Halkevleri, haksız mühürlemeye karşı iptal davası açıyor

Ankara Valiliği’nin ve ilçe Milli Eğitim Müdürlükleri’nin hukuksuz kararlarla Keçiören, Batıkent Seyran Umut Halkevleri’ni ve Ethem Sarısülük Kütüphanesini mühürlemesine karşı iptal davası açıyor.

Yayınlanma: 05.04.2018 - 12:39
Abone Ol google-news

<video:954093>


Ankara’da 1 Nisan Pazar günü Keçiören Halkevi, Batıkent Halkevi, Seyran Umut Halkevi ve Tuzluçayır Ethem Sarısülük Kütüphanesi Valilik ve İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri tarafından mühürlenmişti. Şube ve kütüphane mekânının tümünü mühürleyen yetkililer daha sonra itirazlarla mührü sökerek yalnızca şubelerdeki derslikleri mühürlemişti ve Halkevleri şubeleri faaliyetlerine devam etmişti.

Valilik, Ankara'da Halkevleri'nin iki şubesini mühürlendi

Halkevlerini mühürleyen müdür, erkek ve kızların aynı merdivenleri kullanmasından rahatsız olmuş

Halkevleri'ne yapılan baskılar sonrası Eğitim Sekreteri Öztürk'ten açıklama

 Aynı gün Halkevi şubelerinin bulunduğu mahallelerin halkı Halkevi’ne sahip çıkarak gün boyunca Halkevi’ni boş bırakmadı. Ancak ertesi gün bu defa direk Valilik emriyle hukuksuz bir biçimde şubeler mühürlendi.

 Mevcut hukuksuzluklardan kaynaklı mühürleme işlemlerinin iptal edilmesi için bugün(5 Nisan Perşembe) Halkevleri, Ankara İdare Mahkemesi’ne dava açtı. Halkevi şube yöneticileri, MYK ve GYK üyeleri yanında ÖDP, TÖP-G, EHP, EMEP, SES Ankara Şube, KESK de yapılan basın açıklamasına katıldı. Milletvekillerinden Niyazi Nefi Kara, Ali Haydar Hakverdi, İlhan Cihaner ve Ali Şeker de Halkevleri’yle dayanışmak için yapılan basın açıklamasına katıldılar.

 Basın açıklamasında söz alan Halkevleri Eş Genel Başkanı Dilşat Aktaş “Halkevleri, şubeleri mühürlenmiş olsa bile bu hukuksuzluğa karşı mücadele edeceği gibi çocuklarla yürüteceği faaliyetlere de devam edecektir.” dedi.

 Daha sonra hukukçular adına söz alan Ender Büyükçulha “Bir derneğin faaliyetten alı konulması mutlak olarak yargının elindedir. İdare, yürütme erki bir derneği, tek başına, keyfiyetle mühürleyemez.” dedi.

 Antalya Milletvekili Niyazi Nefi Kara “Kimse tacizciler tecavüzcüler ortalıkta gezerken Halkevleriyle uğraşmasın gitsin onlarla uğraşsın. Halkevleri memlekettir memleket halkevleridir, bunu herkes bilsin.” diyerek Halkevleri’ne yönelik baskıların son bulmasını istedi.

Halkevlerinden çağrı: Bilimsel ve Laik Eğitimi Mühürlemek suçtur!

 Ankara Valiliği’nin hukuksuz kararı ile 1 Nisan 2018 Pazar günü Seyran Umut Halkevi, Keçiören Halkevi, Batıkent Halkevi ve Mamak Ethem Sarısülük Kütüphanesi kolluk güçleri ile mühürlenmeye çalışıldı. Mühürleme işlemine sundukları gerekçe; şubelerimizde yaptığımız çocuk şenliği, çocuk hakları ve laik-bilimsel eğitim çalışmalarıdır.

 Bugün hukuksuz mühürlemenin iptali için yaptığımız başvuru ardından yarın 6 Nisan 2018 Perşembe günü saat 13.0’da Ankara Adliyesi’nde hukuksuz mühürleme kararlarına karşı suç duyurusunda bulunmak üzere buluşuyoruz.

 Tüm dostlarımızı bilimsel ve laik eğitimi savunmak için davet ediyoruz.

 Bilimsel ve Laik Eğitimi Savunuyoruz!

 Konuyla ilgili olarak Halkevleri'nden kamuoyuna yapılan  açıklama şöyle:

Bilimsel ve Laik Eğitimi Savunmaya Devam Edeceğiz!

1 Nisan Pazar günü Ankara Seyran Umut Halkevi, Keçiören Halkevi, Batıkent Halkevi ve Tuzluçayır Ethem Sarısülük Kütüphanesi Ankara Valiliği’nin verdiği kararla hukuksuz bir şekilde mühürlenmiştir.

Halkevleri 1932 yılında kurulmuş kamu yararına bir dernektir. Kurulduğu günden bugüne kadar anayasada ifade edilen laikliğin ve bilimin kılavuzluğunda, kurulma amacına uygun olarak çağdaş demokratik ilkelerle çalışmalar yürütmektedir.

Bilimi ve laikliği ilke edindiği için başta üyelerimizin çocukları olmak üzere çocuk odaklı, kültürel, sosyal faaliyetler, bilimsel çalışmalar, şenlikler, dayanışma faaliyetleri gerçekleştirir. Halkevleri, her çocuğun bilim dışı ve rekabete dayalı eğitim sisteminden uzak, hiçbir ücret ödemeden özgürce oynama, bilimsel eğitim alma, düşündüklerini ve ürettiklerini paylaşma hakkı vardır diyerek yıllardır eğitim alanında yaşanan sorunlara dikkat çekmek için eğitim durum raporları hazırlar, kamuoyu ile paylaşır ve yetkili kurumlara iletir. Türkiye 1990 yılında çocuğun BM Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne taraf olmuş ve ülke sınırları içerisinde her bir çocuğun haklarının ve özgürlüklerinin yaşama geçirilmesini kabul etmiştir. İşte bu haklardan birisi de eğitim hakkıdır. Eğitim hakkı her çocuğun okula gidebilmesinin yanı sıra eğitimin içeriğinin yani müfredatın çocuk haklarına dayalı olmasını, çocuğun gelişimsel olarak ilerlemesini sağlamasını da kapsamaktadır. Türkiye’de müfredat bu içeriği sunmuyor. Bu sebeple çocukların her şeye rağmen bilimsel, çocuk haklarına dayalı, gelişimsel olarak kendilerine uygun içeriklere ulaşması çok önemli.

Halkın hakları çalışmasını yürüten Halkevleri de yürüttüğü kültürel, sosyal faaliyetler çerçevesinde Milli Eğitim Temel Kanunuda ifade edilen bilimsel ve laik eğitim ilkeleri doğrultusunda çocuklarla çalışmalar yürütür. Çocuk haklarına dayalı, çocukların gelişimsel özelliklerine uygun, oyun ile öğrenebilecekleri, sanat yoluyla kendilerini ifade edebilecekleri, bilim ile doğayı yani yaşamı anlayabilecekleri, kendilerine ve çevrelerindekilere güven duyabilecekleri pek çok etkinlik gerçekleştirir.

Özgür düşünmeyi, hayata eleştirel bakabilmeyi öğretmesi gereken eğitim sisteminin her geçen gün bu özelliklerini yitirerek gerici, cinsiyetçi, piyasacı bir sisteme dönüştürülmesine karşı, Halkevleri bilimsel, laik, parasız eğitim mücadelesinin öncüsüdür.

Halkevleri, her çocuğun gerici ve rekabete dayalı eğitim sisteminden uzak, hiçbir ücret ödemeden özgürce oynama, bilimsel eğitim alma, düşündüklerini ve ürettiklerini paylaşma hakkı vardır diyerek mücadele etmeye, gerici cemaat ve vakıfların eğitimi ve çocuklarımızı teslim almasını engellemeye devam edecektir.

Laik ve bilimsel eğitim savunan derneğimize yönelik hukuka aykırı mühürleme kararını kabul etmiyor, şubelerimizin mührü sökülünceye kadar mücadelemize devam edeceğiz.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler