Benim polisim

25 Ekim 2018 Perşembe

Polisler sıradan devlet memurları değildir: Onlar, canımızı, malımızı, namusumuzu, şerefimizi, haklarımızı, kısacası “varlığımızı” koruyan devletin, meşru olarak zor kullanma hakkına sahip olan, yani bu koruma işlevini bizzat sahada uygulayan görevlileridir.

***

BENİM POLİSİM, DEVLETİN POLİSİDİR:
Benim polisim, “Demokratik, Laik ve Sosyal Hukuk Devleti”nin polisidir.
Benim polisim Demokratik Devletin polisidir:
Görevinin, demokratik yapıyı korumak olduğunu bilir.
Devletin demokratik yapısının, vatandaşın temel hak ve özgürlüklerine dayalı olduğunun bilincindedir.
Devleti korurken vatandaşın temel hak ve özgürlüklerini gözetmenin ve korumanın da esas görevi olduğunu bilir.
Benim polisim Laik Devletin polisidir:
Bütün dinler ve mezhepler bakımından inançlı ya da inançsız olan bütün vatandaşlara eşit davranır.
Hiçbir dinin, mezhebin, tarikatın, cemaatin emrinde değildir.
Görevini yaparken, kendi inancını ön plana çıkarmaz.
Benim polisim Hukuk Devletinin polisidir:
Zor kullanma gücünü hukuktan aldığını bilir.
Her tutum ve davranışının hukuk denetimine tabi olduğunun bilincindedir.
Hiçbir zümrenin, partinin, örgütün, kişinin emrinde değildir.
Sadece Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne, anayasaya, yasalara, yönetmeliklere bağlıdır.
Kamu hukukuna olduğu kadar, vatandaşın kişisel hak ve hukukuna da uygun davranır.
Benim polisim Sosyal Devletin polisidir:
Vatandaşa, devletin şefkatli, yardımcı ve koruyucu eli olarak, haklarını korumak üzere uzanır.

***

BENİM POLİSİM İNSANDIR:
Herkesin sahip olduğu erdemli insani özellikleri taşır.
Benim polisim, evlattır, anadır, babadır, kardeştir:
Vatandaşlara insanlığını bilerek, anası, babası, evladı, kardeşi gibi davranır...
Ve elbette onlardan da böyle insanca davranış bekler.
Benim polisim özverilidir.
Sabit geliriyle geçim sıkıntısı çekerken, zor koşullarda görev yaparken, devleti ve vatandaşları korumak için gerektiğinde hayatını tehlikeye atar...
Ve elbette bu özverisinin hak ettiği muameleyi de toplumdan bekler.
Benim polisim öfkeyle değil, anlayışla hareket eder:
Vatandaşlara nefretle değil, sevgiyle yaklaşır...
Ve elbette o da, nefret edilmek değil, sevilmek ister.
Benim polisim dürüst ve namusludur:
Kuralları herkese eşit olarak uygular.
Gerçekleri saptırmaz, asla rüşvet almaz.

***

İDEALİMDEKİ BU POLİSİ ANCAK DEMOKRATİK VE LAİK, SOSYAL HU-KUK DEVLETİ YETİŞTİREBİLİR VE İSTİHDAM EDEBİLİR:
Bu polis ise, bütün bu özellikleri içselleştirmiş amirler, müdürler tarafından yönetildiğinde bu niteliklerini koruyarak görev yapabilir.
Böyle amirler ve müdürler de ancak “Demokratik ve Laik, Sosyal Hukuk Devleti” tarafından yetiştirilir ve göreve atanır.
O nedenle, bir kez daha bütün gücümüzle:
YAŞASIN DEMOKRATİK, LAİK VE SOSYAL HUKUK DEVLETİ.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yeni anayasa tuzağı 19 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları