Sanatçılardan Hasankeyf için acil çağrı

12 bin yıllık tarihe sahip Hasankeyf’i, suları altında bırakması beklenen ve 50 yıllık ömre sahip olan Ilısu Barajı’nda 10 Haziran’da su tutulmaya başlanacak. Ekoloji hareketlerinin Hasankeyf’in sular altında kalmaması için yaptıklara çağrıya sanatçılardan ve aydınlardan destek geldi. Sanatçı Haluk Levent, “Çocuklarımız, torunlarımız bizi affetmeyecek” ifadelerini kullanırken, yazar Ahmet Ümit “Bu korkunç bir hatadır. Bir an önce bu hatadan geri dönülmesi gerekmektedir. Hasankeyf’i korumak demek Türkiye’yi, çocuklarımız korumak demektir. Ülkene sahip çık. İnsanlığa sahip çık” dedi.

Yayınlanma: 07.06.2019 - 19:41
Abone Ol google-news

<video:1429127>

Ilısu Barajı nedeniyle 12 bin yıllık tarihe sahip Hasankeyf ile Dicle Vadisi sular altında bırakılmak isteniliyor. Yapılan resmi açıklamalara göre 10 Haziran’da Ilısu Barajı’nda su tutmaya başlanacak. Ekoloji hareketlerine göre de Ekim ayında suni göl sularının Hasankeyf’e ulaşacağı tahmin edilmekte. Ekoloji Birliği ve Hasankeyf’i Yaşatma Girişimi, Hasankeyf’i sular altında bırakılması planlanan Ilısu Barajı'nın 10 Haziran’da su tutulmasına karşı bu akşam bir çok sanatçının destek verdiği sosyal medya kampanyası ile kamuoyunun dikkatini çekmeye çalışıyor.

Ekoloji hareketleri yaptıkları çağrıda, “1990’da bir yıl sonra Hasankeyf sular altında kalacak denilirken bugün Hasankeyf ve Dicle Vadisi verilen mücadele sonucu hala ayakta. Ama risk her gecen gün artıyor. Hasankeyf, insanlık tarihi sular altında kalmaması için bize sesleniyor. Bu dayanışma Hasankeyf’e köprü olacak, tarihe umut olarak geçeceğini can gönülden inanıyoruz. Umudumuz Hasankeyf ve Dicle Vadisinin sular altında bırakılarak, doğa, tarih ve hafızayı yok edecek barajı durdurmak” ifadeleri kullandı.

Ekoloji hareketlerinin çağrısıyla sanatçılar kampanya ya Hasankeyf ile ilgili duygu ve düşüncesini dile getirdiği bir ses verme videosu ile sosyal medyadan #HasankeyfİçinGeçDeğil hashtag paylaşımında bulundu. Sanatçıların sosyal medya hesaplarından akşam saat 20.00’de paylaşmaya başladıkları videolarda kamuoyuna Hasankeyf için duyarlı olunması istenildi. Hasankeyf’i Yaşatma Girişimi ve Ekoloji Birliği, sanatçılardan oluşan ve sosyal medya üzerinden yayınlandığı çağrı videosunda konuşan Ahmet Ümit, Bahar Feyzan, Bilal Gündem, Barış Atay, Cemîl Koçgiri, Deniz Esmer, Dijen Roni, Erkan Oğur, Ercan Y Yılmaz, Haluk Levent, Kadir Çat, Metin Uca, Mikail Aslan, Nazan Kesal, Pınar Aydınlar, Selim Temo, Şebnem Sönmez, Xero Abbas Hasankeyf ve Dicle Vadisi’ni sular altında bırakmak isteyen Ilısu Baraj projesinin durdurulması için çağrıda bulundu. Sanatçıların yoğun desteğiyle başlatılan kampanyaya dünyanın çeşitli bölgelerinden sanatçılar ve yurttaşlar destekte bulunuyor.

“Türkiye’yi korumak demektir”

Sosyal medyada #HasankeyfİçinGeçDeğil hashtag ile video paylaşımında bulunan sanatçılardan bazıları şu ifadelerde bulundu:

Ahmet Ümit: “Türkiye aslında bir açık hava müzesidir. Heryüzünde hiçbir ülke bizim ülkemizde olduğu kadar derin ve tarihsel köke, derin ve tarihsel yerleşime, büyük ve farklı uygarlıklara ev sahipliği yapmamıştır. Bu anlamda ülkemiz bir kavimler bahçesidir. Fakat ne yazık ki, biz bu ülkede yaşayanlar, bu ülkeyi yönetenler bunun farkında değiliz. Bu yeryüzünün en önemli hazinesini har vurup harman savuruyoruz. Bunun en önemli örneklerinden bir tanesi Hasankeyf’tir. Hasankeyf yaklaşık 12 bin yıllık tarihiyle ülkemizin en zengin kültürel alanlarından, sit alanlarından, zengin arkeolojık alanlardan biridir. Fakat ne yazık ki biz Hasankeyf’e baraj yaptık. Ve bu barajla birlikte oradaki olağanüstü zenginlikleri, benzersiz zenginlikleri, insanoğluna ait ilk izleri ortadan kaldırmaya başlıyoruz. Bu korkunç bir hatadır. Biran önce bu hatadan geri dönülmesi gerekmektedir. Hasankeyf'i korumalıyız. Hasankeyf'i korumak demek Türkiye'yi korumak demektir. Hasankeyf'i korumak demek çocuklarımız korumak demektir. Hasankeyf'i korumak demek geleceğimizi korumak demektir. Sessiz kalma. Hasankeyf'e ses ver. Hasankeyf'e sahip çık. Ülkene sahip çık. İnsanlığa sahip çık.”

“Çocuklarımız, torunlarımız bizi affetmiyecek”

Haluk Levent: “50 yıllık sürecek baraj için 10 bin yıllık bir tarih yok edilebilir mi? Biz hepimiz çok üzülüyoruz. Çocuklarımız, torunlarımız bizi affetmiyecek. Hasankeyf için yapılacak ne varsa artık yapalım.”

“Kimsenin keyfi kararları için sular altında kalmamalı”

Şebnem Sönmez: “Hasankeyf, 12 bin yıldır orada öylece duruyor aslan gibi. Doğa, kültür ve tarih mirası Hasankeyf. Yıllardır Hasankeyf'i korumak için neler neler yapıyor, neler neler söylüyoruz ama galiba kullağına gitmiyor, gitmesi gerekenlerin. Yapmayın. Eğer gerçekten insana, doğaya, tarihe, kültüre, ortak kültürümüze saygınız varsa yapmayın. Hasankeyf'i sular altında bırakmayın. Hasankeyf kimsenin keyfi kararları için sular altında kalmamalı. Sesiz kalmayın.”

“Sahip çıkalım”

Nazan Kesal: “Hasankeyf ve Dicle vadisi Ilısu baraj projesiyle sular altında kalma tehlikesi yaşıyor. 12 bin yıllık tarihe sahip bu kültürel miraslarımıza sahip çıkalım.”

“Kendi ellerimizle kaybediyoruz”

Barış Atay: “10 Haziran’da Hasankeyf’i sular altında bırakacak olan barajda su toplanmaya başlıyor. Tarihi ve dünyada nerdeyse eşi ve benzeri olmayan bu güzelliği kaybedeceğiz. Yıllardır bir çok insan bununla ilgili farkındalık yaratmak istiyor. Fakat ne yazık ki istediğimiz sonucu almış değiliz. Bu zenginliğimizinkaybedilmemesi için verilen mücadeleye katkıda bulunmak hepimizin görevi. Lütfen Hasankeyf'i yanlız bırakmayalım. Ve hepimiz biliyoruz ki şu zenginliğin onda biri başka ülkede olsa ağzımız açık izleyeceğimiz şeyleri kendi ellerimizle kaybediyoruz. Lütfen duyarlı olalım. Hasankeyf için mücadele edelim.”

“O acı sizin içinizde kalacak”

Mikail Aslan: “İlk defa Hasankeyf’i gördüğümde büyülenmiştim. Öyle bir büyü ki etkisi 2-3 gün bir hafta sürüyor. Hasankeyf’te olduğum o anlarda sanki hiptonize olmuş haldeydim. Çünkü o tarihi coğrafya insanı 12 bin yıl öncesine kadar götürebiliyor. Sanki dünyevi hayat o çevrede başlamış gibi bir düşünceye kapılıyor insan. 10 haziranda göller tutulacak ve o devasa coğrafya sular altında bırakılacak. Bu acıyı da gerçekten su o tarihi eserlerin üzerini kapattığında hissediyorsunuz. Öncesi insana hayal meyal gibi geliyor. Bizler bunu Munzur barajlarında yaşadık. Nasıl yani bu kadar büyük bir coğrafya sular altında mı kalacak diye düşünürken böyle bir acı gerçekle karşılaşıyorsunuz. Evet acı çok daha gerçek oluyor. Onu gördüğünüz zaman o acı sizin içinizde kalacak ve bir travma gibi siz ondan kaçamıyorsunuz. Böyle bir acı yaşamamak için en başta o coğrafya da yaşayan insanlara büyük bir görev düşüyor. Gelin beraber el ele verelim bu sahipsiz tarihi eserlerimizin sular altında kalmasına izin vermeyelim. Hasankeyf bizim tarihsel mirasımızdır. Sahipsiz değildir. Bu tarihimizin yok edilmesine izin vermeyelim.”

“İptal ettirebiliriz”

Pınar Aydınlar: “UNESCO’nun 10 kriterinden 9’una sahip olan Hasankeyf Kültür Bakanlılığının başvurmaması sebebiyle bugün o liste içine giremedi. Ancak 1990’den beri yaşam mücadelesini veren Hasankeyf, hala dimdik ayakta. Her ne kadar barajlar, HES’ler başlamış olsa da Dünyada örnekleri var, iptal ettirebiliriz. Hasankeyf’i, bir insanlık tarihini yalnız bırakmamak ve sular altında kalmasına izin vermemek için hep beraber Hasankeyf’e ses olalım.”

“Bu daha çok yayılacak”

Cemil Koçgiri: “Geçen hafta Hasankeyf’e gittim gördüm durumları, 10 Hazirandan sonra suyun altında kalacak bir mirasımız biz buna dur demeliyiz. Çok yazık olur ayrıca diğer bölgeler için de tehlikeli olur. Barajlar yapılıyor, biliyorsunuz Dersim’de de değerlerimiz suyun altında kaldı. Bu daha çok tarihi yerlerimize yayılacak gibi görünüyor. Biz buna dur demeliyiz.”

“Sadece o vadide yaşıyor”

Selim Temo: “Yer üstündeki Hasankeyf’i ve yer altındaki Hasankeyfleri yüzlerce kilometrelik Dicle Vadisini sular altında bırakmak istiyorlar. O vadi ki hayvanları, bitkileri ve diğer bütün canlıları ki çoğu sadece o vadide yaşıyor, sular altında bırakmak istiyorlar. Binlerce yıllık insanlık tarihini yok etmek istiyorlar. Buna izin verme…”

13 kuşaktan Hasankeyf’li

Xero Abbas: “Özelde Ortadoğu’da yaşayan genel de bütün dünyada yaşayan insanlara seslenmek istiyorum. Hasankeyf’in adı söylenildiğinde yüreğim acıyor. Hasankeyf’e yapılmak istenilen insanın yüreğini acıtıyor. Dünyada devletler, halklar tarihi alanlarını ortaya çıkarmak için çaba gösteriyor. O tarihi ortaya çıkarıp göstermek için çaba sarf ediyorlar. Bugün Hasankeyf daha görünür olmalıydı. Küçük çocuklara Hasankeyf tarihi anlatılmalıydı. Ama binlercce yıllık bu tarih sular altında bırakılmak isteniyor. Ben Hasankeyf’li bir insan olarak soy ağacımda 13. sıraya kadar Hasankeyf’ten gelmiş. Hasankeyf benim bir parçam. Bütün dünya haklarına çağrıda bulunuyor. Hasankeyf’e sahip çıkın. Hasankeyf’in kurtulması için bir çare bulalım.”

“En büyük cinayet olacaktır”

Metin Uca: “Hasankeyf Türkiye’nin en önemli, en özel yerleşim noktalarından birisi. Ve biz şimdi 10 Haziran itibariyle yeni yapılan bu barajda su tutarak bu kültür mirasını tamamen ortadan kaldırmaya kalkışıyoruz. Sonuna kadar karşısındayım. Çünkü bir Hasankeyf daha ortaya çıkmayacak. Ayrıca bir başka iki yüzlülük söz konusu burada. Bir tarafta, yine hemen yanı başımızda çok önemli bir uygarlık olan Göbeklitepe’yi tüm dünyaya tanıtacaksınız, ‘Göbeklitepe yıllı’ ilan ederek koruma altına alırken diğer tarafta en az onun kadar önemli olan bir başka arkeolojık alanı, uygarlık tarihinin 12 bin yıllık geçmişini sadece ve sadece 50 yıllık bir ömrü olan bir baraj için sular altında bırakmaya çalışacaksınız. 50 yıl için 12 bin yıllı çöpe atmak mümkün değil. Önemli bir şey daha söylemek istiyorum.Ne yazık ki o muhteşem mağaraları dinamitlendi. Asıl tarih o zaman talan edildi. Göstermelik olarak bazı eserler kurtarılmaya ve başka yerlere taşınmış olabilir. Ama gözardı edilen bir şey var. Suların altında kalacak olan ve daha önceden hiç bakılmamış olan en az Hasankeyf kadar önemli olan 300 höyük daha var. Bunlar da suların altında kalması ve yok olması söz konusu. Hasankeyf'in sular altında bırakılması demek sadece bizim bölgemizde değil, dünya üzerindeki sayılı uygarlıklardan birinin direk suların altına gönderilmesi demek. Çünkü böylesine bir kültür varlığını sadece belli bir süre ömrü olan bir baraj için feda etmeye kalkışmak bence Türkiye’de kültürlere karşı işlenmiş en büyük cinayet olacaktır. Bütün bunları düşünerek Hasankeyf’te 10 Haziran’dan itibaren su tutulmasına, insan olarak, ülkesini seven bir yurttaş olarak karşı çıkmaya devam ediyorum. Israrla ve özenle altını çiziyorum, siz de sesinizi yükseltin. Hasankeyf’te su tutulmasın.”

3. Hasankeyf Küresel Eylem Günü

Hasankeyf’i Yaşatma Girişimi başta olmak üzere ulusal ve uluslararası bir çok ekoloji örgütü de bugün ve yarını 3. Hasankeyf Küresel Eylem Günü ilan etti. Hasankeyf Küresel Eylem Günü kapsamında dünya çapında eylemler yapıldı. Bugün ve yarın dünyanın bir çok yerinde de eylemlerin devam edeceği duyruldu. Eylem yapılan ve yapılacak ülkelerden bazıların ise ABD, İspanya, İtalya, Yunanistan, Fransa, Avusturya, Irak ve Suriye olduğu belirtildi. Ekoloji hareketleri yarın saat 12.00’de da Hasankeyf’te eylem yapacağını açıkladı.

 

Paris-UNESCO Merkezi'nin önü.

 

Fransa'nın Nantes kentine yakın bölge.

İtalya-Pisa şehri

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Almanya-Frankfurt

 

 

 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler