Ülkemizde giderek artan yetenekli müzikçileri yüreklendirmek, onlara yarışmalar düzenlemek, burs olanakları yaratmak ve yurtdışında kendilerini kanıtlamalarına önayak olmak, çok saygın işler. Bu yıl Uluslararası Antalya Piyano Festivali’nin başlıca özelliği genç piyanistlere kol kanat germesiydi. Geçen hafta festivalin 1. Piyano Yarışması düzenlendi. Yarışmada derece alanlar 5 Eylül’de Gürer Aykal yönetimindeki Antalya Devlet Senfoni Orkestrası ile çaldılar. Yarışmanın birincisi, 15 yaşındaki Emir Ülgen oldu. Festival kapsamında her yıl yapılan “Kamuran Gündemir Anısına Genç Yetenekler Resitali”ni de bu yıl Kenan Tatlıcı verdi.
Aynı tarihlerde İstanbul’da Cem Mansur yönetimindeki Türkiye Gençlik Filarmoni orkestrasını dinledik. 2007’de kurulan bu orkestranın ilk adı Ulusal Gençlik Senfoni idi. Cem Mansur ve ekibi, her yıl ülke genelinde 300 civarı aday arasından seçilen 100’e yakın müzikçiye üç hafta eğitim veriyorlar. Sonra da dünyanın ünlü solistleri ile Türkiye’den başlayıp Avrupa turnesine çıkan konserler düzenleniyor. Önceki yıllarda, genç sanatçılar Shlomo Mintz, Muray Perahia, Salvatore Accardo gibi ünlülere eşlik etme şansı bulmuşlardı. İlerdeki kariyerlerinde bu orkestrada çalmış ve böylesi solistleri yakından tanımış olmakla kıvanç duyacaklar. Sabancı Vakfı, topluluğu ilk günden beri destekleyen en önemli kuruluş. Giderek artan destekçilerin arasında değişik vakıflar veya sanat kuruluşları olduğu gibi ferdi desketçiler de var.
Bu yıl dünyanın her yerinde, büyük orkestra şefi ve besteci Bernstein için 10. ölüm yıldönümü nedeniyle anma konserleri yapılıyor. Bu konserin de ilk yarısı Bernstein’e ayrılmıştı. Cem Mansur da Los Angeles Filarmoni Enstitüsü’nde okurken onun öğrencisi olmuş. İlk eser Divertimento, bestecinin gençlik anılarından, Amerikan popüler müziğine göndermeler yapan senfonik bir yapıttı. Ardından gelen eser, keman solo ve orkestra için Eflatun’un “Şölen”inden esinlenmişti: Müzik, felsefi konuşmaları yansıtırken önceki konuşmacının sözlerinden yola çıkan bir sonraki konuşmacı (tema), kendi fikrini ekliyor, böylece sarmal halinde çeşitlemeler oluşuyor. Solist, ünlü Rus kemancı Alena Baeva 1985’te dünyaya gelmiş. Polonya’daki Wieniawski yarışmasında büyük ödülü, Moskova’daki Paganini yarışmasında birinciliği almış.
Keşke program notları daha açıklayıcı, daha özenli hazırlanmış olsaydı. Belki onları okuyup müziği daha iyi tanıyan dinleyiciler telefonlarıyla o kadar çok meşgul olmazlardı. Zorlu salonundaki akustik sorun bir yana, her bölüm arasında yükselen alkışlar ve telefon ışıkları, eserlere ve o harika soliste odaklanmayı iyice zorlaştırdı. Turnenin ilk durağındaki Viyana’da çalmak orkestra için keyifli bir deneyim olacak.