Adalet Nöbeti 42. kez tutuldu: Güç bir gün gider hak hep baki kalır

Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde başlattığı Adalet Nöbeti 42. kez tutuldu. Adliye binasındaki 1 saatlik nöbetin ardından bina önünde basın mensuplarına açıklama yapıldı.

Yayınlanma: 18.01.2018 - 21:14
Abone Ol google-news

Gazetemizin yayın politikasının hedef alındığı dava kapsamında asılsız ve akıl dışı iddialarla tutuklu bulunan avukatımız ve İcra Kurulu başkanımız Akın Atalay nezdinde tüm haksız tutuklamalara karşı çıkmak için avukatların Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde başlattığı Adalet Nöbeti dün 42. kez tutuldu. Adliye binasındaki 1 saatlik nöbetin ardından bina önünde basın mensuplarına açıklama yapıldı. Basın açıklamasında ilk sözü telefonunda ByLock yüklü olmadığına ilişkin bilimsel raporlara rağmen 9 ay cezaevinde tutulan ve geçen günlerde serbest bırakılan çalışanımız Emre İper aldı. İper, şunları söyledi: “Aradığımız adalet aslında hepimizde. Beynimiz ve kalbimiz adaleti yaşatacak en yüce iki organ. Yeter ki doğru şekilde ve doğru yolda kullanabilelim. Bunun içinde gün gibi açık olan şeyleri korkusuzca haykırmak gerekiyor. Saklanmak adaletten önce kendimizi öldürmektir. Kendinize dokunulmadığı için saklandığınız veya göz yumduğunuz hukuksuzluklar bir gün sizi bulmasa da emin olun ki çocuklarınızı bulur. Adalet ülkemizde her şeyden önce çocuklarımızın yaşaması için gereklidir. Ne yazık ki yok edilen adalet duygusu ile parçalanan ve yok edilen bir dünyaya doğru yol alıyoruz. Kendi çıkarlarımızın peşinden koşmak yerine bilimin ve gerçeğin peşinden koşmayı ilke edinerek aklı hür ve vicdanı hür kararların altına imza atmalıyız. Ayrıca adalet size yapılanlar bittiğinde değil, topluma bu hukuksuzlukları yapanlar da adalet karşısında adil bir biçimde yargılandığında yerini bulur. Adalet sistemi bir öç mekanizması değil bir gün herkese lazım olacak toplumsal bir olgudur. Unutmayınız ki iyi insanlar her zaman haklının yanındadır. Güçler bir gün kaybedilir fakat hak her zaman baki kalacaktır.”

‘Silivri’ye son selam’

İper, konuşmasının sonunda, Silivri’de tutuklu bulunan Genel Yayın Yönetmenimiz Murat Sabuncu, İcra Kurulu başkanımız Akın Atalay ve muhabirimiz Ahmet Şık’a selam göndererek, “Umarım ki sevdiklerimize uzaktan son selamımız olsun. Bilimsel deliller ışığında hukuk içtihatlarının yol gösterdiği gibi bir an önce adaletli kararlar alınsın insanlar sevdiklerine ulaşsın” dedi.

Kaboğlu: AYM kararları yoruma açık değildir

Adalet Nöbeti’nde konuşan KHK ile ihraç edilen anayasa hukukçusu Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu, son dönemde gündemdeki konulardan biri olan Anayasa Mahkemesi kararlarının uygulanmamasına değindi. Kaboğlu, Şahin Alpay, Mehmet Altan ve Turhan Günay hakkındaki hak ihlali kararlarının Türkiye’nin içinde bulunduğu hukuki ve siyasal bunalımdan çıkışı için bir fırsat olduğunu söyledi. Bu kararların bireysel başvuru çerçevesinde verilen kararlar olduğunu anımsatan Kaboğlu, bu kararların anayasanın ilgili maddelerince uyulması ve uygulanması zorunlu kararlar olduğuna dikkat çekti ve konunun yoruma açık olmadığını vurguladı. Kaboğlu, üç kararın ortak noktasının kişi özgürlüğü ve güvenliğine dair saptama olduğunu anımsatarak, “Bu bakımdan yerel mahkemelerin yapması gereken şey iki gazeteciyi serbest bırakmaktır. Bu kararlar emsal niteliğinde kararlardır. Benzeri durumda olan gazeteciler ve diğer tutukluların bu hallerinin sona ermesi için uygulanması gereken kararlardır” dedi. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) OHAL başvurularında AYM’nin varlığını göstererek iç hukuk yollarının tükenmediği savıyla başvuruları geri gönderdiğini anımsatan Kaboğlu, “Böyle bir olasılık söz konusu değildir. AYM’nin kararının yerine getirilmemesi demek anayasanın etkisizleştirildiği anlamına gelir. Bu bakımdan da ikincilik ilkesi ortadan kalkar ve Türkiye’deki davalar AİHM’ye taşınır” diye konuştu. İstanbul Barosu Disiplin Kurulu üyesi avukat Türkan Yılmaz da yaptığı açıklamada avukatlık mesleğinin itibarsızlaştırılmaya çalışıldığını vurgulayarak “Yargı erkinin üçlü sacayağından avukatın çekilmesine, avukatlara yönelik fiili saldırılara, haksız tutuklanmalara, gözaltılara, kötü muameleye, KHK’lerin Meclis by-pass edilerek itirazı mümkün olmayan olağan kanun yoluna dönüştürülmesine karşı olduğumuz için buradayız. Gazeteciler cezalandırıldığı, halkın haber alma hakkı engellendiği, gerçekleri değil bilmenizi istediklerini kabul etmediğimizi bildirmek için buradayız” dedi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon