savcı olaydan örgüt çıkarmak düşüncesindeydi'

Soruşturmadan tesadüfen haberdar olduğunu belirten avukat Tolga Çakır, dosyayı görmek için savcılık kalemine gittiğinde, dosyanın savcıda olduğunu öğrendi. Çakır yaşadıklarını, “Savcının odasına gittim ve dosyayı inceledim. 15 dakika kadar sürdü, ardından dosyayı verdim ve çıkıyordum. Savcı Rasim Işıkaltın arkamdan ‘Hop nereye gidiyorsun. İnceledin o kadar ifade vermeden nereye gidiyorsun?’ diye seslendi. Kendisine ifade vermeyeceğimi, önce durumdan baroyu haberdar edeceğimi, ardından gerekirse bir avukat ile geleceğimi söyledim. Savcı bu kez, ‘İfade vermeden gidersen tutanak tutarım. Bunu örgüt tavrı olarak değerlendiririm’ dedi. Dosyaya incelediğimi ve ifade vermeyeceğimi yazarak imza atmamı istedi. Ben de kendisine isterse dosyayı incelediğime dair imza vereceğimi ama ifade vermiyorum şeklinde bir beyanım olmadığını ifade ettim”. Tartışmanın ardından avukat Çakır’ın elinden kimliğini alarak fotokopisini çeken savcı Işıkaltın, Çakır’a diğer avukatlar ile aynı büroda çalışıp çalışmadığını sordu. Çakır, “Sanırım savcı olaydan bir de örgüt çıkarmak düşüncesindeydi. Ancak diğer avukatlar ile o gün adliyede tanıştığımı ve bizim şikâyetçi olduğumuz dosyaya baksaydı bunu görebileceğini söyledim” dedi.

Avukatların polisler hakkında şikâyetçi olduğu dosyada, polisler tarafından darp edildikleri güvenlik kamerası görüntüleri ile belirlenmişti. Adliyenin güvenliğinden sorumlu Akdeniz Güvenlik Şirketi, darp olayının asıl yaşandığı bölümlere ilişkin ise görüntü olmadığını iddia etmişti.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler