Olaylar Ve Görüşler

Resmi bellek, Resmi Gazete yazılı baskı olmalı

24 Eylül 2018 Pazartesi

Son yasal ve anayasal düzenlemelerle yazılı basımı sona erdirilip dijital olarak basılacak Resmi Gazete, bu ülkenin belleğidir. Belleğin kaydı için, arşiv malzemesi olarak az sayıda da olsa yazılı baskısı yapılmasına yeniden karar verilmelidir.

 

Ülkemizde devlet belleği özelliğine sahip kaynakların başında, Türkiye Cumhuriyeti Resmi Gazetesi ve bu gazetenin geçmişten günümüze kadar korunan arşivi gelmektedir. Öncesi Osmanlı dönemine dayanan “T.C. Resmi Gazete” başlığı altında yayımlanan bu devlet belleğinin arşivi düzenli ciltler halinde günümüze kadar özenle korunmuş, yararlanmak isteyenlerin hizmetine hazır bulundurulmuştur. Kuvayı Milliyecilerin haklı uğraşlarında kamuoyu oluşturma görevini bir süre, kâğıt ve dizgicisi gizli olarak İstanbul’dan Ankara’ya getirilen, çok zor koşullarda yayımlanan yarı resmi gazete özelliğindeki Hâkimiyeti Milliye gazetesi üstlenmiştir.
Kuvayı Milliye’nin başkenti Ankara’da, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışını izleyen dönemde adı “Cerideyi Resmiye” olarak yayına başlayan gazetenin yasal dayanağını; TBMM’nin ilk kanunlarından olan 6 sayılı Kanun ve TBMM tarafından yürürlüğe konulan 7 Ekim 1920 tarihli Kararname oluşturmuştur.

Cerideyi Resmiye’den Resmi Gazete’ye
18 Temmuz 1921 tarihini taşıyan 21’nci sayıya kadar yayımlanan Ceride-i Resmiye, Ulusal Kurtuluş Savaşının yoğun olarak sürdüğü birkaç ay yayımlanmamıştır. Sakarya Meydan Muharebesi’nden sonra, 22’nci sayıdan başlayarak ve “Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümetinin Resmi Ceridesi” adı altında yayımını sürdürmüştür.
“Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümetinin Resmi Gazetesi” adını taşıyan “Resmi Ceride”, Cumhuriyet’imizin kurulmasından sonra, 7 Kasım 1923 tarihli 41’inci sayıdan itibaren “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetinin Resmi Gazetesi” başlığı altında yayımlanmıştır.
Sonra, devlet kurma ve yönetme ciddiyetine yaraşır bir sorumluluk bilinciyle, her konuda olduğu gibi Resmi Ceride konusuna da el atılmış ve 24.05.1341 (1925) tarihli “Resmi Ceridenin Neşri ve Tevzii Hakkında Kararname” (Resmi Gazete’nin Yayımı ve Dağıtımı Hakkında) yürürlüğe konulmuştur.
17 Aralık 1927 tarih ve 763 sayıdan itibaren günümüze kadar; “Türkiye Cumhuriyeti Resmi Gazete” başlığı altında aralıksız yayımlanan hukuk düzenimizi oluşturan kanun ve kuralların yayımlandığı, temel kaynak olduğu kadar temel resmi bellek özelliğini de taşıyan bu Resmi Gazete; 01.11.1928 tarihli “Türk Harflerinin Kabul ve Tatbiki Kanunu”nun yürürlüğe girmesine dek eski yazı ile bu tarihten sonra da Latin harfleriyle yayımlanmıştır. Bu görev; Başbakanlığın merkez birimlerinden olan Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü’nün sorumluğunda, Başbakanlık Basımevi ve Döner Sermaye İşletmesi Müdürlüğü’nce sürdürülmüştür.
Ne var ki, son yasal ve anayasal düzenlemelerde Resmi Gazete yayın birimi kapatılmış, Resim Gazete’nin yayınının kâğıt ortamında değil de, dijital ortamda sürdürülmesi ve saklanmasına karar verilmiştir.

Dijital dönem
Dünyada ve ülkemizde yaşanılan teknolojik bulgulara koşut olarak birçok iş ve işlemler sanal ortamda yapılıp saklanmakta olduğu bir gerçektir. Ancak yazılı kaynakların daha güvenli olduğu da bir gerçektir. İlerleyen dönemlerde yeniden bir yazılı hukuk kurallarının derlenmesine ihtiyaç olursa, hiç kuşkusuz yazılı dökümün daha güvenli kaynak olma özelliğinde olacaktır. Devletimizin kurucu kadrosunun, nasıl bir özen ve düzenle gerekli yapılanmaları kurumlaştırdığının geçmişini, Resmi Gazete arşivlerini somut olarak inceleyerek, görüp anlamak mümkündür. İleriki günümüzden sonra yapılanları da somut bir şekilde görebilmek için, Resmi Gazete’nin hiç değilse arşiv malzemesi olarak az sayıda da olsa yazılı baskısı yapılmasına yeniden karar verilmelidir.
Böylece bugüne dek korunan resmi kuruluşlardaki arşivlerin güvenilir şekilde varlıklarını sürdürülmesi, devletimizin sürekliliği bağlamında yaşamsal önem taşımaktadır. Bu konuda verilecek olumlu bir karar, geri adım atmak olarak değil, devlet aklının geleceğin güvenceye alınması olarak değerlendirilecektir. 

Hüsnü MERDANOĞLU
(E. Başbakanlık Uzmanı)



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları