Adalet Nöbeti 34. kez tutuldu: Yargıya adaleti hatırlatıyoruz

Gazetemizin tutuklu İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay nezdinde, haksız tutuklamalara karşı sürdürülen Adalet Nöbeti, Çağlayan Adliyesi’nde 34. kez tutuldu. Sakarya Barosu Başkanı Zafer Kazan, “Her yargıcın arkasında ‘Adalet mülkün temelidir’ yazar. Biz 34 haftadır tüm yargıçlara bunu hatırlatmak için buradayız! Hukuk diyoruz. Çünkü hukuk, adaletin kaidesidir” diye konuştu.

Yayınlanma: 23.11.2017 - 20:12
Abone Ol google-news

Gazetemizin tutuklu İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay nezdinde, haksız tutuklamalara karşı sürdürülen Adalet Nöbeti’nin 34’üncüsü, Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nin C kapısı girişindeki Themis heykellerinin bulunduğu alanda tutuldu. Nöbete, Sakarya Barosu Başkanı avukat Zafer Kazan, Kartal Hukukçular Derneği adına avukat Sibel Aydın, gazetemizin avukatları Bülent Utku, Mustafa Kemal Güngör, çizerimiz Musa Kart ve çok sayıda hukukçu katıldı. Avukatlar bir saatlik sessiz nöbetin ardından adliyenin C kapısı önünde basın açıklaması yaptı. Avukat Sibel Aydın, 34 haftadır ısrarla inatla aynı yerde olduklarını belirterek tutuklu Cumhuriyetçilerin FETÖ ile anılmasının akla mantığa sığmadığını dile getirdi. Geçen hafta Soma, Suruç, Ankara Garı katliamı davalarının avukatlarının tutuklandığını hatırlatan Aydın, “Cumhuriyet gazetesi internet yöneticisi Oğuz Güven 52 saniye kalan ve silinen bir tiweet nedeniyle 3 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırıldı. Unutulmamalıdır ki toplumsal barışın temeli hak, hukuk ve adaletten geçer. Arkadaşlarımız serbest kalana kadar Adalet Nöbeti’ne devam edeceğiz” dedi.

Zafer Kazan ise adalet, hukuk, basın özgürlüğü, Cumhuriyet için nöbette olduğuna değinerek, “Her mahkemenin üzerinde, her yargıcın arkasında ‘adalet mülkün temelidir’ diye yazar. İşte biz 34 haftadır tüm yargıçlara bunu hatırlatmak için buradayız! Hukuk diyoruz. Çünkü hukuk, adaletin kaidesidir” dedi. Hukuksuzluğun en fazla gazetecilik mesleğine yapıldığını söyleyen Kazan, şöyle devam etti: “Bu ülke kahpe kurşunlarla öldürülen nice gazetecinin tabut içinde taşınmasına, hapishane hücrelerine tıkılmasına tanık olmuştur. Kimileri ‘hoşgörü’ ile satın alınmak istenmiş ve yazarları yazarkasaya dönüştürülmüş, kimileri tehdit edilmiş, kimileri hücrelere atılmış ve birçoğu da Hasan Fehmi gibi, Metin Göktepe gibi, Abdi İpekçi gibi, Ahmet Taner Kışlalı gibi, Çetin Emeç gibi, Uğur Mumcu gibi ve daha niceleri korkakça öldürülmüş ve susturulmuştur. Hasan Fehmi’lerden devralınan bu onurlu koşunun nöbet bayrağını adalet için, hukuk için, demokrasi için, basın özgürlüğü için taşımanın tam zamanıdır diyoruz.”


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon