Cumhurbaşkanlığı yurttaşın parasını müteahhitlere peşkeş çekmekte ısrarlı

AKP, havaalanları, köprüler, şehir hastaneleri yapımı nedeniyle imzalanan garantili sözleşmelerle ülke kaynaklarının uzun yıllar boyunca sermaye gruplarına aktarılmasına yol açan Kamu Özel İşbirliği projelerinden geri adım atmıyor.

Birgün'den Nurcan Gökdemir'in haberine göre; Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı’nın hazırladığı 2018 yılına ilişkin ‘’Kamu-Özel İşbirliği’’raporunda, sistemin aksayan yönlerine ilişkin “örtülü ifadeler” yer almasına karşın iktidarın projeleri yaygınlaştırmayı amaçladığı da bildirildi. Raporun değerlendirmeler ve tespitler başlıklı bölümünde 1986 yılından beri uygulanmakta olan Kamu-Özel İşbirliği yönteminin önümüzdeki dönemde de kullanılmaya devam edileceği ifade edildi.

MODEL YAYILACAK

Ağırlıklı olarak ulaştırma, sağlık ve enerji alanlarında kullanılan yöntemin önümüzdeki dönemlerde farklı sektörlerle birlikte kentsel altyapı ve küçük ölçekli projelerde de kullanılması hedefinin vurgulandığı raporda yer alan tespitler özetle şöyle:

Yeni alanlar ve muhtemel modeller dikkate alındığında, mevcut KÖİ mevzuatının farklı sektörlerde farklı modellerin uygulanmasına imkan verecek ve KÖİ uygulamalarında bütünlük sağlayacak şekilde yeni bir çerçevede ele alınması bir gereklilik olarak ortaya çıkmaktadır.

Bir projenin KÖİ modeliyle yapılıp yapılmayacağına ekonomik, sosyal, mali fizibilite ve harcama getirisi analizinden sonra karar verilmesi gerekmektedir. Mevcut finansman koşullarında kaynakların stratejik önemi bulunan projelerde kullanılabilmesini sağlamak, projelerin kalkınma ve makroekonomik hedeflerle uyumunu gözetmek amacıyla KÖİ modeliyle gerçekleştirilmesi fizıbıl çıkan projeler için sektörler ve projeler arasında önceliklendirme yapılması önem arz etmektedir.

İHALE VE SÖZLEŞME SÜRECİ

Tarafları idare, sponsor ve finansörden oluşan ve karmaşık bir yapıya sahip KÖİ projelerinin başarıya ulaşmasında projenin hazırlık aşaması kritik öneme sahiptir. İyi bir hazırlık süreci, projelerin getireceği yükümlülükleri öngörülebilir kılacak, gelecekte ek maliyet çıkma olasılığını en aza indirgeyecek, ihale ve sözleşme süreçlerinin doğru kurgulanmasını sağlayacak ve risklerin doğru bir şekilde ortaya konmasıyla birlikte risk paylaşımının doğru bir şekilde yapılmasını sağlayacaktır. Etkin bir izleme-değerlendirme ve performans denetimi ise, projenin başarısı kadar, KÖİ yönteminin iyileştirilmesi için de önemli bir girdi sağlayacaktır.

KÖİ alanında alternatif finansman yöntemlerinin değerlendirilmesi ve buna yönelik teknik ve hukuki altyapının tamamlanması bir ihtiyaç olarak görülmektedir.