Bağış Erten

Ses var görüntü yok

24 Ağustos 2018 Cuma

Yine böyle bir bayram tatiliydi. Seksenlerin başı olmalı. Babamların köyünde bütün çocuklar bahçede koştururken ben ekrana kilitlenmiştim. Lig başlıyordu ve TRT aynı anda başlayan maçları dönüşümlü yayımlıyordu. İlk defa! Radyoda yaptıklarını bu sefer görüntülü aktarıyorlardı. Çağ atladık gibi gelmişti. Sonra uzun sürmedi bu heves. Hayatımıza Teleon girdi, Cine 5 girdi, para girdi. Artık yayınlar ücretliydi. Maçlar başlar, on dakika sonra görüntü bozulur, ses kristalize olurdu. Hiç unutmam, bir Fenerbahçe-Galatasaray derbisinde her zamanki gibi maçın başları şifresizdi ve o bölümde, yakın zamanda İngiltere’de polis şiddeti yüzünden vefat eden Atkinson iki gol atmıştı. O günler bile iyi günlermiş. Şimdi o bile yok!
Nostaljiyi koyalım kenara. Teknolojinin halkın yararına geliştiğini zannettiğimiz dönemler çoktan geçti, gitti. Artık her şey gerçekten parasıyla. Bugün büyük liglerin hiçbiri açık kanaldan yayımlanmıyor. Birkaç sene öncesine dek TRT Spor ve NTV Spor gibi kanallar bir alan yaratırdı. Şimdi ona para yetirecek kimse yok. Hatta bırakın yayını, o kanallardan biri de yok. Elde bir tek A Spor’un ve ATV’nin yayınladığı Türkiye Kupası var. Onu da üst düzey liglere saymak zor malum. Gölgesini satamadığı ağacı kesmeye heveslilerin yeni futbol düzeni bu! Futbol sözde geniş halk kesimlerinin sporu. Ülkenin yüzde 75’i futbolu takip ediyor. Ama olsun. BTK’nin birkaç yıl önce yayımladığı verilere göre paralı platformlara toplam abonelik sayısı 5 milyonu bulmuyordu. Bugün bulduğunu varsayalım. Ne olacak geriye kalan nüfus? Her abonelikle ortalama 5-6 kişi izlese, ülkenin en az yarısı futboldan mahrum kalıyor. Olsun, ne gam! Zaten sadece Türkiye’de değil tüm dünyada gidişat bu yönde. Çaresizce kabulleniyoruz durumu.
Bu işin kapitalizm veçhesi. Bir de bize özgü bir feodal yanı var ki, memleket malum hem neo-liberalizmi hem de postfeodalizmi bir arada yaşamayı gayet iyi beceriyor. Varsayalım paranız var ve onların deyimiyle iyi bir tüketicisiniz. O da yetmiyor bu ülkede. Şampiyonlar Ligi ihalesi yapıldı ve sözde birileri aldı. Nerede olacak yayınlar? Play-off turu geldi. Canavar gibi maçlar. Kim verecek? Tek bir reklam görüyor musunuz? UEFA Süper Kupa maçını neden izleyemedik biz?
Peki ya Bundesliga? Süper Lig’den sonra en fazla Türk oyuncunun oynadığı ikinci yer. Milli Takım’ın neredeyse yarısı oradan geliyor. Her sene seyirci rekorlarına imza atıyorlar. Yayın kalitesi harika. Bayern Münih dışında hiçbir kusurları yok. Geçen sene yayımlayan TV yoktu, bu sene de belirsiz. İzlenmez mi yani Bundesliga?
Hadi onu da geçtik. Beşiktaş’ın geçen haftaki kritik Lask maçının yayın zamanı ne zaman belli oldu? Maç başladıktan 14 dakika sonra! Yine de reyting sonuçları ne? Günün birincisi. Bundan ders alıp bu hafta Partizan maçı önceden belirlendi mi? Hayır! Bu yazı yazılırken, yani dün öğleden sonra hâlâ belirsizdi. Belki izleyemediniz bile! Sonrasında reyting rekorları kırdığı anlaşılsa da son gün alınan olimpiyatlardan değil, bu ülkenin müptelası olduğu söylenen futbol yayınlarından bahsediyorum! Hem de ülke takımının Avrupa Kupası maçından. Hem de çok izleneceği garanti olan bir yayından! Bunun rasyonalitesini anlayan beri gelsin lütfen!
Futbolu en çok sevme dönemi diye tanımlayabileceğimiz 7-12 yaş arası çocukları, o yaş dilimindeki halinizi, ya da çocuğunuzu düşünün. Artık onlar için futbol izlemek lüks. Eğer ailesinden biri futbolu sevmiyorsa ya kahve köşelerinde izleyecek ya arkadaş evlerinde. Sokakta oynayacak yer de kalmıyor yavaştan. Sıkı bir futbol taraftarı ve belirli bir gelire sahipseniz de iş zor. Neyin nerede olacağı pek belli değil. Dünyanın en fazla yayın gelirine sahip spor organizasyonlarından biri olan Şampiyonlar Ligi’nin yayınından bile emin değiliz.
Evet ses var, ama görüntü yok işte!  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Bu sezon o sezon değil 2 Eylül 2018
Herkes biliyor 29 Ağustos 2018

Günün Köşe Yazıları