ÇHD'li avukatlar hakim karşısına çıktı: Nuriye ve Semih'in avukatları olduğu için tutuklandık

Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) üyesi tutuklu avukatlar Çağlayan Adliyesi'ndeki İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıktı. Tutuklu avukatlar ifadelerinde Nuriye Gülmen ve Semih Özakça'nın avukatları oldukları için tutuklandıklarını söyledi. ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı ise 'Bir beden var, ödüyoruz' dedi.

Yayınlanma: 06.12.2017 - 13:58
Abone Ol google-news

12 Eylül 2017 tarihinde gözaltına alınıp tutuklanan Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) üyesi avukatlar İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanmasına başlandı. Duruşmada 

ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı, Barkın Timtik, Ebru Timtik, Naciye Demir, Şükriye Erden ve Özgür Yılmaz hazır bulundu.

NURİYE VE SEMİH'İN AVUKATLARI OLDUĞU İÇİN TUTUKLANDIK 

Barkın Timtik: Öncelikle meslektaşlarıma bizi böyle güzel karşıladıkları için teşekkür ediyorum. Nuriye ve Semih'in avukatları olduğu için tutuklandık. Nasıl bir ülkede yaşadığımızi biliyoruz. Halkın avukatlığını yapmak, halkın hukuk bürosu, ÇHD avukatı olmak suç olarak dosyaya konulmuş. Sadece Nuriye ve Semih’in avukatı olduğumuz için yasadışı örgüt üyesi olmakla suçlanarak tutuklandık. Bunun haricinde, tutuklandığımız dosya kapsamında, bu dosyada olanlardan başka bir iddia bulunmamakta. Bu tamamen siyasi iktidarın bizi hedef almasıdır. Siyasi iktidarın ve siyasi polisin orada da hak arıyoruz, direniyoruz. Nuriye ve Semih yaşamalıdır. Ben onların avukatı olmaktan gurur duyuyorum, onlar yaşayacaksa ben yıllarca yatmaya da razıyım. Tarihe geçmesi için bunları söyleyeceğim sadece. Nuriye ve Semih'in yaşaması bizim tutsaklığımıza bağlıysa biz tutsaklığa razıyız.

'NEYLE SUÇLANDIĞIM BELLİ DEĞİL'

Naciye Demir: Başka suçtan tutuklu değilim, aynı suçtan tutukluyum aslında. Yeni bir suçlama ya da delil yok. Sadece Nuriye ve Semih’in avukatlığını yapmış olmak var. Evet yaptım, eylemlerine katılabildiğimce katılmaya çalıştım. Önceki dosyada en azından suçlandığım bir konu vardı. Bi dosyada o bile yok. Ne ile suçlandığım belli değil. Nuriye ve Semih’in avukatlığını yapmak, onları için bir şey yapmış olmaktan da gurur duyuyorum. Buraya gelen, bizi karşılayan meslektaşlarıma teşekkür ediyorum.

'BİR BİZ, BİR AHMET ŞIK HER DÖNEM TUTUKLUYUZ'

Ebru Timtik: Mesleğimizi kimseye eyvallah demeden yaptık. Biz Devrimci avukatlar, Çağdaş Hukukçular Derneği, Özgürlükçü Hukukçular Derneği ve bu yönde çalışan diğer meslektaşlarımız, hak arama mücadelesinde çalıştığımız için hedef oluyoruz. 2013'de de aynıydı. Bugün de aynı. Biz devrimci avukatlar ÇHD avukatları, hak arayanların yanında arkasında ve bazen de önünde gidiyoruz. Biz çok cesur insanlar değiliz,eskaza hukuk fakültesinde okuduk. Toplumun en uç kesimiyle hak arayanlarla beraberiz. Bir biz, bir Ahmet Şık her dönem tutukluyuz. Çünkü ülkede kriz var. Hükümet kriz derinleştiğinde, yönetememe hali başladığında her zaman bize saldırmıştır. O yüzden bu saldırıyı bekliyorduk. Ne zaman hükümet bu krizi çözmeye çalışsa bize dönüyor. OHAL ilan etmeden, KHK'lar çıkarmadan, bizi tutuklanmadan bu krizi çözemez. Biz ne söylediysek haklı çıktı. Cemaat ile ilgili ABD emperyalizmini anlattık. Hepsinde haklı çıktık. Gerçek anti-emperyalist biziz onlar anti emperyalist değil. Hepimizi ABD'deki yargılamalarla kıyaslamaktan sakınsın. Ben ağırlaştırılmış müebbetle yargılanıyorum. İsmet Özdemir 45 adli suçu olan biri, bizim hakkımızda ifade vermiş. Ben İsmet Özdemir'i görmedim. Mahkemede savunması alınmadı. Zekeriya Öz, talimat verip bizi dövdürüyordu.Nerde şimdi Zekeriya Öz? Biz buradayız. Yine tahliye olacağız. Ateş isimli biri ifade vermiş. Öğrendik ki Suriye'de YPG saflarında yakalanıp tutuklanmış. Gerçekte böyle biri var mı? Ya da hiç dönmeyecek diye,altına polis imza mı attı? Çelik adında biri de ifade vermiş. Tam adı,Anıl Osman Çelik.Sürekli din değiştirmiş.Suriyeli bir kadınla evlenmiş ve sonra ölmüş. İntihar ettiği söylemleri var hakkında. Cemaatin foyasını ortaya çıkaracaksanız, alın bakın bu adamlara.Nasıl kullanılmış? Bana kalırsa siz de şu anda kendi yargılamalarınızı yapıyorsunuz. Bu süreçte hakimlik zor, avukatlık zor. Benim kardeşim ayakta sayım vermediği için 35 yıl görüş ceza aldı.

'VATANIMIZI VE HALKIMIZI SEVİYORUZ'

Özgür Yılmaz: OHAL  ilan edildiğinde dediler ki hapishanelerde avukat görüşünü kısıtladık. Kabul etmedik. Yerlerde sürüklendik ancak mutluyduk. Hakkımızı kazandık. Çocuğunu seven halkını seven vatanını seven devrimcilik yapar. Mahkemelerde verilecek ceza benim için önemli değil. Hiçbir zaman da olmadı. Bu ülkede kalıcı olan biziz. Vatanımız halkımızı seviyoruz. Direnmeye devam edeceğiz.

'BİR BEDEL VAR, ÖDÜYORUZ'
Selçuk Kozağaçlı: Gelen herkese teşekkür ederim. Ben bu davanın sorgusunu bin avukata verdim, 3bin 100 vekalet vardı. Onlar olmazsa bizim olmamız, biz olmasak onların bu mesleği bu şekilde yapması mümkün değil. Ben birçok uluslararası hukuk örgütünün yöneticisiyim. 12 eylülde meslektaşlarımıza saldırdılar. Bürolarımızı evlerimizi bastılar, beni almadılar. 2 ay boyunca İstanbul'daydım. Benden önce 15 avukatın bıraktığı dosyaları toparlamaya çalıştık. ÇHD'li ve ÖHD'li avukatlar ile birlikte toparladık. Onlara minnet duyuyorum. İki ay sonra beni zorla kaçırdılar. Yakalama emrini bana gösterdiklerinde çok güldüm. Görüldüğüm yerde yakalanmam için yakalama çıkarmışlar. İki aydır İstanbul'dayım. Savcıyla görüşmek için 50 tane dilekçe verdim. TEM polisleriyle beraber yaşıyoruz zaten. Savcının emri utanç verici bir emir.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler