'Hüseyin Gülerce çift taraflı ajan mı?'

Cem Küçük'ün Hüseyin Gülerce'ye yönelik eleştiriler üzerine "Hüseyin Gülerce’nin, Fetullahçılığını sorgulayanlar bunun bedelini ödeyecekler" diye yazması üzerine Hürriyet yazarı Mehmet Y. Yılmaz sordu: Gülerce çift taraflı ajan mıydı?

Yayınlanma: 03.08.2017 - 11:19
Abone Ol google-news

Cumhuriyet ve Sözcü davalarında tanık olarak dinlenecek olan Hüseyin Gülerce'ye, yönelik eleştirilere yanıt, Star yazarı Cem Küçük'ten geldi. Daha önce de 'Rıza Sarraf Erdoğan'ın adamıdır' diyen Küçük, bu kez de Hüseyin Gülerce için "Devletin adamı" dedi ve Gülerce'yi sorgulayanları 'bedel ödemekle' tehdit etti.

Hürriyet yazarı Mehmet Y. Yılmaz ise Cem Küçük'ün yazısı üzerine 35 yıl boyunca Gülen Cemaati içinde aktif görev alan ancak bu konuda yargılanmadığı gibi kritik davalarda tanık olan Gülerce'nin iki taraflı ajan olup olmadığını sordu.

Yılmaz'ın yazısı şöyle:

İki taraflı ajan mıydı?

TÜRKİYE’nin gayriresmi “Bedel Ödeyecekleri Belirleme Müdürü”, gazetesindeki köşesinde yazdı ki Hüseyin Gülerce’nin, Fetullahçılığını sorgulayanlar “bunun bedelini ödeyecekler”.

Bunun nedenini de yine aynı köşede açıkladı: Hüseyin Gülerce, DEVLETİN ADAMI imiş

Onun gibi ben de büyük harflerle yazdım, çünkü DEVLETİN ADAMI kelimelerinin büyük harfle yazılmasının nedeni, Gülerce’nin yıllarca Fetullahçı çetenin içinde DEVLET için çalışıyor olmasıymış!

Bir örgütün içine girip devlet için çalışanlara ne ad verilir?

Çok casusluk romanı okuduğum için ben “casus” diyebilirim. İstihbarat görevlisi de denilebilir. Ajan denilebilir. Hafiye de mümkün. Siz istediğinize karar verin.

Peki bu “ajan” kimin adına çalışıyor olabilir? Herhalde Tapu Kadastro adına değil. Tahmin ediyorum Bayındırlık Bakanlığı adına da çalışmamıştır. Ya polis ajanıdır ya da istihbarat örgütünün ajanı.

Bir örgütün içine sızmış, en tepe yöneticilik mevkilerine kadar çıkmış, hatta bir ara örgütün sözcülüğünü üstlenecek kadar örgütün güvenini kazanmış bir ajanın, çok değerli bilgilere ulaşıp devlete iletmiş olmasını bekleriz. Filmlerde, romanlarda böyle oluyor çünkü.

Ama her nasılsa ordu içinde darbe yapmaya kalkışacak kadar bir güce ulaştıklarını, bu isimlerin kim olduklarını devlete bildirmemiş olmalı ki Yüksek Askeri Şûra toplantıları için hazırlanan MİT raporlarında bunların ismine rastlamıyoruz.

Hatta tam tersine bu kişilerin terfilerinin önü açılmış. Düşünün ki Genelkurmay Karargâhı, neredeyse sadece bu tiplerden oluşmuş. Darbe gecesi Genelkurmay Başkanı’nı derdest edecek kadar da sayıları çok!

Daha da ötesi Cumhurbaşkanı’nın yaverlerinin tümünü de bu örgüt mensuplarından seçmişler.

MİT’e bunların Fetullahçı olduğu bildirilmiş olsaydı, bu atamalar yapılabilir miydi?

Onun için bir kuşkumu burada ifade etmek zorundayım: Acaba bu adam DEVLET için çalışıyor görünürken, bir yandan da Fetullahçı çetenin çıkarlarını mı korumuş, onlara mı hizmet etmiş?

Casusluk âleminde bunlara “iki taraflı ajan” deniliyor, filmlerden öğrendim ben de!

Bu adam iki taraflı ajan mıymış?

Yazının tamamı için

FETÖ itirafçısına AKP tetikçisi Cem Küçük sahip çıktı: Gülerce devletin adamıdır


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler