Üniversite neden suskun?

TÜMÖD İstanbul Şubesi’nin düzenlediği “Üniversite Neden Suskun?” başlıklı panel, 1 Mart günü Kozyatağı Kültür Merkezi’nde yapıldı. Şube Başkanı Prof. Dr. Kürşat Yıldız’ın yönettiği panele Prof. Dr. Köksal Bayraktar, Prof. Dr. Rıfat Okçabol ve Prof. Dr. Zerrin Bayrakdar konuşmacı olarak katıldı.

Yayınlanma: 14.03.2014 - 12:21
Abone Ol google-news

Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu’nun tahliye edildiğini hatırlatan Prof. Dr. Kürşat Yıldız, başta sağlık sorunları yaşayan Prof. Dr. Kemal Alemdaroğlu ve Prof. Dr. Yalçın Küçük olmak üzere hukuksuz ve delilsiz bir yargılama sürecinde tutuklu bulunan tüm yurtseverlerin serbest bırakılmalarını istediklerini vurguladı. Herhangi bir öğrencinin eğitimine engel olduğuna dair kanıt olmadığı halde toplumda kaynatılan “Cadı kazanı”nda kurban edilmek istenen Ege Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Rennan Pekünlü ile dayanışma içinde olduklarını belirtti.

“Üniversitenin bir görevi de toplumu aydınlatmak” Prof. Dr. Köksal Bayraktar, “Üniversitenin misyonu kültür aktarımı, meslek eğitimi ve bilimsel araştırmanın yanısıra toplumu aydınlatmaktır” diye söze başladı. Üniversitenin bu görevini yerine getiremediğini, başta gelen nedenin YÖK sisteminde üniversite özerkliğinin ve özgür düşüncenin ortadan kaldırılması, öğretim üyeleri üzerinde zora dayalı bir korku ortamının yaratılması ve toplumun eksenindeki değişme olduğunu dile getirdi. Artık üniversitelerin örnek kurumlar olmaktan çıktığını belirten Prof. Dr. Köksal Bayraktar “Toplum ve basın üniversiteye karşı duyarsız, üniversite ve fakültelerin rektör ve dekanlarını kaç kişi tanıyor, üniversite yeniden bir erdemliler kurumu haline dönüşmesi için susmadan yorulmadan çaba göstermek gerek” dedi.

“YÖK ve Bologna süreci üniversiteyi bu duruma getirdi” Prof. Dr. Rıfat Okçabol, eğitim ve yükseköğretimle ilgili konularda üniversitenin yeterince sesini çıkarmadığını belirtti. “Konuşanlar da bilim ve akıl dışı tezler öne sürüyor” diyen Okçabol öğretmen yetiştiren okulların dinci görüşlere teslim edildiğini, eğitimde bilimdışılığın hakim olduğunu, üniversite öğretim üyelerinin sorgulayıcı yaklaşımda olmadıklarını vurguladı. YÖK düzeninde yöneticilere itaatin esas olduğunu, yukarıdan gelen rüzgara göre senato bildirilerinin yayınlandığı söyledi.

“Üniversitenin görüşü dikkate alınmıyor” : Prof. Dr. Zerrin Bayrakdar, konuşmasına “Üniversitede çevre ve kent sorunları konusunda çalışmalar yapılıyor, ancak dikkate alınmıyor” diye başladı. Boğaz köprüleri, İstanbul ulaşımı, yeni havaalanı inşaatları gibi konularda yapılan çalışmaları örnek gösteren Prof. Bayrakdar, bilim insanlarının katılımıyla yapılan plan ve projelerin kulak arkası edilerek kent ve çevrenin yağmalanmasına devam edildiğini anlattı. “Bazı üniversite mensupları da buna ortak oluyor” diyerek İTÜ Rektörlüğü’nün 3. Havaalanı çevresindeki yapılaşma bölgesinde konut inşaatı projelerini destekleyip tanıttığını vurguladı. Üniversite öğretim elemanları arasında bu konulara duyarlı olanların gezi direnişinden sonra arttığına değinen Prof. Bayrakdar, katılımcıları da Kuzey Ormanları Savunması ve Haydarpaşa Garı’nın korunması için yürütülen çalışmalara katılmaya davet etti.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler