Toplu tecavüz mağduru: Vazgeçmeyin lütfen... Başka kadınlar için

9 yıl önce toplu tecavüze uğrayan kadın, erkek hukuka karşı mücadelesini sürdürüyor. Dosyası Anayasa Mahkemesi’nde. Mağdure, kadınlara sesleniyor: “Vazgeçmeyin, lütfen, bunu kendiniz ve başka kadınlar için yapın. Diğer kadınlar tecavüzcüleri deşifre etmiş olsalardı ben bunu yaşamayacaktım.”

Yayınlanma: 07.03.2017 - 20:23
Abone Ol google-news

Fethiye’deki toplu tecavüz davasının sanıkları, feminist avukatların mücadeleleri sonucu yargı önüne çıkarıldı. Ancak Fethiye Ağır Ceza Mahkemesi, 22 Nisan 2012’de beraat kararı verdi. Gerekçe ise mağdurenin, ‘cinsel saldırı olayının üzerinden yaklaşık 8 ay gibi uzun bir süre geçtikten sonra’ suç duyurusu yapmış olmasıydı. Mağdurenin ruh sağlığının bozulduğunu ortaya koyan Adli Tıp raporu ise maddi delil olarak kabul edilmedi. Yargıtay, kararı onadı. Dosya, şimdi Anayasa Mahkemesi’nde. Hayatının önemli bir bölümünü adalet arayarak geçiren, mağdure ile 8 Mart dolayısıyla konuştuk.

- Adalet arayışında kaç yıl oldu? Nasılsınız şimdi? Nasıl geçti bunca yıl?

9 yıl oldu. Şimdi dönüp bakınca çok fazla mücadele ile geçmiş bu 9 yıl. İlk yıllar travma sebebiyle eskisi gibi günlük hayata dahil olmak için çok çaba sarf etmem gerekti. Daha sonraki yıllarda da duygularımdaki yara izlerini sağaltmaya çalışarak geçirdim. Bu arada tabii ki adalet arayışı için bürakrasi ve ikiyüzlü toplum ile kelimenin tam anlamıyla savaşmam gerekti. Tüm bu süre zarfında kadın örgütleri gerçekten can simidi gibiydi. Boğulmamamı sağlayan bu.

- Dava sürecinde sizi en çok yaralayan şey neydi?

Bu soruya nasıl yanıt vereceğimi bilemiyorum. Dava sürecinde yaşadığım hiçbir şey tecavüzden daha yaralayıcı olamaz. Tabii isterdim ki 8 tane kötü adam kötü şeyler yapmış ve insanlar bunu öğrenince hemen tavır alsınlar. Ben de bu yaşadığım korkunç olayı unutayım, insanları yeniden seveyim, insanlara yeniden güveneyim falan. Öyle olmadı. Erkeklerin uyguladıkları şiddet biçimlerinin aslında genel algıda ne kadar meşru olduğu gerçeğine çarpıp durdum.

- Ailenizin tavrı nasıldı bu süreçte, çevreniz davayı biliyor mu?

Çekirdek ailem biliyor. Günlük hayatımda olabildiği kadar az konu olmasına gayret ediyorum. 9 yıldan sonra şimdi sizinle konuşmak bile yeterince yorucu. Mide krampları, el titremeleri ve ensemdeki yanma...

Nefes aldıkça hesap soracağım

- Dava açtığınıza pişman oldunuz mu hiç?

Gururunu kaybetmek çok büyük bir cezadır. Hiç kimsenin böyle bir ahlaksızlığı yapıp şerefiyle yaşamasına izin verilemez. Gerisi benim işim değil.

- AYM’den umutlu musunuz?

Aslında bu sorunun yanıtı başka bir yerde. Öncelikle hukukta ‘kanaat’ çok geçerli bir kavram, yasalar ne yazarsa yazsın yasa uygulayıcıların ‘kanaati’ belirliyor sonucu. Adaleti toplumun genel yapısından bağımsız düşünemeyiz. Elbette ki bir kadına tecavüz edebilecek kadar yıkıcılaşmış insanların olduğu bir toplumda, yasa uygulayacıların farklı davranmasını bekleyemeyiz. Bu ülkenin hâkiminin, savcısının, bana tecavüz eden öğretmenlerden daha aydın, ahlaklı ve insancıl olacaklarına dair bir kanıtımız yok. Aynı toplumun mahsulu, aynı ahlak değerlerinin taşıyor. ‘Aynı yolun yolcusu’ diyorum ben onlara. Burada derdimiz sol elin attığı yumruğa karşı sağ elden merhamet ve adalet beklemek değil. Kadın cinsi yüzyıllardır cins kıyımına ve erkeklerin zulmüne uğruyor. Biz de yüzyıllardır boyun eğmiyoruz. Hukuksal sürecin olumlu sonuçlanmasını ummaya ihtiyacım yok. AYM ne derse desin, ben nefes aldığı sürece hesap sormaya devam edeceğim.

Zahmet olmazsa okuyun

- Dosyanıza bakacak yargıçlara söylemek istediğiniz bir şey var mı?

Biraz kalın bir dosya. Zahmet olmazsa okusunlar. Tecavüzü kanıtlayan nitelikte; 1 adli tıp, 2 psikolog, 1 psikiyatır, 1 jinekoloji raporunu ve telefon yer tespitlerini görebileceklerine eminim. Biraz dikkatli okurlarsa tecavüzcülerin çelişkili ifadelerini görürler.

- Adalet arayan kadınlara neler söylersiniz?

Vazgeçmeyin, lütfen, bunu kendiniz için ve başka kadınlar için yapın. Bana tecavüz eden adamların ilk eylemi olmadığına dair kanaatimiz var. O kadınlar tecavüzcüleri deşifre etmiş olsalardı ben bunu yaşamayacaktım.

- 8 Mart mesajınız var mı kadınlara?

Görünen o ki bir mucize gerçekleşmezse bizi daha kötü günler bekliyor. Ne diyeyim, bu da geçer.

- Eklemek istediğiniz bir şey var mı?

Sorularınıza gerçekten zorlanarak cevap verdim. Demek ki böyle yaralar 9 yılda iyileşivermiyormuş.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler