Tahliye dilekçesi mahkemede, karar yarın açıklanacak

Mustafa Balbay’ın avukatları Anayasa Mahkemesi kararlarının bağlayıcı olduğuna dikkat çekerek tahliye talebinde bulundular. Mahkeme heyeti kararını yarın açıklayacak.

Yayınlanma: 05.12.2013 - 13:38
Abone Ol google-news

Anayasa Mahkemesi’nin, Ergenekon davasından 5 yılı aşkın süredir tutuklu bulunan CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay’ın “seçilme hakkının ihlal edildiği ve tutukluluğun makul süreyi aştığı” kararı üzeine avukatları İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne tahliye talebiyle bugün dilekçe verdiler.

Mustafa Balbay'ın avukatları Oktay Yılmaz ve Ulaş Özkan  müvekkillerinin Anayasa Mahkemesi kararı gereği tahliye edilmesi gerektğine ilişki dilekçeyi Ergenekon davasına bakan İstanbul 13.Ağır Ceza Mahkemesi'ne sundular.
 
Tahliye dilekçesi mahkemeye ulaştı. Mahkeme heyeti kararını yarın açıklayacak.

CUMHURBAŞKANI ABDULLAH GÜL'DEN MUSTAFA BALBAY AÇIKLAMASI

Balbay’ın avukatlarının dilekçesinde “Anayasa Mahkemesi’nin  bireysel başvuru sonunda 4 Aralık 2013 tarihinde ‘tutukluluk süresinin makul süreyi aşması, seçilme hakkının ihlal edilmesi’ nedeniyle oybirliğince verdiği ihlal kararları uyarınca müvekkilimizin bihakkın tahliyesine karar verilmesi” ifadeleri yer aldı.

BALBAY'IN DİLEKÇESİNİ OKUMAK İÇİN TIKLAYIN

Dilekçede Balbay’ın 4 yıl 276 gündür tutuklu olduğu, 12 Haziran 2011 tarihinde yapılan genel seçimde İzmir’dğen millevtekili seçildiği, 20 Haziran 2011 tarihinde de seçim mazbatasını alarak resmen milletvekili sıfatını kazandığı anlatıldı.

HAŞİM KILIÇ'TAN ÇARPICI BALBAY YORUMU! İŞTE O SÖZLER...

Dilekçede şu ifadeler yer aldı: “Sayın mahkemeniz huzurunda müvekkilimiz için yapılan tüm tahliye talepleri, genel nitelikteki, basmakalıp gerekçeler ile reddedilerek tutukluluk halinin sürdürülmesine karar verilmiştir. Bu başvurularımızın reddedilmesi üzerine, 26 Aralık 2012 tarihinde Anayasa Mahkemesi nezdinde 2012/1272 Başvuru No.’lu dosya kapsamında bireysel başvuruda bulunulmuştur.”

Avukatlar dilekçelerinde Anayasa Mahkemesi’nin 4 Aralık tarihli kararında “Tutukluluğun makul süreyi aştığı iddiası ile ilgili olarak Anayasa’nın 67. maddesinin birinci fıkrası ile bağlantılı olarak 19. maddesinin yedinci fıkrasının ihlal edildiğine, seçilme hakkının ihlal edildiği iddiası ile ilgili olarak Anayasa’nın 19. maddesinin yedinci fıkrası ile bağlantılı olarak 67. Maddesinin birinci fıkrasının ihlal edildiğiiine ve karardan bir suretin mahkemesine gönderilmesine” hükümlerine oybirliğiyle varıldığına dikkat çekildi.

Anayasa Mahkemesi’nin 4 Aralık tarihli kararının  Anayasa Mahkemesi’nin Kuruluşu ve Yargılama  Usulleri Hakkında Kanun’un 50/3. maddesi uyarınca Mahkeme’nin internet sitesinde yayımlanarak aleniyet kazandığı anlatılan dilekçede, kararın internetteki bağlantısı da (http://www.anayasa.gov.tr/Gundem/Detay/526/526.pdf) verildi.

Dilekçede Anayasa Mahkemesi’nin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 50/1 ve 2. maddesinde “Esas inceleme sonunda, başvurucunun hakkının ihlal edildiğine ya da edilmediğine karar verilir. İhlal kararı verilmesi halinde ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yapılması gerekenlere hükmedilir. Ancak yerindelik denetimi yapılamaz, idari eylem ve işlem niteliğinde karar verilemez” hükmünün yer aldığı anlatıldı.

Dilekçede ayrıca “Tespit edilen ihlal bir mahkeme kararından kaynaklanmamışsa, ihlali ve sonuçlarını ortadan kaldırmak için yeniden yargılama yapmak üzere dosya ilgili mahkemeye gönderilir. Yeniden yargılama yapılmasında hukuki yarar bulunmayan hallerde başvurucu lehine tazminata hükmedilebilir veya genel mahkemelerde dava açılması yolu gösterilebilir. Yeniden yargılama yapmakla yükümlü mahkeme, Anayasa Mahkemesinin ihlal kararında açıkladığı ihlali ve sonuçlarını ortadan kaldıracak şekilde mümkünse dosya üzerinden karar verir” şeklindeki yasa maddelerine yer verildi.

Dilekçede ayrıca  “Anaya Mahkemesi de işbu hüküm uyarınca müvekkilimiz hakkındaki kararın, gereğinin yapılması, ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için Sayın Mahkemenize gönderilmesine karar vermiştir. Yine, Anayasa’nın 153/son maddesinde, Anayasa Mahkemesi kararlarının takdir hakkı bulunmaksızın tüm makam ve kişiler hakkında bağlayıcı olduğu, Anayasa Mahkemesi kararları Resmi Gazete’de hemen yayımlanır ve yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzelkişileri bağlar” şeklinde yasadaki düzenlemeler anımsatıldı.

Dilekçede Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 25.09.2001 günlü, 2001/4-153 Esas ve 2001/164 Karar sayılı emsal içtihadına da (Ek – 2, Ceza Genel Kurulu Kararı) dikkat çekilerek şu alıntı yapıldı: “Anayasa Mahkemesi’nin verdiği kararların verildikleri anda kesin olmaları, bu kararların her kurum ve kişiyi bağlaması nedeniyle, basın aracılığıyla ya da kurumun internet sitesi üzerinden duyurulması halinde, kararın gerekçesinin yazılarak Resmi Gazetede yayınlanması beklenilmeksizin yargı organlarınca uygulanmasının hukuk devletinin gereği olduğu vurgulanmıştır. Bu nedenle, kurumun internet sitesinde yer alan müvekkilimizle ilgili kararın gereğinin derhal yerine getirilmesi ve bir an önce tutukluluğunun kaldırılarak tahliyesine karar verilmesi gerekmektedir”

Dilekçede  “Tüm bu anlatımlar çerçevesinde, Anayasa Mahkemesi kararlarının bağlayıcılığına ilişkin Anayasa’nın 153/son maddesi uyarınca; Anayasa Mahkemesi’nin 2012/1272 Başvuru No’lu dosyası kapsamında müvekkilimiz hakkında 04/12/2013 tarihinde verdiği; tutukluluk süresinin makul süreyi aşması ve seçilme hakkının ihlal edilmesi nedeniyle verdiği ihlal kararları kapsamında Anayasa Mahkemesi’nin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 50/1 ve 2. maddesi gereğince müvekkilimiz hakkında bihakkın tahliye kararı verilmesini talep ediyoruz” ifadeleri yer aldı.

Balbay’ın avukatlarının dilekçesinde talepler şöyle sıralandı: “Anayasa Mahkemesi kararlarının bağlayıcılığına ilişkin Anayasa’nın 153/son maddesi uyarınca Anayasa Mahkemesi’nin 2012/1272 Başvuru No’lu dosyası kapsamında müvekkilimiz hakkında 04/12/2013 tarihinde; tutukluluk süresinin makul süreyi aşması, seçilme hakkının ihlal edilmesi, nedeniyle verdiği ihlal kararları kapsamında Anayasa Mahkemesi’nin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 50/1 ve 2. maddesi gereğince müvekkilimizin bihakkın karar verilmesini, saygı ile vekaleten arz ve talep ederiz.”


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler