Adnan Dinçer

Zor günlerin nedeni

07 Kasım 2018 Çarşamba

Şampiyonlar Ligi’nde dün gece önemli bir karşılaşma oynandı. Bu aynı zamanda Galatasaray, Fatih Terim ve en önemlisi Türk futbolunu çok ilgilendiren bir grup karşılaşmasıydı. Sarı-Kırmızılı takım son haftalarda form olarak düşüşte. Bunun ana nedeni belli. Kadro sıkıntısı ve beklenen futbolcular alınamadığı için.. Terim, belki de dışa vurumuyla hoş olmayan tepkilerin adamı oldu. Yönetim ile durumunu bilemem ama en azından Gomis’in gidişiyle alınamayan futbolcular arasındaki boşluk Avrupa ayarında bir çözüm üretmedi. Belli ve dar kadro defans adına sıkıntı yaşıyor. Bu durumda savunmayı baskı ile ileride kurmak isteyen Terim, belli süreden sonra sakatlar ordusuna dönen takımında ani çöküntüler yaşıyor. İlkyarıda üç sakatın verildiği Bursaspor karşılaşması ve Fenerbahçe derbisinde ise dengelenemeyen fizik güç sonucu dibe vuran moral kondisyon sahada uygunsuz görüntülere neden oldu. Bu da futbolumuz ve Galatasaray hatta teknik adamlar adına skandal oldu. Terim bu anlamda kendini de kontrol edemeyeceği bir dizi sorunlar sıralarken asıl gerçeğin nedenlerine değinemedi! Ben söylemeliyim.. Kadro eksik ve sakatlar çok! Transfer yeterli biçimde verilen sözler doğrultusunda tamamlanmadı! Herkes sinir küpü! Sakatlar çok ve önemli. Düşündürücü psikolojik sorunlar ve yansımalar var ama ben biraz da antrenman dozajı ile sakatların tam iyileştiği anlamında güvensiz olduğum için satırlarımda bunu belirtiyorum. Sarı-Kırmızılılar dün gece grubunda olmak ya da olmamak karşılaşmasına çıktı.

Savunma yetersizliği!
Fatih Terim, Fernando, Emre Akbaba, Nagatomo ve Eren Derdiyok’un yokluğunda Schalke karşısına pek de kötü sayılmayacak bir ilk 11 çıkardı. Mariano, Ozan, Serdar, Linnes savunma dörtlüsü; önlerinde Ndiaye, Donk, Belhanda orta üçlüsü, sağ kanatta Onyekuru, solda Rodrigues, ileride ise Sinan Gümüş yer aldı. Ancak daha 4. dakikada Muslera’nın büyük hatasıyla yenen gol, Galatasaray’ın bir anda tüm oyun konsantrasyonunu olumsuz etkiledi.
Galatasaray’ın genel sorunu; Eren ve Sinan hücumda yetersiz kalıyor. Formadan uzak kalan Maicon savunmada zaten çok ağır. Genç Ozan başarılı, çıkış içinde ama bazen yanlış hamleler yapabiliyor. Muslera son karşılaşmalarda bireysel hata sayısını artırdı. Selçuk daha fazla görev almalı ve Donk ile orta kademeli görev anlayışıyla savunmaya katkıda bulunurken karşı atak için çabuk düşünüp doğru paslarla sonuca giden pozisyonlar üretmeli. Onyekuru ile Rodrigues bıktırıcı ve değişken kanat olarak kararlı koşularla rakip savunmada atak bitirecek pozisyonların sahibi olmak zorunda.
Terim ve yardımcıları şunu unutmasınlar. Kendileri de en az yönetimin transferdeki suskunlukları kadar hata içindeler. Toplumun umudu olan kişiler olarak ne olursa olsun sakin, sabırlı ve üretici olmak görevleri. Oyun içindeki pozisyonlardan doğan hataları büyüterek hakem faktörü ile sorumluluktan sıyrılamazlar. Bu durum bazen sizin lehinize de olabilir. Gereksiz fiziki ve ruhsal anlamda saha dışına sarkan durum, toplumumuzda umutsuzluk, panik yaratır. Çünkü sadece kendileri için değil ulusumuz adına sorumlulukları vardı. Tek gerçek, doğru futbol oynamak. Bu anlamda acemi olmayanların başaracakları zafer sürpriz olmaz. Yaşam bazen en zor anda başarıyı tarihe kazır ve mucizenin sahiplerini ödüllendirir. Bu hırs, inanç ve gayretle en sağlam 11 sahada mücadele ederken yine de transfer adına yönetimin bazı destek eksiklerini bilsek de sizlerden gruptan çıkacak başarıl sonucu bekliyoruz. Zor günlerin nedenini daha sonra tartışırız ama ne olursa olsun futbolumuzu Avrupa’da öksüz bırakmayacak başarıyı beklerken sahada savaşacak futbolcuların ve taktiğin seçiminde sakin, güvenli olmak gereklidir.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Sınırlar! 23 Mart 2024
Kocaman ayıp! 12 Mart 2024
Olmadı! 4 Mart 2024

Günün Köşe Yazıları