Kılıçdaroğlu: Devleti soyan, yolsuzlukla mücadele eder mi?

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, "Aile boyu devleti soyan adam yolsuzlukla mücadele eder mi?" dedi.

Yayınlanma: 08.05.2018 - 12:59
Abone Ol google-news

<video:971061>

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu. Kılıçdaroğlu'nun açıklamalırndan satır başları:

"Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan...6 Mayıs 1972'de 3 güzel fidanımızı darağacında kaybettik. Siyasl idamların toplumların belleğinde derin yer ettiğini kabul etmemiz gerekiyor. Rahmetli Bülent Ecevit'in idamların kaldırılması yönündeki çabası çok önemlidir. Biz  Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan'ı asla unutmayacağız. Gençler de unutmayacaklar.

"Cumhuriyet Gazetesi en dik duran gazetedir"

Dün bir gazetemiz 94. yılını kutladı. Çınar gibi bir gazete. Cumhuriyet gazetesi 94'üncü yılını kutladı. 94 yıl yani bir asıra yaklaşan yıl bizim basın tarihimizde çok fazla rastlanan bir olay değildir. Cumhuriyet'in adını Gazi Mustafa Kemal Atatürk koymuştur. Ve Cumhuriyet adına uygun olarak demokrasiyi, cumhuriyeti, özgürlükleri, kadın erkek iştliğini ve çağduş uygarlığı savunmuştur.

Her dönemde baskılara karşı direnmiştir. Darbelere ve baskılara direndiği için ağır bedeller ödemiştir. Yazarları katledilmiştir, gazetecileri hapse atılmıştır, köşe yazarları hapse atılmıştır.

20 Temmuz darbesinden sonra olan olaylar Cumhuriyet bağlamında yaşanan olaylar 12 Eylül ve 12 Mart askeri darbeler döneminde de aynen yaşandı. Ve bugün Cumhuriyet gazetesi bütün baskılara rağmen yoluna devam etmektedir. Bu ülkede demokrasiyi, özgürlüğü, kadın erkek eşitliğini, parlamenter demokratik sistemi savunan, tek adam ve diktaya karşı olan her kesimin Cumhuriyet'e sahip çıkması lazım.

20 Temmuz darbesine karşı en dik duran, en onurlu duran gazetelerden birisidir. Gazeteciliğin yerlerde süründüğü bir süreçte Cumhuriyet gazetesi yazarlarıyla beraber onurlu duruşunu hiç bozmamıştır. 20 Temmuz darbesine karşı en dik ve en onurlu duran gazetedir. Gazeteyi de, yazarlarını da yürekten kutluyorum.

 Kemal Kılıçdaroğlu: Her kesimin Cumhuriyet Gazetesi'ne sahip çıkması lazım - VİDEO

<video:971032>

Fransa'ya Kuran ve ayet tepkisi 

Fransa’da aralarında geçmişte devlet yöneticisi olanlar da dahil bir grup sanatçı Kuranıkerim'den bazı ayetlerin çıkarılması gerektiğini söylüyorlar. Neymiş, çağ dışı kalmış o ayetler. Buradan açık ve net söylüyorum, çağ dışı kalan Kuranıkerim değil, çağ dışı kalan sizlersiniz. Onlara bir kez daha sesleniyorum, sizin bu tavrınız, bu düşünceniz El Kaide, El Nusra, IŞİD düşüncesidir, onlara destek veriyorsunuz. Bütün kitaplara saygımız vardır. Son kitap Kuranıkerim'dir. Eğer siz inançları kullanarak terör estiren IŞİD'e, El Kaide'ye destek vermek istiyorsanız, bu söylemlerinize devam ediniz. İslamiyetin bir barış dini olduğunu bütün dünya kabul ediyor. İslamiyette kavga, kin, öfke yoktur, İslamiyette liyakat, huzur ve barış vardır. Siz İslamiyeti nasıl böyle tanımlarsınız. İnsanların inancına saygı göstermek, insan onurunun bizatihi varlık nedenidir. Öyle anlaşılıyor ki bu açıklamayı yapanlar İslamiyetin ne olduğunu bilmiyorlar. Onlara sadece bir tavsiyem var, lütfen sevgili Peygamberimizin Veda Hutbesi'ni okuyunuz. Tarihte ilk insan hakları beyannamesi olarak kabul edilen Veda Hutbesi'ni okuyunuz

"Ezberleri bozduk"

Geçtiğimiz Cuma ezberleri bozduk. Cumhurbaşkanı adayımız olarak Muharrem İnce'yi açıkladık. Beklemiyorlardı. Çünkü kendileri gibi sanıyorlar. Yıllardır beraberiz. Niye kavga edelim. Muharrem İnce hem Türkiye'nin sorunlarını, hem çözümünü çok iyi bilir. İnsan haklarının ne olduğunu bilir. Kürsüye davet ettiğimde CHP rozetini çıkarıp bana emanet etti. 

Kemal Kılıçdaroğlu: Ezberleri bozduk - VİDEO 

<video:971034>

Erdoğan'a münafık yanıtı 

Cumhurbaşkanı seksen milyonun cumhurbaşkanı olmalı. Muharrem İnce hiç bir zaman ayrım yapmadı. Böyle bir kişi Cumhurbaşkanlığı makamını hak ediyor. Muharrem İnce milleti bölmüyor, bana oy veren bizden vermeyen değil. 'Oy vermeyenler münafik...' Bu adam ülkenin cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturuyor. Seksen milyonun cumhurbaşkanı olmak istiyor. Ama kusura bakma sen değilsin.

Erdoğan'dan randevu talebi 

Cumhurbaşkanı adayımız Muharrem İnce ne diyor, randevu istedim diyor gidip herkesi ziyaret edeceğim diyor ama Demirtaş’ı izinsiz göremem o yüzden Adalet Bakanlığı’ndan izin istedim gidip herkesi göreceğim diyor. 

Öğretmenlere çağrı: İnce'yi cumhurbaşkanı koltuğuna oturtmak zorundasınız

Muharrem İnce'nin başka bir özelliği daha var. İnce bir öğretmen. Onun yetiştirdiği binlerce akademisyen var. Muharrem İnce, öğretmenlerin, öğrencilerin derdinden çok iyi anlar. Muharrem İnce, evladını okula göndermek için velilerin neler çektiğini de çok iyi biliyor.Muharrem İnce bir öğretmen bu ülkenin binlerce çocuğuna ders verdi. Bütün öğretmenlere ve bütün anne babalara sesleniyorum siz Muharrem İnce’ye sahip çıkmak zorundasınız onu cumhurbaşkanı koltuğuna oturtmak zorundasınız. 

"Muharrem İnce halk adamıdır"

Öğretmenleri baş tacı yapmayan bir toplumun geleceği yoktur. Aynı zamanda Muharrem İnce, bir halk adamıdır. Tanışmamız... Muharrem İnce, milletvekili olmadan önce tanışırız. Muharrem İnce, vekil olduktan sonra da köyünden vazgeçmedi. Hayat standartı yükseldikten sonra asla köyüne ihanet etmedi. Halk adamıdır. Birileri gibi sarayda oturup, kendisini 3000 kişinin koruduğu bir cumhurbaşkanı mı olur? Muharrem İnce böyle bir cumhurbaşkanlığını kendine hakaret sayar. Muharrem İnce ne diyor? Kaldıracağım çevremdeki polisleri. Halkın içine tek başıma gireceğim diyor.

Erdoğan'a: Sen dış güçlerin oyuncağı mısın?

Sen dış güçlerin oyuncağı mısın? Her şeyi dış güçler yaptı diyorsun. Dış güçler sana bir şey yapıyorsa, hemen Kemal kardeşine haber ver. Yanında olacağım. 15 yılın sonunda ne oldu da beka sorunundan bahsetmeye başladılar? 8 maddede beka sorununun nedenini sayacağım. Tüm belediye başkanları, il, ilçe başkanları bunları herkese anlatacaksınız.

"Devlette liyakat sistemini yok ettiler"

Devlette liyakat sistemini yok ettiler. Dış güçler mi dedi sana liyakatı bitir diye.

15 yıl önce hiç kimse Türkiye’nin beka sorunu var diyemezdi. Ne oldu da 15 yıl sonra Türkiye’de bir beka sorunu ortaya çıktı. Ben size sekiz madde sayacağım. Birincisi devlette liyakat sistemi yok edildi. Müsteşar olmak için devlette en az 12 yıl çalışmak gerek yani işi ehline vermek gerek. Bunlar ne dediler sadakat. Liyakat yok edilince devlet yönetimi kişiselleştirildi ve tek belirleyici yer Saray olarak ortaya çıktı. Saray’ın tek berileyici olması bürokrasinin işleyişini alt üst etti. Saray’ın tak belirleyici olması devlet hizletlerini bozdu. Sabah kalktı TEOG’u kaldırıyorum dedi. Dördüncü neden yetkilerin bir merkezde toplanması sorunlara kaynak yaratıyor. Türkiye bugün bu örneği yaşıyor. Bir beka sorunu varsa yetkinin bir kiyişe verilmesi nedeniyledir. Beşinci neden; bütün devletlerle barış içindeyrdik. Ortadaoğu’da bir sorun çıktığı zaman bizim kapımıza gelirlerdi. Bfün Türkiye Ortadoğu’nun şamar oğlanına döndü. 30 milyar dolar Suriyelilere harcadılar. Bu Suriyelilerin bir kısmı yer altına kayacak. Bizim vatandaşımız ikinci sınıf vatandaşa dönüştü.  Altıncı neden ihbar mekanizması. Eğer ihbar mekanizması belirleyici unsur olarak ortaya çıktıysa vay o devletin haline. İhbarcılıkla devlet yönetilir mi? Benim bu söylediklerimden hangisi yanlış?”

Devleti temelden çürüten yolsuzluklardır. AK Parti'ye oy veren vatandaşlara saygım var. Onları asla yolsuzlukla suçlamıyorum. 

 Kemal Kılıçdaroğlu: Satılık kalemlerin maaşı bizim vergilerimizden ödeniyor - VİDEO 

<video:971048>

Medyanın kontrol altına alınması. Medyanın görevi gücü eleştirmek. Onu halk adına doğru yönlendirmek. Medya bu görevi yapmazsa vay halimize. Medyanın yüzde 90'ını iktider yönlendiriyor. Satılık kalemler ve satılık patronlar var. Satılık patronların tamamı halkın ödediği vergilerle besleniyor. Satılık kalemlerin maaşı bizim vergilerimizden ödeniyor

‘Erdoğan beni dinliyor" 

Aslında Erdoğan beni şu an dinliyor. Vallahi de billahi de ona yalan söylemeyen tek kişi benim. Benim sözlerimi takip ediyor. Diyor ki "Ahdim olsun, enerjide dışa bağlılığı azaltacağız". Tam tersi artaracak. Santralı Ruslara yaptırıyoruz. Artacak.

Ben diyordum "Üreten Türkiye" sen diyorsun "Şantiye." Bitlis'in tütün fabrikasını, şeker fabrikalarını yabancılara peşkeş çekti. Fabrikaları yok etti. Şimdi üreteceğiz diyor

Kilis ve Trabzonlulara sesleniyorum. Bu kuyruktaki insanlar iş için sıra bekliyor. Artık sizi 2 sınıf vatandaş muamelesi yapanlara oy verme. Oy verme. Bu ülkeyi bu güne kadar kim yönetiyor? Ben mi yönetiyorum.

<haber-dikey:970281>

Faizler düşecek demiş. Ama nasıl düşürecek faizleri. Belli değil. Ama faizleri düşüremedin. Dışarıya ödenen faiz 151 milyar 35 milyon dolar. Tefecilere teslim edilmiş Türkiye. Kime ödüyorsunuz bu faizi? Londra'da elinde viski olan tefecilere. İçeri de 687 milyar faiz ödüyor. "Cari açık bizi ürkütmyor "diyordu. Bunun doğru olmadığını gördü, "cari açık düşecek" demiş. "Dar gelirli vatandaşların hayat standartları artacak" demiş. Saraydan görebildi sonunda. 14 milyon vatandaş sosyal güvence primini ödeyemiyor. Yoksulluk var nasıl ödesinler.

Kılıçdaroğlu, yandaş Yenişafak'ın 'Madem öyle indir faizi' manşeti hakkında yaptığı konuşmada, "Madem öyle indir faizi diye manşet atmış. O manşeti Saray'ın önünde at" dedi. 



KILIÇDAROĞLU'NDAN YENİ ŞAFAK GAZETESİ'NE TEPKİ - VİDEO

<video:971056>

Manifesto açıkladılar... "Dar gelirli vatandaşın standartı artacak." Çok şükür. Saray'da oturduğu için Türkiye'yi bilmiyor. 

Ne diyor... "Dar gelirli vatandaşın üstündeki vergi yükü düşecek". E sen 16 yıldır yönetiyorsun bu memleketi. Nasıl bu kadar vergi yükü yıktın vatandaşın üstüne?. Ama şunu söylemiyor. 'Asgari ücret üzerindeki vergi yükünü kaldıracağız' diyemeyior. Havuzcuların hem vergilerini hem vergi cezalarını kaldırdı. Benim söylediklerimi söylersin ama yapamazsın. 

Dar gelirli vatandaşın sırtına nasıl bu kadar vergi yükledin? Ama asgari ücretten vergiyi kesmeyeceğiz diyemiyor.

"Yeni dönemde adaleti sağlayacağız. Hakkındaki suçlama ne olursa olsun adil yargılanacak kişi" diyor. Biz bunu yıllardır söylüyoruz. Önce BM'ye verdiğin dilekçeyi çek. "Adil yargılama yapmayacağız" diye dilekçe verdiler. Madem onu çek.

"Muharrem İnce gelince asfaltları mı sökecek demiş"

Bugün Muharrem İnce gelince asfaltları mı sökecek demiş. Hiçbir devlet başkanı yol yaptık diye övünmez. Ayıp sayar. Bilgi ürettin mi? Yok. İran Üniversiteleri seni geçti. Bu ayıp yeter.

"3M ile yaşıyor"

"Yolsuzlukla mücadele edeceğiz" demiş. Devleti soyan adam, aile boyu devleti soyan adam nasıl yolsuzlukla savaşacak. 3M ile yaşıyor. Biri mahkeme. İşnine gelmeyeni içeri atıyor. Biri maliye, kestiriyor hemen cezayı. Diğeri ise medya. Bu 3M'yi ortadan kaldıracağım ve devlette liyakati geri getireceğim.  

 

 

 

 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler