Zafer Arapkirli

Katiller nerede?

02 Kasım 2018 Cuma

Hani, tam bir aydır her Allah’ın günü soruyoruz ya, “Ceset nerede?” diye…
Aradan tam 30 gün geçti. Ceset yok hâlâ.
Katiller belli. Teker teker gelip geçtiler havalimanı pasaport kontrol noktasından.
Girdiler, boğazladılar, doğradılar, çekip gittiler aynı kapıdan. Ellerini kollarını sallaya sallaya. Öylece baktık arkalarından. Biz bakarız. Bize göre bir şey yok da.. Sen de baktın ama Devlet olarak. Sen bakmayacaktın oysa. İki dakika durdurup “Bi dakka birader. Nereye böyle? Bi kahvemizi içeydiniz de anlatsaydınız ne yaptığınızı içeride?..” deyiverecektin.
Öyle ya, “Boğazladılar ve parçaladılar” diye açıklama yapıyor Sayın Cumhuriyet Başsavcısı. Bir bildiğimiz var demektir. Kim işledi o zaman bu cinayeti? Biliyoruz, en azından bazı kuşkularımız var demektir. “CeHaPe Şebinkarahisar İlçe Teşkilatı Yönetim Kurulu” değil herhalde?
Tabii, Suudi Başsavcı’nın “Katil Bakışlı” fotoğrafını yandaş-yalaka gazetelerinde yayımlayıp “Şu tipe bak ya.. Meymenetsiz herifler. Bunlardan her türlü şey beklenir” tadında yayınlar yaptırarak toplumun gazını almak kolay değil mi? Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na hitaben “Cinayeti örtbas etmek istiyor” türü salakça laflar etmek de kolay tabii.
Evet, herkes gibi biz de soruyoruz: Katil ya da katiller nerede?
Tamam.. Şimdilik ısrar etmeyelim. Biraz rahat bırakalım bu konuda seni.
Ama başka sorularımız da var:
1965 gün oldu Berkin Elvan’ın kafasına gaz fişeğini zalimce sıkalı. Onun katili nerede?
Ali İsmail Korkmaz’ın kemiklerini ve kafatasını çatır çatır kıra kıra öldüren katiller?
Uğur Mumcu’yu evinin önünde sevgili eşinin ve çocuklarının kulaklarında hâlâ çınlayan o bomba ile havaya uçuran katiller nerede?
Ya, Prof. Necip Hablemitoğlu’nu, Prof. Bahriye Üçok’u, Prof. Ahmet Taner Kışlalı’yı, Prof Muammer Aksoy’u, Abdi İpekçi’yi, Çetin Emeç’i ve nicelerini sonsuzluğa yollayan katiller? Onlar nerede? Metin Göktepe’yi döve döve, bağırta bağırta işkencede öldürtüp sonra da “Duvardan düştü” diye iğrenç bir yalanla aklamaya çalıştığınız katiller nerede? Ya, “Hayata Dönüş” adını verdiğiniz toplu katliamda diri diri yaktığınız insanların katilleri?
Sadece son birkaç yıl içinde, Suruç’tan Merasim Sokak’a, Ankara Gar’ına, kadar sayısız toplu kıyımların failleri?
Soma’nın, Ermenek’in, Zonguldak’ın, Çorlu’nun, Afyon Cephaneliği’nin ve bilcümle toplu katliamın eli kanlı katilleri?
Onlar da ellerini kollarını sallaya sallaya havalimanından çıkıp gitmediler herhalde?
Kumpas Davaları mağdurları arasında olup, beraatlarını, tahliyelerini bekleyemeden kanserden ya da kendi kafalarına sıkarak göçüp giden Ali Tatar’ın Kuddusi Okkır’ın ve diğerlerinin katilleri?
Bunları da “Pis suratlı Suudi Savcı”ya mı soracağız?
Berkin’in anacığına, babacığına, Metin Göktepe’nin anacığına, Prens Selman’ı mı adres göstereceksin?
Ya cumartesi günleri Galatasaray Meydanı’na toplanan gözü yaşlı, bağrı yanık “Kayıp Anneleri”ne, analara cop vuran, gaz sıkanların yerine, “Eli Testereli Lanet olası Suudi Adli Tıp Şeysi”ni işaret ederek sıyrılabilecek misin?
Cinayet.. Tek tek ya da topluca.. Arkasında “Devletin ayak izleri, üzerinde devletin parmak izleri, omuzunda devletin vicdanı varsa”, en ağırıdır.
Katilinin-katillerinin bulunamadığına mı yanarsın?
Yoksa, cesedi bulunup defnedilebilse bile, kanının yerde kaldığına mı?  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Mektep... 29 Aralık 2021
Yandaşlık zor zenaat 24 Aralık 2021

Günün Köşe Yazıları