Hakim'den çArşı'ya teklif: Bunu ilk sarı kabul edin

çArşı grubuna açılan davanın ilk duruşması sona erdi. Küçük bir salonda başlayan dava, talepler üzerine büyük bir salona taşındı. Çarşı grubu lideri Cem Yakışkan'ın yaptığı savunma salonda alkışlandı. Sanıklardan Barış Karaca savunmasını yaparken, "Beşiktaşlı değil, Fenerbahçeliyim" dedi.Salonda alkışlar koptu.

İşte çArşı grubunun isim isim verdiği ifadeler

 çArşı Davası'ndan ilginç detaylar: Ucundan Acuk

Cumhuriyet objektifinden çArşı davası (Foto Galeri)

Meclis kürsüsünden 3'lü çektirdi - VİDEO

Gezi Parkı Direnişi'ne ilişkin Beşiktaş'ın taraftar grubu çArşı üyesi 35 kişi hakkında açılan davanın ilk duruşması bugün görülüyor. Dava öncesi Çarşı'ya destek için taraftarlar, Çağlayan'da bulunan İstanbul Adalet Sarayı önünde toplanmaya başladı. Beşiktaş taraftarı bir grup, Çarşı pankartı açarak sloganlar eşliğinde adliye önüne geldi.

CHP'DEN ÇARŞI AÇIKLAMASI GELDİ

"BERKİN ELVAN ONURUMUZDUR"

İçeride çArşı'nın darbeye teşebüs davası sürerken, Beşiktaş taraftarı, her yer Beşiktaş İnönü , Beşiktaş çarşı faşizme karşı sloganları atıyor. Berkin Elvan onurumuzdur sloganları atılıyor. Adliye stadyuma döndü, meşaleler yandı.

Kalabalık giderek artıyor. Adliye'de, Gezi'de alışık olduğumuz görüntüler var. Çarşı'ya LGBTİ ve Anikapitalist Müslümanlar da destek veriyor.

Adliye koridorlarında "Yeter Yıldırım Demirören" sloganları atılıyor.

Taraftarlar adliye koridorunda bu sloganları attı - VİDEO

Duruşmaya CHP'li milletvekilleri İlhan Cihaner, Sezgin Tanrıkulu, Mahmut Tanal, Umut Oran, Kütahya Bağımsız Milletvekili İdris Bal, CHP eski İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı, Ressam Bedri Baykam ve çok sayıda Beşiktaş taraftarı duruşmaya izleyici olarak hazır bulundu. Sanıkların savunmak için İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal'ın da aralarında bulunduğu 100 avukat duruşmaya katıldı.

ÇARŞI'DAN AÇIKLAMA: LA BİZ SİZE N'ETTİK?

35 kişinin yargılandığı dava başlamak üzere. İstanbul Adalet Sarayı'nın içinden ilk fotoğraflar gelmeye başladı.

çArşı grubu üyeleri İstanbul Adalet Sarayı içerisinde "Siyah-beyaz, en büyük çArşı" şeklinde sloganlar atıyor.

Adliye önünde meşaleler yandı.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi önünde toplanan taraftarlar, "O kapıyı kır, o kapıyı kır, Beşiktaşlıysan o kapıyı kır" sloganları atıyor.

SALONDA TARTIŞMA ÇIKTI

Dava başlamak üzereyken davayı izlemek için İstanbul dışındaki illerden gelen avukatlar ile hakim arasında tartışma çıktı. Avukatları salondan çıkarmak isteyen hakim, "Anayasa'nın 141. maddesine göre bu davayı izleyebiliriz. Eğer salon yetmiyorsa büyük salona alın" yanıtını aldı.

BERKİN'İN AİLESİ DE ÇAĞLAYAN'DA

Gezi Parkı Direnişi sırasında polisin attığı gaz fişeğiyle vurulduktan sonra yaşamını yitiren Berkin Elvan'ın ailesi de davayı yerinde takip edebilmek için Çağlayan'da geldi.
Elvan ailesi ile güvenlik tartıştı, CHP'li Aygün araya girdi - VİDEO


CHP'li Hüseyin Aygün'ün Gülsüm Elvan'ı duruşma salonuna sokabilmek için özel güvenlik görevlileriyle tartıştığı görüldü.

SALON DEĞİŞİYOR

Duruşmada başladıktan sonra söz alan tutuksuz sanıkların Avukatı Ömer Kavilli, "Bu salonda bu duruşmanın görülmesi mümkün değil. Alt yapı yetersizidir. Daha geniş bir salonda duruşma yapılsın" dedi.  Bu sözler üzerine Mahkeme başkanı, "İşi olmayan dışarı çıksın. Avukat, milletvekili, basın mensupları salonda kalsın" diye konuştu. Hakim, "Sanık sayısı, izleyici sayısı dikkate alınarak oturabiliriz. Ne zaman mahkeme deplasmana gitiyse bir sıkıntı yaşandı. Mümkün mertebe kendi salonumuzda duruşma yapmaya çalıştık" ifadesini kullandı. Avukatlar ise ısrarla duruşma salonun küçük ve yetersiz olduğunu dile getirdi.  

"BURADA DEPLASMAN YOK"

CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, "Burada bir taraftar grubu yargılanıyor. Burada deplasman yok. Sanık avukatları ayakta ve yetersiz salon koşullarında savunma yapamayacaklarını belirtiyorlar" diyerek mahkeme başkanına tepki gösterdi.  Bunun üzerine mahkeme heyeti, "Kimlik tespiti ve iddianame okunduktan sonra duruşmayı büyük salona alacağız" dedi. Avukatlar da, "Bu şekilde kimlik tespiti de mümkün değil" yanıtını verdi.

Mahkeme heyeti duruşma salonunun yetersiz olduğunu kabul etti, dava daha büyük bir salonda görülecek.

SALONDA 'TRİBÜN' GÖRÜNTÜSÜ

çArşı, adliye içinde böyle slogan attı - VİDEO

Duruşmanın görüldüğü salonda avukatların elden ele sanıklara su taşıdığı görülüyor.

Duruşma büyük salona alındı. Davanın yeniden başlaması bekleniyor.

FOTOĞRAF ÇEKENLERE İŞLEM

Mahkeme heyeti başkanı, duruşma salonunda fotoğraf çeken gazeteciler hakkında işlem yapılacağını açıkladı. Araya giren CHP'li Mahmut Tanal, heyetin bu kararının bundan sonra çekilecek fotoğrafları kapsayacağını söyledi. Mahkeme heyetinin kararıyla gazetecilerin kimlikleri kontrol altına alındı.

İDDİANAMENİN OKUNMASINA BAŞLANDI

Duruşmada iddianamenin okunmasına başlandı. CHP'li Mahmut Tanal, iddianameyi hakimin okumasına tepki gösterdi. Tanal, iddianamenin hakim tarafından değil, savcı tarafından okunması gerektiğini söyledi.

"TAPELER DOSYADAN ÇIKARILSIN..."

Avukatlar dosyada başka bir soruşturma için yapılmış telefon dinlemelerinin yer almasına tepki gösterdi. Avukat Ali Rıza Dizdar ve Ersan Şen, dosyadan tapelerin çıkarılmasını istedi. Savcı tapelerin dosyadan çıkarılması talebinin reddini istedi.

CEM YAKIŞKAN SAVUNMA YAPTI

Duruşma Cem Yakışkan'ın savunmasıyla devam ediyor. Yakışkan'a Gezi Parkı Direnişi sırasında halkı Twitter üzerinden örgütlediği yönündeki iddia soruldu. Yakışkan, o tarihte Twitter hesabı olmadığını söyledi. Yakışkan, "Çarşı terör örgütü değildir. Faaliyetlerimiz arasında darbe yoktur. Çarşı'da kimse kimseye emir vermez. Beraatimi istiyorum" dedi. Yakışkan, "Ben darbe yapmak isteseydim Beşiktaş'ı şampiyon yapardım" ifadelerini kullandı.

Yakışkan'ın savunması salonda alkışlandı.

ERGENÇ: DOZERLE YÜRÜNDÜĞÜ GÜN MARMARA EREĞLİSİ'NDEYDİM

Yakışkan'ın ardından Numan Bülent Ergenç'in savunmasına geçildi. Dolmabahçe'deki Başbakanlık Ofisi'ne yürüme iddiasını reddettiğini söyleyen Ergenç, "Yürüyüşün olduğu gün ben Tekirdağ'daydım" dedi. Dolmabahçe'de bir dozerin ele geçirildiği günün için "O gün Marmara Ereğlisi'nde düğündeydim. CD görüntüleri var" diyen Ergenç, suçlama konusu olan silahın kendisinin olduğunu, yazlığında hırsızlık olayları olduğundan ötürü bulundurduğunu söyledi.

Bu arada, İstanbul Adalet Sarayı boşaltıldı. Adliye içine çevik kuvvet konuşlandırıldı.

Fotoğraf: @erturkerkek

Sanıklardan Barış Karaca savunmasını yaparken, "Beşiktaşlı değil, Fenerbahçeliyim" dedi. Salonda alkışlar koptu.

BU İLK SARI OLSUN İKİNCİ SARIYI GÖRMEYİN

Dava hakimi sanıklara ilginç bir teklifte bulundu. 'Şimdi siz futboldan anlarsınız" diyerek söze başlayan mahkeme başkanı Denetimli Serbestlik yasasını işaret ederek, "Kabul edin bu sizin ilk sarı kartınız olsun. 5 yıl içinde ikinci sarı kartı görmeyin" diyerek sanıklara darbe suçunu kabul etmelerini önerdi. Ancak sanıklar bu teklife sıcak bakmadıklarını söyleyerek beraatlerini istedi.

* Sanıkların savunmalarının ardından izleyicilerin alkışla destek vermesine mahkeme başkanı tepki göstererek, "Alkışı tribün gibi yapmayın" dedi
 
* Sanık Volkan Eroloğlu: "Darbeyle suçlanmak benim için utanç verici. Eylemde döner bıçağını kullandığımı da ispatlasınlar, buradan aşağıya atarım kendimi. Çarşı ile ilgim yok, darbeyle hiçbir alakam yok"
 
* Sanık Ayhan Güner: "Çarşı biziz, buradayız, ama biz darbeci değiliz. Çarşıya darbe yapılıyor. Bu ilkeyi en iyi tanıtan Çarşı grubudur"
 
* Sanık Erdem Işık: "Seda, kız arkadaşımdır. Telefonda, 'Artık benim bir davam var. Ya burada öleceğim ya da hayatta kalıp direneceğim' sözlerini evdeyken ona hava atmak için söyledim"
 
"Bir ricam var; Ben Beşiktaşlıyım, Liverpool ile maçımız var, bu nedenle yurtdışı yasağımın kaldırılmasını istiyorum"
 
* Sanık Murat Eroğlu: "Bu dava boşanmama neden oldu. Terör örgütü üyeliğiyle suçlandığım için eşim korkup gitti"
 

  MAHKEME BAŞKANI: ALKIŞI TRİBÜN GİBİ YAPMAYIN
Sanıkların savunmalarının ardından izleyicilerin alkışlamasına, "Alkışı tribün gibi yapmayın" diye tepki gösteren mahkeme başkanı, sanıkların ifadesini almaya devam ediyor. Sanıklardan Erdener Karataş, Beşiktaş Kongre üyesi olduğunu belirterek, "Örgüt üyesi değilim. Gezi protestoları sırasında Ankara'daydım. Sınav nedeniyle İstanbul'a geldiğimde olaylara denk geldim" dedi.
Gezi olaylarını Ankara'nın Kızılay semtine taşımakla suçlandığı hatırlatılan Karataş'a mahkeme başkanı, "Tam da böyle Ankara'ya gidip geliyorum dedin" diye seslendi. Sanık Karataş ise, "Doğma büyüme Ankaralıyım. İşim nedeniyle Ankara'ya gidip geliyorum. Gezi olayları yüzünden işimi kaybettim" diye konuştu.
 
"DARBEYLE SUÇLANMAK UTANÇ VERİCİ"
Sanık Volkan Eroloğlu, "Darbeyle suçlanmak benim için utanç verici. Nazmi Furuncu bana Cem Yakışkan'ın 25 bin lira aldığını söylemişti. Eylemde döner bıçağını kullandığımı da ispatlasınlar, buradan aşağıya atarım kendimi. Evde ele geçen döner bıçağı babamın eve getirdiği bıçaklardan biridir. Çarşı ile ilgim yok, darbeyle hiçbir alakam yok" dedi.
 
"ÇARŞI BİZİZ, BURADAYIZ, AMA DARBECİ DEĞİLİZ"
Burak Bulut adlı sanık da Borsa'da çalıştığını söyleyerek, "Olay günü telefonum çaldı. Telefonu 'Direniyoruz abi' diyerek açtım. Trafikteydim, buradan sadece seyir halinde direnme suçu çıkabilir. 'Diren İMKB' de demiş ve sosyal medyada yazmıştım. Olaylardan dolayı yaşanan düşüş nedeniyle yazmıştım bunu. İlk gece Beşiktaş'ta iş yemeğindeydim. Olayla ilgim yoktur. Beşiktaş'tan Taksim'e giden herkes Başbakanlığa yürümekle suçlanabilir" diye konuştu.
Sanıklardan Ayhan Güner de, "Çarşı biziz, buradayız, ama biz darbeci değiliz. Çarşıya darbe yapılıyor. Bu ilkeyi en iyi tanıtan Çarşı grubudur" şeklinde konuştu.
 
"LİVERPOOL İLE MAÇIMIZ VAR, YURT DIŞI ÇIKIŞ YASAĞIMIN KALDIRILMASINI İSTİYORUM"
Sanık Erdem Işık ise telefon tapelerine ilişkin savunmasında, "Seda kız arkadaşımdır. Telefonda, 'Artık benim bir davam var. Ya burada öleceğim ya da hayatta kalıp direneceğim' sözlerini evdeyken ona hava atmak için söyledim. Evde ele geçirilen pet şişedeki sudur, patlayıcı değil. Bir ricam var; Ben Beşiktaşlıyım, Liverpool ile maçımız var, bu nedenle yurtdışı yasağımın kaldırılmasını istiyorum" dedi.
 
"ANAYASAL VE DEMOKRATİK HAKLARIMI KULLANARAK GÖSTERİLERE KATILDIM"
Sanıklardan Emre Işık, Beşiktaşlı olduğunu ancak Çarşı grubunun üyesi olmadığını belirterek, "Ben Maltepe Beşiktaşlılar Grubu'nu kurdum. Anayasal ve demokratik haklarımı kullanarak gösterilere katıldım. Hiçbir polise taş atmadım, taşkınlık yapmadım. Darbe ve örgüt suçlarını kabul etmiyorum" diye konuştu.
 
"BU DAVA BOŞANMAMA NEDEN OLDU"
Sanık Engin Sarar da hiçbir eyleme katılmadığını ifade ederek, "Gezi Otel'in resepsiyonistiyim, yani işyerim orasıdır. Orada aslında mağdur oldum. Bütün gün gaz altında kaldım. Suçlamaları kabul etmiyorum. İyi bir insan ve iyi bir Beşiktaşlıyım" dedi.
Bir diğer sanık Murat Eroğlu ise,"Bu dava boşanmama neden oldu. Terör örgütü üyeliğiyle suçlandığım için eşim korkup gitti" dedi.
 
"PANKARTLARIM DÜNYACA ÜNLÜDÜR"
Sanık Erol Özdil, "Herhangi bir yürüyüşe katılmadım. Polisle karşı karşıya gelmedim. Çarşı'yı kuran 2-3 kişiden biriyim. Pankartlarım dünyaca ünlüdür. Stadın içinde pankart odam var. Pankartları yaparken maske kullanırım. Evde ele geçirilen maskeler onlardır. Yıldırım Demirören ve Fikret Orman buna şahitlik yapabilir.  Gezi Parkı'ndaki hiçbir pankartı ve duvarlardaki Çarşı imzalı yazıları ben yazmadım" diye konuştu.
 
DURUŞMA DEVAM EDİYOR
Sanıklardan İbrahim Aydın da, "Çarşı taraftarı bir ruhtur, ağaçtır. Beşiktaş dalıdır. Beşiktaş örgütse, biz de bu örgüte üyeyiz. İsnat edilen suç zamanı eşimle balayındaydım. Şairin de dediği gibi, 'Aşk örgütlenmektir'" dedi.

Sanıkların savunmalarının ardından, duruşma, avukatların taleplerinin alınması ile devam ediyor.