Yılda 12 bin çocuğun kaybolması kimin umurunda

07 Ağustos 2018 Salı

Bu yazıyı, “3 çocuk yetmeeeez, en az 5 çocuk” korosu eşliğinde düşünüp okuyun lütfen. Cumhuriyet’te yayımlanan haberi okuyunca bir süre önce gündemi oluşturan “kaçırılan çocuk haberleri”nin peşine takılan Türkiye’deki sıradan ve yüzeysel gündem akla geldi. Kimse “kapısının önünde” bir çocuğun nasıl kaçırıldığını sorgulamadı. Yani, “ulan ana - baba doğurdun sokağa saldın, küçük çocuğunu gözden nasıl kaçırırsın, küçük çocuk sokağa tek başına salınır mı” diye sormadı.
Ayrıca “yahu bu da bir şey mi, 1 değil, 2 değil, 3 değil, 12 bin çocuk kayboluyor ülkede yılda” diyen olmadı. Son 10 yılda kayıp çocuk sayısı ise toplam 116.94. Ama bu sayı vakayi adiyeden. Büyük olasılıkla ana babanın “eşeği saldım çağıra, otlaya karnı doyura” anlayışına uygun bir davranış içinde olan köy kökenliliğin umursamazlığı ve alışkanlığı söz konusu.
Ülkenin ve siyasetin başı için önemli olan 5 çocuk.
Ama bu 5 çocuktan kim öle, kim kala. Kimlere yem ola, kurda kuşa kaptırıla... Okur mu, tarlada mı çalışır, biraz büyüyünce madende mi kaybolur gider, inşaattan mı düşer, çocuk mafyasına mı kaptırılır, tinere mi kaptırır kendini, bonzaiye alıştırılıp kafayı mı yer...
Zerresi kimin umurunda.
Niceliği önemli kılan bir iktidar için sayı önemli tabii.
Niteliksiz, işsiz güçsüz kalabalıklar bu tür iktidarlara hep gereklidir. Liderlere de...
Onlar ucuz emek sömürü için gerekli.. kışkırtmak için gerekli.. sandık için gerekli... kandırılmak için gerekli..
Yeter ki doğur, gerisini boş ver sen.
Bak tüm ülke mesela küçük Ayşe için ayağa kalkıyor, bu şan şöhret sana yeter!

116 bin çocuk, yarısı kız
CHP’li Gamze Akkuş İlgezdi, TÜİK verilerine dayanarak hakkında resmi kayıp müracaatı yapılan ve güvenlik birimleri ve vatandaş tarafından bulunarak güvenlik birimlerine getirilen kaybolan çocuk sayısını 11.563 olarak açıkladı.
Bakın şimdi:
• 2008’de 4.517,
 2009’da 5.081,
 2010’da 8.081,
 2011’de 10.067,
 2012: 12.474,
 2013: 16.218
 2014: 18.696,
 2015: 17.706,
 2016: 11.691,
 2017: 11 bin 563 çocuk kaybolmuş.
Yani son 10 yılda toplam 116.94 çocuk. Yaklaşık yarısı kız, yarısı erkek. En azından 2017 rakamları öyle: Kız 5.756, yüzde 72’si 15 - 17 yaşında... Kayıplarda İstanbul, Bursa, Gaziantep önde geliyor. Kayıp çocukların üçte biri uyuşturucu kullanıyor.
Doğurun, doğurun, doğurun...
Sonra salın çayıra.. kapitalizmin salyaları, katiller, mafyalar, çocuk tacirleri, çocuk cinsel sapkınları onları bekliyor. Çeşitli sapkın cemaatler, çeşitli vakıf, eğitim, yurt vb adı altında açtıkları tuzaklarda bekliyorlar.
Hepsinin gözü kulağı çocuklarda. Çocuklarına bakamayan, sokağa salan utanmaz ana babalar, okutamayıp ne idüğü belirsiz yurtlara teslim eden ana babalar doğurun, doğurun, aç kurtlar sizi bekliyor.
Cumhuriyet kimsesizlerin kimsesi değil artık. Bugünkü Cumhuriyet, çocukları peşkeş çeken bir anlayışta. Ülkenin derdini, çözmesi için yamyamlara emanet eden.
Türkiye bir insan yiyen makine...
Yetenekleri yiyip bitiren.
40 matematik sorusundan 3.5’ini ancak çözen çocuklar yetiştiren bir makine.
Yılda 70 bin lira ödeyen ailelerin çocuklarını iyi yetiştiren, yeteneklerini ortaya çıkaran okullar da bu kaymak tabakayı kendi ülkelerine göndermenin taşlarını döşüyor. O bir dünya vatandaşı! Bakın:

Son birkaç yıldır, bu okullarda okuyanları bir kenara bırakın, iyi okullarda okuyup kendine güvenen yetenekli gençler kapağı yurtdışına atıyorlar.
Burada önlerine gelecek olarak idamı koyan bir iktidarın hüküm sürdüğü bir ülkede ne yapsın, niye kalsın.
Haklı olarak önünde bir başka seçenek duruyor: Dünya vatandaşlığı!
Diyor ki: İdam yasası senin olsun, al başına çal!  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları