Devlet Bahçeli'den Tuğrul Türkeş'e yanıt

Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş'in açıklamalarının ardından MHP lideri Devlet Bahçeli açıklama yaptı.

Yayınlanma: 04.09.2015 - 19:40
Abone Ol google-news

Devlet Bahçeli'nin açıklamalarından satır başları:

MHP seçim takvimine yönelik partiye ulaşmış bilgileri dikkate alarak başkanlık divanını ardından da il başkanlarını topladı. Teşkilatlarımızı bilgilendirdik. Pazar günü saat 17.00'ye kadar adaylık başvuru süresi devam edecek.

MHP, adaylarını belirleme yöntemini de merkez yoklaması esas ve usüllerine göre yapacaktır.

KİMSE KENDİNİ PARTİNİN ÜSTÜNDE GÖRMEMELİ

Bahçeli, Tuğrul Türkeş'in açıklamaları için, "Böyle bir açıklamayı uygun bulmadım, Tuğrul Türkeş'e yakıştıramadım. Hiç bir partili kendisini yasalar, tüzüğün, partinin üstünde görmemeli. O partiye gönül vermiş insanların üstünde görmemeli. Yasaya tüzüğe yetersiz kalmış kişi disiplin kurulu gereğiyle her türlü işlemden muhattap kılınabilir. Önümüzdeki günlerde bunu sizde yakından göreceksiniz" açıklamasında bulundu.

TÜRKEŞ'E ADAYLIK YOLU KAPANDI

Bahçeli, bir gazetecinin "Tuğrul Türkeş yeniden aday olmak isterse ne yapacaksınız?" sorusuna "Siz Tuğrul Türkeş'in arkadaşı mısınız? Tekrar tekrar bu soruyu soruyorsunuz. O konu gündemimizden düşmüştür. Bizi bu konuda konuşturamazsınız" yanıtını vererek Türkeş'in MHP'den aday yapılmayacağını açıkladı.

TÜRKEŞ'İN AYRILMASI OY KAYBINA NEDEN OLUR MU?

Bahçeli, "Tuğrul Türkeş'in ayrılması oy kaybına neden olur mu?" sorusuna ise "Bir dağa bir serçe konsa dağ ne kazanır, bir dağdan bir serçe kalksa dağ ne kaybeder" şeklinde yanıt verdi.

KOZA - İPEK OPERASYONU

Bahçeli bir gazetecinin "Yapılan operasyonlar sonucunda muhalif medyada bir tedirginlik söz konusu, bu konuda siz ne düşünüyorsunuz? Parti olarak bir şey yapacak mısınız?" sorusuna, "Basın ve medyaya aşırı derecede bugünkü siyasi iktidar tarafından baskı değil, zulüm yapılmaktadır. Bir çok basın mensubu arkadaşlarımız görevlerinden uzaklaştırılmıştır. Yıllarını basın hayatına vermiş, toplumu aydınlatmak, şuurlandırmak için yüksek birikime sahip kişiler Recep Tayyip Erdoğan paralelinde düşünmüyorsa, patronlara baskı yapılmak sureti ile işlerine son verilmiştir. Şimdi bunun bir kötü örneğine daha şahit olmaktayız. Türkiye'nin sosyal ve ekonomik yönden, üretim ekonomisi açısından da katma değer ve istihdam yaratan bir kuruluşunun bir bölümü medya ile meşgul olurken, şimdi oraya baskı yapılarak, her gün ora tedirgin edilmek sureti ile bir yol takip edilmektedir. Bunu MHP olarak doğru bulmuyoruz. Bu yolu tercih eden insanlardan ve bu uygulamaya sebebiyet verenlerden eğer bir gün devlet yönetiminde söz sahibi olduğumuz vakit hepsinin hesabını soracağımızda İstanbul'dan ilan ediyorum. O bakımdan son Koza Grubu olsun, ondan sonrası olsun, ondan evvelki olsun yani havuzun dışındakilere yapılan eziyet, bir gün havuzun içerisinde devletin kudreti ve adaleti ile boğulup gitmesinler. Onlarda akıllarını başlarına alsınlar" diye yanıt verdi.

"MHP'DE BİR HAYIR VAR DEMEKTİR"


Devlet Bahçeli, "Partinize yönelik 'hayırcı' ifadelerine ne diyorsunuz?" sorusuna şöyle yanıt verdi:

"MHP'yi, kendi hedefleri amaçları doğrultusunda kullanamayanlar, yönelttikleri önerilerde karşılık bulamayanlar 'hayırcı' bir parti olarak MHP'yi suçlamaya çalışıyor. Birbirileri ile olan görüşmeleri sırasında, çok da barışık olmayan insanların veya siyasi kurumlar MHP'yi 'hayırcı' olarak nitelendiriyorsa, MHP'de bir hayır var demektir. MHP neye hayır diyor? Erken seçime hayır diyor. Güvenliğin nasıl sağlanacağına dair her hangi bir tedbiri görmediği için. MHP azınlık hükümetine hayır diyor. geçmişte eksik kalan 18 milletvekilliğini bir baka yollarla temin ederek azınlık hükümeti kurmaya gayret gösterenlere hayır diyor. MHP temsil yönüyle geçici bir hükümetin oluşmasına hayır diyor. Ama MHP yine 4 şart ileri sürerek AKP ile veya herhangi bir parti ile koalisyon kurmada bu 4 şartı esas alıyor ve 4 şartın yerine getirilmesi halinde koalisyona, taşın altına elini değil, gövdesini koymayı düşünüyor. Bu 4 şatımızda çok nettir. Başbakanla, MHP bu 4 şartını, bir gün evvele, bir hafta evvel kamuoyu ile paylaştığı şekilde paylaşmıştır. Bu 4 şartı kabulü halinde yanımda bulunan çantayı da ele almak sureti ile... Bunun içerisinde protokol var, koalisyonun programı var, çözüm sürecinin nelerini reddediyoruz onlar var, Sayın Cumhurbaşkanı ile beraber ülke yönetimindeki bazı konuları da dikkate almak sureti ile hükümetin nasıl kurulacağına, hükümetin protokolünün ne olacağına ve mevcut bakanlıkların koalisyon olması halinde, Adalet ve Kalkınma Partisi ile birlikte MHP arasında nasıl paylaşması gerektiğine dair önerilerimiz var. Eğer bu 4 şartı kabul etmiş olsaydınız, bu çantayı size verirdim. Ama şimdi vermiyorum dedim. Koalisyon şartlarında MHP'ye yine medyadaki güçlerini kullanarak aşırı derecede bir propaganda altında tutarak hayırcı bir parti olarak ifade ediyorlar. Biz Dolmabahçe Sarayı'nda PKK'nın 10 maddesine evet diyenlere karşı milletimizin birliği, dirliği ve devamı için ortaya koyduğumuz 4 maddeye hayır diyenleri milletimize anlatacağız. 4 maddeyle beraber MHP'nin hayırları, 1 Kasımdan itibaren milletimiz için hayırlara vesile olacak."

SEÇİMDEN YİNE AYNI SONUÇ ÇIKARSA?

Bahçeli, bir gazetecinin "1 Kasım'da sandıktan benzer bir sonuç çıkarsa yine aynı şartlarımı sunacaksınız?" sorusu üzerine, "Böyle bir ön bilgiye nereden sahipsiniz. tahminde değil gerçekler üzerinde yürümekte yarar var" dedi.

AKP - HDP HÜKÜMETİ VAR


Seçim hükümeti diye bir konu yok, AKP ile HDP'nin hükümeti var.
İçişleri, Adalet ve Ulaştırma Bakanlarının bağımsız olması gerekir. Bir gün evvel müsteşar yaptığınızı bir gün sonra bakan olarak atıyorsanız buradaki bağımsızlık tanımında bir terslik vardır. Bağımsız olarak gelenler dahi AKP'yi temsil ediyor.

Öte yandan 2 HDP'li vekil de orada bakan olarak temsil ediliyor. Bu AKP - HDP hükümetidir ve MHP'nin 7 Haziran gecesi 1'i 10 geçe ifade ettiği durumu temsil ediyor.

MEDYAYA ÇAĞRI

Bahçeli, "Medya kendisine çeki düzen vermek durumundadır. Medya adaletli olmak durumundadır. Medyaya olan güven de sarsılıyor. Bunu sizler aracılığıyla medya patronlarına iletmek istiyorum. Sizler elinizden gelen gayretle yapıyorsunuz. Ama bir baskı geldiği takdirde en kolay harcanan insanlar sizler oluyorsunuz. Bu medyadaki adaleti ve ahlakı bozan durumlardı. Medya gerçekten bağımsız ve hür olmalıdır."

AK-TROLLER


Bir gazetecinin, "Daha önce sosyal medyadan 'ak troller' konusundan bahsetmiştiniz, nedir bu ak troller?" sorusuna Devlet Bahçeli şöyle yanıt verdi:

"Profesyonel kiralık kalemler. Adalet ve Kalkınma Partisi'nin mevcut devlet imkanları ve parti imkanları ile bir merkezinden şekillenmiş, söylemleri belirlenmiş, 6 bine yakın zavallıdır."

 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler