Diyanet’ten Cuma Hutbesi: Eş ve anne anlamını idrak etme rüştüne erişmemiz kızın evlendirilmesi kabul edilemez

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın resmî internet sitesinde yer alan “Kızlar 9, erkekler 12 yaşında buluğ çağına girer”, “Buluğ çağına giren kişiler evlenebilir” ifadelerine yönelik tepkiler sürerken, camilere gönderilen cuma hutbesinde de bu konuya yer verildi.

Yayınlanma: 04.01.2018 - 20:03
Abone Ol google-news

Sitesinde yer alan 'Buluğ' ve 'Nikah' tanımlarıyla 9 yaşındaki kız çocuklarının gebe kalabileceğini ve yanlarında veli olmadan evlenebileceğini söyleyen Diyanet İşleri Başkanlığı'na tepki yapmaya devam ediyor. Haber üzerine yapılan açıklama tepkileri dindirmeye yetmeyince Dinayet, bu haftaki cuma hutbesini bu konuya ayırdı. Hutbede "Evlilik, bilinç ve sorumluluk gerektirir. Eş ve anne olmanın anlamını idrak etme rüştüne erişmemiş bir kızın evlendirilmeye çalışılması asla kabul edilemez bir durumdur" denildi. Hutbede yine '18 yaşından küçükler evlendirilemez' denilmedi.

Evlilikte yaş sınırının 18 yaş olmasına ilişkin bir ifadelendirmenin yer almadığı hutbede şu ifadeler kullanıldı:

'RIZA' VE 'SADAKAT' VURGUSU

"Dünyadaki Cennetimiz; Aile" başlıklı hutbede, nikâhta kadının görüşüne başvurulup rızasının alınması gerektiği söylendi ve "Nitekim Hz. Muhammed, 'Rızaları olmadan kızlarınızı evlendirmeyin' diye buyurmuştu" denildi.

Hutbede, İslam dininin sağlıklı bir evliliğe ve mutlu bir aile kurmaya büyük önem verdiği kaydedilerek, şöyle devam edildi:

"Zira inancımızda nikâh, ağır bir misaktır; vebali büyük bir sözleşmedir. Nikâh, Yüce Allah’ın adını şahit tutarak eşlerin bir ömrü paylaşmak üzere birbirlerine verdikleri sözdür. Nikâh, kadın ve erkeğin, gönül rızası ve hür iradeleriyle beraberce yüklendikleri ahlâkî ve hukukî bir sorumluluktur..."

'CEHALET VE SORUMSUZLUKTAN KAYNAKLANAN YANLIŞ ALGI VE UYGULAMALAR...'

Hutbenin son bölümünde şöyle denildi:

"Bizler, sıcacık yuvalarımızın temelini atarken evlenecek çiftlerin ehliyetini, karşılıklı rızasını, sevgisini ve sadakatini esas alırız. Zira evlilik, tek taraflı bir menfaat ilişkisi değildir. Aksine evlilik, kadın olsun erkek olsun eşlerin istikballerine beraberce karar vermeleridir. Bir başkasının iradesini esir alma, onun üzerinde mülkiyet iddiasında bulunma ve geleceğini belirleme hakkı ve yetkisi hiç kimsede yoktur. Canların yegâne sahibi Allah’tır. Ve Peygamberimizin dilinde eşler birbirine emanettir.

Aziz Müminler! Bütün bunlara rağmen, zaman zaman doğru ile yanlışı, iyi ile kötüyü ayırt edebilme yetisine sahip olmayan çocuk yaştaki kızlarımız evlendirilebilmektedir. Hatta cehalet ve sorumsuzluktan kaynaklanan bu yanlış algı ve uygulamalar, kimilerince dine dayandırılmaya çalışılmaktadır. Şu bir gerçektir ki; yüce dinimiz İslam’da evlilik, gelişigüzel ve keyfi uygulamalara kapalı olan ciddi bir adımdır. Evlilik, bilinç ve sorumluluk gerektirir.

İnsanın, onuruna uygun bir şekilde hayatını sürdürme hakkını gasp etmek ve özellikle çocukları türlü istismarlara maruz bırakmak dinimizde asla caiz değildir.

Kendine, Rabbine ve çevresine karşı henüz sorumluluk bilincinde olmayan bir çocuğun evliliğe zorlanmasının dinî ve ilmî hiçbir meşruiyeti, hiçbir temeli yoktur.

Yuva kurmanın, eş ve anne olmanın anlamını idrak etme rüştüne erişmemiş bir kızın evlendirilmeye çalışılması asla kabul edilemez bir durumdur.

Gerek dinimizin ilkeleri, gerekse Peygamberimiz (s.a.s)’in sünneti doğrultusunda ailede kalıcı huzur ve mutluluğu sağlamak adına evlilikte her iki tarafın da hakları gözetilmelidir."


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler