Türkiye Haberleri

Silivri'den mesaj var: 7 gün, 7 mutluluk

Genel Yayın Yönetmenimiz Murat Sabuncu, kendisini cezaevinde ziyaret eden CHP’li Zeynek Altıok’a “Yedi özgür arkadaşım üzerinden yedi mutluluk hayali kuruyorum” dedi. Sabuncu, Cumhuriyet ve gazetecilik onurunun yaşanan tüm sıkıntıları giderecek direnç olduğunu söyledi.

cumhuriyet.com.tr

Yayınlanma: 04.08.2017 - 06:19

Güncelleme: 04.08.2017 - 06:24

Gazetemizin Genel Yayın Yönetmeni Murat Sabuncu, kendisini Silivri’de ziyareteden CHP Genel Başkanı Yardımcısı Zeynep Altıok aracılığı ile “Bizler başkalarının mutluluklarıyla mutlu olan insanlarız. Her ne kadar içimiz yansa da. Ama Cumhuriyet, ama gazetecilik onuru tüm bu sıkıntıları giderecek bir direnç ve dayanışmadır” mesajını verdi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Altıok, Maltepe Cezaevi’nde bulunan CHP milletvekilli Enis Berberoğlu’nu ve Silivri Cezaevi’nde bulunan Ahmet Şık, Kadri Gürsel, Akın Atalay, Murat Sabuncu, Deniz Yücel ve Gökmen Ulu’yu ziyaret etti.

Sabuncu, geçen hafta 7 Cumhuriyet yöneticisinin tahliye edilmesi ile ilgili olarak “Haftanın her günü için bir mutluluğum var. Yedi özgür arkadaşım üzerinden yedi mutluluk hayali kuruyorum” dedi ve “mutluluklarını” şöyle sıraladı:

“Pazartesi: Hakan Kara’nın küçük kızı Ada’yla konuştuğu ve onunla sarmaş dolaş oyunlar oynadığını hayal ediyorum.

Salı: Musa Kart meşhur örgütü Ülkenin Tüm Çocukları toplantılarını torunlarıyla beraber organize ediyor. Ve mutlu günlerin temellerini atıyor.

Çarşamba: Bülent Utku’nun, çok sevdiğimiz annesi Sebat teyze ile beraber hayatı ve geleceği konuştuklarını düşüyorum.

Perşembe: Kitap Eki günü, Turhan Günay’ın, o çok sevdiği kitaplarla kısıtlama olmadan haşır neşir olduğunu biliyorum.

Cuma: Güray Öz’ün, torununun cezaevine sokamadığı kelebekler üzerinde konuşup ve belki de bizi düşünüp ‘kelebekler özgürdür’ diye anlattığını hayal ediyorum.

Cumartesi: Önder Çelik’i, oğlu ve kızıyla mutlu kahvaltı sofrasında otururlarken hayal ediyorum.

Pazar: Mustafa Kemal Güngör’ü annesi Puli teyzeyle geç bir kahvaltıda bizimle geçirdiği günleri gülerek anlattığını hayal ediyorum.”

Sabuncu, “Kendi aileme gelince; bizler başkalarının mutluluklarıyla mutlu olan insanlarız. Her ne kadar içimiz yansa da. Ama Cumhuriyet ama gazetecilik onuru tüm bu sıkıntıları giderecek bir direnç ve dayanışmadır” mesajı gönderdi.

Türkiye’nin utancı

Sözcü Gazetesi muhabiri Gökmen Ulu ise Altıok’a “Haksız yere ve iftira ile zindana kapatılmış bir gazeteciyim. Benim burada olmam Türkiye’nin utancıdır” dedi.

CHP’Lİ ALTIOK: İKTİDAR GERÇEKLERDEN KORKUYOR

Zeynep Altıok yaptığı açıklamada, Cumhuriyet Gazetesi davasının çökmüş bir dava olduğunu, mahkemenin, savcının tahliye talebinin üstünde bir sayıyla tahliye kararı almasının da bu davanın hukuki değil siyasi bir dava olduğunun açık kanıtı olduğunu belirterek, 15 Temmuz darbe girişiminin başarılı olması durumunda hak savunucularının tutuklanacağını, muhaliflerin bastırılacağını, gazetelerin kapatılacağını, medyanın susturulacağını, aydınların cezaevine gönderileceğini, akademisyenlerin işlerinden edileceğini ifade ederek, “Gazeteciler bugün olduğu gibi hapiste olacak ve ‘FETÖ’ yandaşı savcılar ve hâkimler tarafından mahkûm edilecekti. Ömürlerini laiklik karşıtı tarikat ve cemaatlerle mücadeleye adamış bu insanları hapiste tutmak demek Gülen Cemaati ile ‘paralel yol yürümek’ demektir” ifadelerini kullandı.

Altıok, “Saray’ın tek suçu ‘gazetecilik’ olan Ahmet Şık’ı hedefe koymasının nedeni gerçeklerden korktukları içindir. Ahmet Şık’ın kendisini yargılamaya gelenleri adeta ‘yargıladığı’ son duruşmada sarf ettiği “Benim bayrağın arkasına gizleyecek bir suçum, dinin arkasına gizleyecek bir günahım yok” cümlesi de iktidarın ve onurlu insanların özeti şeklindedir. Şık’ın bu tarihi savunması, Sokrates’in Savunması gibi okunması gerekenler arasında yerini alacaktır” dedi.