Geçenlerde CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer ve Çağdaş Gazeteciler Derneği Başkanı Can Güleryüzlü ortak bir basın toplantısı düzenleyerek hapisteki gazeteciler hakkındaki eleştirilerini kamuoyu ile paylaştılar.

***

Çakırözer, Anayasa Mahkemesi’nin 414 gündür tutuklu olan İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu’nun yaptığı başvuruya ret kararı vermesine tepki gösterdi:
Anayasa Mahkemesi’nin daha önce tutuklu Milletvekili Mustafa Balbay’ın ‘siyasi ve temsil hakkını engellediği’ yönünde verdiği kararı hatırlatarak, “AYM’nin Milletvekilimiz Enis Berberoğlu için verdiği ‘açıkça dayanaktan yoksun’ kararı daha önce tutuklu Mustafa Balbay hakkında verdiği karar ile tamamen çelişmektedir. Taban tabana zıt bir karardır. Bu karar AYM’nin kendisini inkârıdır ve tarafsızlığına da gölge düşürmektedir” dedi.
Karar ile Berberoğlu’nun Milletvekili olduğunun görmezden gelindiğinin de altını çizen Çakırözer, “Enis Berberoğlu yüz binlerce yurttaşımızın oyunu alarak bu Meclis’e yeniden seçilmiştir. Berberoğlu derhal özgür bırakılmalı ve bu hukuk ayıbı ortadan kaldırılmalıdır” dedi.
Çakırözer, “Hapsedilmese bile ceza alan, hakkında ceza ve tazminat davaları açılan gazeteci sayısı son derece yüksek. Tazminat, hukuk ve ceza davaları ifade ve medya özgürlüğünü kısıtlayan uygulamalar. Bugün 144 gazeteci özgürlüğünden mahkûm. 315 gazeteci binlerce yıl hapis istemiyle yargılanıyor. Gazeteciler İdris Sayılgan, İsminaz Temel, Kemal Özer ve Sıddık Damar bu gazetecilerden sadece birkaçı. İfade ve basın özgürlüğünün önündeki engeller artık ortadan kaldırılmalı ve gazeteciliğe vurulan kelepçe açılmalıdır” dedi.
Anayasa Mahkemesi’nin suçsuz ilan ettiği gazetecileri alt mahkemelerin rahatlıkla ömür boyu hapse ve tazminat cezalarına mahkûm ettiğini de hatırlatan Çakırözer, “Gazeteciler Şahin Alpay ve Mehmet Altan Anayasa Mahkemesi kararıyla tahliye edildi. Fakat Mehmet Altan’la aynı gün AYM’ye başvuran, dosyası aynı nitelikte olan ve hatta aynı TV programından dolayı suçlanan Nazlı Ilıcak’ın dosyası 1 yıl dokuz aydır hâlâ AYM’nin önünde beklemekte. Aynı davalarda aynı deliller üzerinden yargılanan Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak için de aynı kararlar uygulanmalıdır” dedi.

***

Aynı toplantıda ÇGD Başkanı Güleryüzlü, gazeteciliğin özü itibarıyla bir karşı duruş, gerçeklerin bilgisinin paylaşıldığı bir meslek olduğunu vurguladı:
“Geçmişte tek tek haberler sorunken şimdi yayın politikaları sorun haline gelmiştir. Okuyuculara yönelik saldırılar başlamıştır. Mahkemeler gazetecilere çifte standart uygulamaktadır. Bizler bunu kabul etmiyoruz ve ‘Gazeteciliğe dönük saldırılara karşı artık hattı müdafaa yoktur sathı müdafaa vardır’ diyoruz” dedi.

***

Ülkemizin derin bir ekonomik krizle karşı karşıya olduğu bugünlerde, bu krizin arkasında yatan etkenlerden birinin de Tek Adam Rejiminde, Hukuk Devleti’nin yıkılmış ve Adaletin yozlaşmış olmasından kaynaklandığını vurgulamalıyız.
Hukuk Devleti’ni ve Adalet’i yeniden tesis etmeye, Birinci ve İkinci Silivri Trajedilerindeki Haksızlık, Hukuksuzluk ve Adaletsizlikleri yine yargı yoluyla düzelterek başlayabiliriz.
DİREN HUKUK DEVLETİ...
DİREN BAĞIMSIZ VE EVRENSEL ADALET!