Mutluluk siyasal değil kimyasaldır

09 Eylül 2018 Pazar

Aziz Nesin, oran verdiği için mahkemeye düşmüştü. İngiliz nöroloji profesörü, belki de ondan ve mizahından esinlenmiş, bu yüzden sosyal medyada yüzdesiz konuşuyor:
“O kadar çok fazla sayıda aptal insanla çevriliyiz ki!.. Bunu hâlâ fark etmediyseniz, siz de onlardan birisiniz! Mesajı silin hayatınıza devam edin. Dünya ve ülkeler nüfusunun zeki, kültürlü ve birikimli insanlardan oluşmadığı bir sır değil. Bu kitlenin değişmesi mantıklı ve zeki davranması mümkün değil. Aptal değilim diyorsanız, azınlıktasınız ve bu yüzden değişim sizden başlamalı.
Bir ilaç geliştirdik, zekâ düzeyinizi kalıcı olarak düşürüyor.. Sakın ha ‘Neden’ demeyin. Çünkü düşük ve durgun zekâlı yurttaşlar için hayat çok daha kolay. Bu ilaç sayesinde siz daha mutlu, ülkeniz ise daha huzurlu bir yer haline geliyor. Merak etmeyin yine oy vermeye ve mitinglere gidebilir, sevdiğiniz dizileri, gazeteleri yine izlersiniz. Bu ilaç sadece içinizdeki endişe, kırgınlık ve kızgınlıkları yok edecektir. En önemlisi de şu: Bu ilaç sizi azınlık olmaktan çıkaracak, mutlu - huzurlu büyük çoğunluğa dahil edecektir!” (Cornelius Grouppe)

***

Sağlık Bakanlığı rakamlarına göre ülkemizde yılda 8.6 milyon kişi ruh ve sinir hastalıkları doktoruna başvuruyor.
Antidepresan kullanımı ise her yıl artıyor. Son 5 yılın artışı yüzde 25.6!
Yılda yaklaşık 50 milyon kutu psikolojik ilaç reçetesi yazılıyor. Evet, elli milyon!
Türkiye Psikiyatri Derneği’nden Profesör Figen Karadağ açıklıyor:
“Toplumsal belirsizlikler, geleceği görememek, ekonomik problemler, stres ve gerginlikler nedeniyle ruh hekimine başvurular hızla artıyor.”
Kimi sosyal bilimciler ve siyasetçiler gerginliğin ve mutsuzluğun düşük gelir, özgürlükler ve insan hakları ile ilişkili olduğu iddiasındalar.
Biyologlar ise huzur ve mutluluğun tümüyle biyokimyasal etkenlere bağlı olduğunu savunuyorlar.

***

Uzun süredir en çok satan kitapları arasında yer alan (dünyada 8 milyon ve ülkemizde 500 bin adet) “İnsan Türünün Tarihi - Sapiens”in İsrailli yazarı Y. Noah Harari mutluluğun kimyasal ve genetik etkenlere bağlı olduğunu açıklıyor.
Buna göre, tüm zihinsel durumlar gibi mutluluk da maaş, toplumsal ilişkiler veya siyasal hak ve özgürlükler ile değil, karmaşık bir sinirler, nöronlar, sinapsla, serotonin dopamin ve oksitoksin gibi çeşitli biyolojik öğelerce belirleniyor.
Kısacası aydın kesimin inandığının aksine mutluluk “siyasal” değil “kimyasal.”
Kimse oy verdiği parti seçimi kazandığı, yeni bir ev aldığı veya gerçek aşkı bulduğu için sonsuza dek mutlu olamıyor.
Sadece vücutlarında salgılanan hormonlar nedeniyle keyifli hale geliyor. İnsanların mutluluk düzeni - düzeneği değişkendir. Mutluluğu 1 ile 10 arasında bir çizgide düşünürsek bazı insanlar şanslı biyokimyasal destekle doğuyorlar. Mutlulukları 8’de sabitlenmiştir.
Dolar 20 TL’ye de çıksa, Sn. Reis bu kez Uludağ’da 700 odalı bir saray yaptırma kararı alsa da almasa da ya da Kılıçdaroğlu seçim şansını 10. kez denemekten vazgeçmese de mutluluk kimyaları ortalamanın hep üstündedir. Ama bu tür insanlar azınlıktadır. Kimyasal desteğe muhtaç olanlar ise çoğunluktadır.
Bizim gibi ülkelerde bir kesim için mutluluk siyasaldır. O yüzden Trump’ın Erdoğan’a benzeyen hallerine veya Saray’da konuklara yerli ve milli ayran yerine, ithal ejder suyu ikram etmesine bakıp sevinmek yerine kolayca kederlenirler.
Yurttaşlarımızın her yıl 1 milyon artarak ruh hekimlerine koşması ve yılda 50 milyon kutu mutluluk hapı tüketmesi boşuna değil!
Madem, bilimsel olarak saptandığı üzere mutluluk beyinde oluşan kimyasal bir olay, buna daha toptan ve daha kesin bir çözüm gerekiyor.
Her kapıya kömür torbası veya makarna kolisi gibi “mutluluk hapı” konulamayacağına göre, şebeke suları ve ekmek mayaları serotonin, dopamin ve oksitoksin hormonu ile takviye edilmelidir. Bir KHK yeterlidir.
“Kişi başına düşen mutluluk”, bir ülke için “kişi başına milli gelir”den çok daha değerli bir itibar kaynağıdır.
Böylesi bir yüce itibara ise Muhterem Reisimiz fazlasıyla layıktır.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Erdoğannâme... 14 Nisan 2024
At binenin 7 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları