Hasan Ocak dosyası da zamanaşımı kıskacında

Beykoz Cumhuriyet Başsavcılığı, Ocak ailesinin ısrarı karşısında, Ekim 2014’te nihayet bir adım attı. Ergenekon davası sanıkları Veli Küçük, Osman Gürbüz, Hanefi Avcı ile emekli yarbay Susurluk hükümlüsü Korkut Eken hakkındaki şikâyet dilekçelerini, Beykoz İlçe Emniyeti’ne havale etti. Gerekli soruşturmanın yapılmasını istedi. Emniyet ise hiçbir işlem yapmadan, evrakı savcılığa geri gönderdi.

Ergenekon iddianamesiyle, Gazi olayları ve Ocak’ın öldürülmesiyle ilgili yeni iddialar ortaya çıktı. Ergenekon örgütünün faaliyetleri arasında, gözaltında kayıplar gösterilirken gizli tanık Gurbet, “Ocak’ın izlerini, Ergenekon operasyonunda aramak gerekiyor” demişti. Ağabey Hüseyin Ocak, Ergenekon davasına katılma talebi ise “söz konusu iddialarla ilgili yargılama yapılmamaktadır” denilerek reddedildi.

İfadeleri bile alınmadı

Hasan Ocak, 21 Mart 1995 akşamı, Avcılar’daki evine giderken polisler tarafından gözaltına alındı. Ailesi hemen aramaya başladı ancak gözaltı inkâr edildi. Ocak’ın, işkenceden geçirilmiş cansız bedenini, beş gün sonra, Beykoz Buzhane köyündeki ormanlık alanda köylüler buldu. Ailesi ise cenazeye 15 Mayıs 1995’te kimsesizler mezarlığına gömülü halde ulaştı. Dönemin, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar, İstanbul Valisi Hayri Kozakçıoğlu, İstanbul Emniyet Müdürü Necdet Menzir, TEM Şube Müdürü Reşat Altay’dı. Ancak bu isimler ve Ocak’a işkence yapan TİM-3 polisleri hakkında takipsizlik verildi. Savcılar, bu isimlerin ifadelerini dahi almadı. Hasan Ocak, 12 Mart 1995’te, Gazi Mahallesi’nde 17 kişinin katledildiği olaylarda, mahalle direnişine katılan isimler arasındaydı

Ergenekon’la yeni iddialar

Aile de Ergenekon davası sanıkları emekli Tuğgeneral Veli Küçük, Osman Yıldırım, Osman Gürbüz, Devrimci Karargâh davası sanığı eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı, Korkut Eken, Ergenekon’daki Kehribar, Gurbet ve 9 numaralı gizli tanıklar hakkında suç duyurusunda bulundu. Cezaevindeki Gazi davası hükümlüsü Hasan Polat’ın ve Ocak gözaltına alınırken gören tanığın ifadesine başvurulması talep edildi. Dilekçede, Ergenekon davasındaki bazı sanık ve tanık anlatımlarının, Ocak’ın öldürülmesiyle, Gazi bağlantısını gösterdiği vurgulandı: “Hasan Ocak, Gazi olaylarının hemen sonra kaybedildi. Gazi araştırması, Ocak’ın ölümüne ışık tutabilir.”

Kimse ifade almadı

Ancak bu ifade alma işlemi bugüne kadar yapılabilmiş değil. Beykoz Cumhuriyet Başsavcılığı, 27 Nisan 2011’de, bu isimler hakkındaki suç duyurusunu, görevsizlik kararıyla, özel yetkili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdi. Eylemin örgüt faaliyeti kapsamında görevi kötüye kullanma suçu niteliğinde olduğu belirtildi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, 17 Kasım 2011’de dosyayı Beykoz’a geri gönderdi. Kararda şu ifade yer aldı: “Soyut iddia dışında, Ocak’ı öldüren kişilerin, Ergenekon Silahlı Terör Örgütüyle irtibatını gösterir bir delile ulaşılmamıştır. Kaldı ki böyle bir delile ulaşıldığı takdirde evrak her zaman başsavcılığımıza gönderilebilir.”

Aile peşini bırakmıyor Ocak ailesi, son olarak 23 Şubat 2014’te, yeni bir dilekçeyle Beykoz savcılığına başvurarak, bu isimlerin sorgulanmasını talep etti. Savcılık, Ekim 2014’te, ailenin suç duyurularını, Beykoz İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne havale etti. Emniyetten, soruşturma dosyasının bu başvurular ışığında incelenmesini, zamanaşımı tarihi dikkate alınarak, tatmin edici bir şekilde soruşturmanın gerçekleştirilmesini, sonucun da bir rapor halinde bildirilmesini istedi. Emniyet yetkilileri ise iddialara dair somut bir bulguya rastlanmadığını belirterek, hiçbir işlem yapmadan, dosyayı savcılığa geri gönderdi. 21 Mart’ta zamanaşımı dolacak olan dosyaya, son olarak, yeni bir savcı atandı. Yeni savcı dosyayı incelemeye aldı.