Skandal Reyhanlı düzeltmesi

Dışişleri, 52 kişinin hayatını kaybettiği Reyhanlı saldırısının arkasında, hükümetin iddiasının tersine Suriye rejiminin değil, El Kaide’nin olduğunu söyleyen Türkiye’nin AGİT Daimi Temsilcisi Tacan İldem’in yanlış bir örnek verdiğini belirtti.

Yayınlanma: 07.04.2014 - 22:10
Abone Ol google-news

Türkiye’nin AGİT Daimi Temsilcisi Tacan İldem’in Reyhanlı’da 52 kişinin hayatını kaybettiği Türkiye’deki en büyük terör saldırısına ilişkin hükümetin Suriye yönetimini suçlayan görüşüne karşın saldırının arkasında El Kaide’nin olduğuna ilişkin açıklaması büyük tartışma yarattı. Dışişleri Bakanlığı, Reyhanlı saldırısını Suriye rejiminin gerçekleştirdiği konusunda “kuşku olmadığı” açıklamasını yaptı ve İldem’in El Kaide’yi adres gsöteren açıklamalarının “geçersiz” olduğunu belirtti. Dışişleri açıklamasında, “Reyhanlı saldırısının Suriye rejiminin desteğiyle gerçekleştirildiği hususunda herhangi bir kuşku bulunmamaktadır. Sonuç olarak, devlet makamları arasında çelişkili açıklamalarda bulunulduğu gibi bir izlenim yaratılmasına dönük haber, ifade ve girişimler tümüyle geçersizdir” denildi.

Al Monitor isimli internet sitesine dayandırılan habere göre, AGİT (Avrupa Güvenlik İşbirliği Teşkilatı) Türkiye Büyükelçisi Tacan İldem, AGİT’te yapılan toplantıda Ermenistan Büyükelçisi Arman Kirakosyan’ın sorusunu yanıtlarken Reyhanlı saldırısının arkasında El Kaide’nin olduğunu söyledi.

 

İldem kanıt olamaz

Büyükelçi İldem’in bu açıklaması üzerine gözler Dışişleri’ne çevrildi. Diplomatik kaynaklar, İldem’in, Reyhanlı patlamasına yönelik yanlış beyanda bulunduğunu ve sözlerinin Reyhanlı saldırısına yönelik bir kanıt olarak sunulamayacağını belirtirken şu değerlendirmeyi yaptı:

“Aslolan güvenlik güçleri tarafından Reyhanlı konusunda yapılan açıklamalardır. İldem, patlamayla ilgili bildirimde bulunmaya yetkili bir uzman değil. El Kaide terörünün Türkiye tarafından desteklenmeyeceğini ve Türkiye’nin de El Kaide’den zarar gördüğünü belirtirken yanlış bir örnekleme yapmış. Biz de haber yayımlandıktan sonra bunu düzelttik.”

 

9 gün sonra gelen açıklama

İldem’in, AGİT’te 27 Mart’ta yapılan toplantıda yaptığı belirtilen bu açıklamaya Dışişleri, 9 gün sonra iki ayrı açıklamayla yanıt verdi. Dışişleri yaptığı açıklamayla Reyhanlı’nın Suriye desteğiyle gerçekleştiği yönünde “kuşku bulunmadığını” belirtirken AGİT’e de bildirimde bulundu.

Dışişleri AGİT’e, “11 Mayıs 2013’te Reyhanlı’ya yönelik saldırının, ilk olarak El Kaide ile bağlantılı olduğu belirtilmiş fakat daha sonra Türk güvenlik kurumları bu terörist saldırının Suriye rejimi tarafından desteklenen güçlerce yapıldığını ortaya çıkarmıştır. Olayın arka planı ve failleriyle ilgili gerekli tüm açıklamalar kamuoyuna ilgili Türk güvenlik kurumları tarafından yapılmıştır. Bu açıklamalar geçerliliğini korumaktadır” bildirimini yaptı.

 

‘Çirkin iftira’

Dışişleri Bakanlığı da haberin yayımlanmasının ardından yaptığı açıklamada Ermenistan Daimi Temsilcisi Kirakosyan’ı suçladı. Dışişleri, Kirakosyan’ın “Suriye’nin Lazkiye/Kesap bölgesine Türkiye’de üslenmiş El Kaide terör örgütü unsurlarınca saldırılmakta olduğu yönünde gerçekdışı bir iddiada ve çirkin bir iftirada bulunduğunu” belirtti.

 

Suriye’den ilk Alevi geldi

İç savaş nedeniyle 800 binden fazla Suriyeli’ye ev sahipliği yapan Türkiye, Kesap’ta çatışmalarla birlikte ilk defa Ermeni ve Alevilere de kapılarını açtı. Kesap’tan kaçarak Türkiye’ye gelen ve dün itibarıyla sayıları 20’ye ulaşan Suriyeli Ermenilere bir de Alevi eklendi. Ancak diplomatik kaynaklar, söz konusu kişi için “Nusayri” tanımlamasını kullandı ve nereye yerleştirildiği hakkında bilgi vermedi. Kesap’taki saldırılardan kaçan Ermeniler ise Hatay’ın Samandağ ilçesindeki Ermeni asıllı vatandaşların yaşadığı Vakıflı Mahallesi’nde bir pansiyona yerleştirilmişti.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler