Adli tıp uzmanından cinsel istismar açıklaması: Yüzde 80'i çocuğun tanıdığı biridir

KARABÜK Üniversitesi Gelişen Çocuk Kulübü tarafından 'Çocuk İşçiliği ve İstismarı' konulu panel düzenlendi. Adli tıp uzmanı Dr. Zafer Liman çocuklara uygulanan istismarın genelde yakın çevreden geldiğini belirterek, "Cinsel istismarcıların yüzde 80'i çocuğun tanıdığı biridir. Şüphelilerin yüzde 90'ı erkek" dedi.

Yayınlanma: 18.04.2018 - 19:56
Abone Ol google-news

 

Karabük Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu Çocuk Gelişimi Bölümü'nde görevli Doç. Dr. Şehnaz Ceylan'ın moderatörlüğünde gerçekleşen panele konuşmacı olarak Adli Tıp Uzmanı Dr. Zafer Liman, KBÜ Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde görevli Çocuk Gelişim Uzmanı Elif Korkmaz ve Avukat Türkay Asman katıldı. Panelde çocuk işçiliği, çocukların istismar ve ihmal edilmeleri sonucu ruhsal ve fiziksel olarak yaşadıkları sorunlar ele alındı.

ÖLEN HER 30 İŞÇİDEN BİRİ ÇOCUK

Doç. Dr. Şehnaz Ceylan, günümüzde çalışan çocukların yarıdan fazlasının tehlikeli sayılan işlerde çalıştığını belirterek, ölen her 30 işçiden birinin çocuk olduğunun altını çizdi. Çocuk işçiliği ve istismarın ortaya çıkmasına zemin hazırlayan etkenler için etkili politikalar oluşturulması ve bunların sürekliliğini sağlamak gerektiğini belirten Ceylan, "Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) tahminlerine göre gelişmekte olan ülkelerde 5 ile 14 yaşları arasında çalışan çocuk sayısı 250 milyondan fazladır. Çocuk işçiler toplam çocuk nüfusunun yüzde 5,9'unu oluşturmaktadır. Toplamda çalışan çocukların tüm çocuklara oranı 1999 yılından bu yana yüzde 41'den yüzde 56'ya çıkmıştır" dedi.

ÇOCUK, ÇOCUKLUĞUNU YAŞAYAMIYOR

Çocuk istismarının en önemli halk sağlığı problemlerinden biri olduğuna dikkati çeken Ceylan, "Dünya Sağlık Örgütü'nün verilerine göre dünyada 1-14 yaş grubundaki 40 milyon çocuk istismar veya ihmale uğramakta, tıbbi ve sosyal desteğe ihtiyaç duymaktadır" diye konuştu.
Av. Türkay Asman, çocuk işçiliğine sebep olan faktörlerin başında yoksulluk geldiğini belirterek, "Nüfus artışı ve eğitimsizlik çocuk işçiliğinin başlıca nedenlerindendir. Çocuğun çalışması başta eğitim ve oyun hakkı olmak üzere birçok hakkını ortadan kaldırmakta, bedensel, zihinsel yönden sağlıklı gelişimini engellemektedir. Ayrıca duygusal, fiziksel ve cinsel istismara uğraması olasılığını fazlalaştırmaktadır. Oysa çocukların daha küçük yaşlarda çalışma yaşamına girmesi geçmişten bugüne var olan bir olgudur. Bugünde üretimin büyük bir bölümünün robot makineler ve bilgisayarlarla gerçekleştirildiği günümüzde milyonlarca çocuk yaklaşık 250 milyon çocuk sağlığını, geleceğini, gelişim ve eğitim hakkını tehlikeye atarak çocukluklarını yaşamayarak çalışmaktadır" dedi.
Dünyada çalışan çocukların yüzde 63'ünün tarım sektöründe çalıştığını aktaran Asman, "Ülkemizde küçük sanayi işletmelerinde ise çocuklar oto sanayilerinde, mobilyacılıkta, ayakkabıcılıkta ağır koşullar altında çalışmaktadırlar. Çocuğun çalışmasında en tehlikeli grubu sokakta yaşayan ve çalışan çocuklar girmektedir. Çünkü sokakta yaşayan çocuklar normal koşullarda ki çocuklardan farklı yaşam koşulları içinde yaşadıklarından çok yönlü risklere maruz kalarak günlük yaşamlarını sürdürmektedirler" diye konuştu.

Çocuk istismarının tanınması ve türleri konusunda açıklamalar yapan Zafer Liman ise şöyle konuştu:
"Fiziksel istismar çocuğun kaza dışı nedenlerle yaralanması veya ailesi tarafından yeterince gözetilmemesine bağlı gelişen yaralanmalarıdır. En sık 4-8 yaş arası olmakta ve kız-erkek farkı bulunmamaktadır. Fiziksel istismarı saptamak çok önemli, çünkü bu çocukların ilerleyen dönemde yüzde 5-10'u öldürülüyor. Cinsel istismar ise bir erişkinin cinsel isteklerini karşılamak için çocukları araç olarak kullanmasıdır. Cinsel istismara uğrayan çocukların yaş dağılımına bakıldığında yüzde 30'u 2-5 yaş, yüzde 40'ı 6-10 yaş, yüzde 30'u 11-17 yaş gruplarında dağıldığı görülmektedir. Cinsel istismarın her yaş grubunda rastlanılmakla birlikte on yaş altı yüzde 70 daha sıktır. Duygusal istismar ise çocuğun duygusal bütünlüğü ve iç görüsünü bozan, kişilik gelişimini zedeleyen eylem ya da eylemsizlik olarak tanımlanmaktadır."

ÇOCUKLAR YAKIN ÇEVRELERİNDEN İSTİSMARA UĞRUYOR

Çocuklara uygulanan istismarın genelde yakın çevreden geldiğini ifade eden Liman, "Cinsel istismarcıların yüzde 80'i çocuğun tanıdığı biridir. Şüphelilerin yüzde 90'ı erkek. Cinsel istismar, çocuk istismarı tipleri içerisinde saptanması zor olan ve çoğunlukla gizli kalan bir istismar türüdür. Çalışmalarda 18 yaşına kadar kız çocuklarının yüzde 12-25'i ve erkek çocuklarının ise yüzde 8-10'unun istismara uğradığı tespit edilmiştir" dedi.

Çocuk Gelişim Uzmanı Elif Korkmaz ise çocuk istismarının önlenmesi ve istismara uğrayan çocuklara bilinçli ve etkin bir şekilde müdahale edilmesi amacıyla KBÜ Eğitim ve Araştırma Hastanesi bünyesinde kurulan Çocuk İzlem Merkezi (ÇİM) hakkında bilgi verdi.
Panelde ayrıca Karabük Üniversitesi Tiyatro Kulübü tarafından çocuk istismarına dikkat çekmek amacıyla 'Güneşli Günler' adlı tiyatro oyunu sahnelendi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler