Hikmet Altınkaynak

Hayatı edebiyatla kuşatalım

08 Kasım 2018 Perşembe

Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı, cumartesi günü açılacak, dokuz gün sürecek. İlk üç gün uluslararası olacak, 18 Kasım Pazar günü sona erecek. Bu yılın teması: “Hayatı edebiyatla kuşatmak”. Fuara ve hayatını edebiyata adayan, yılın onur yazarı Selim İleri’ye yakışan bir tema. Etkinlikler bugünkü Cumhuriyet Kitap’ta var. Ben bir iki noktaya dikkat çekmek istiyorum.
Açılışın 10 Kasım’a rastlaması nedeniyle aramızdan ayrılışının 80. yıldönümü olan bu günde, Mustafa Kemal Atatürk, üzerine yazılan yeni kitaplarla anılacak ve yazarları kaleme aldıkları bu dahi lideri anlatacaklar.
2017 Tüyap raporuna göre, geçen yılın ziyaretçi sayısı 742 bin 445. Bu 2016’ya göre yüzde 20’ye yakın artış demekmiş. 22 yabancı ülkeden 113 yabancı firma gelmiş. 31 uluslararası konuk ağırlanmış. Yurtiçinden ise, 820 firma katılmış, 295 etkinlik, 3 bin 075 imza günü yapılmış. Tüyap’tan önceki gün aldığım bilgiye göre, bu yıl, 12 farklı ülkeden 70 yayınevi katılacak fuara, 10’dan çok uluslararası konuk geliyor. Yerli-yabancı yayınevi ve STK’lerle birlikte 800’den fazla katılımcı var. Söyleşi, panel, şiir dinletisi vb. çalışmalardan oluşan 300’e yakın etkinlik, 3 bin dolayında imza günü. Doğallıkla öykü, roman, deneme alanında pek çok yapıt ortaya koyan Selim İleri’yi çeşitli etkinliklerde ve Tüyap’ın hazırladığı özel kitapta daha yakından tanıyacağız.

Özal, Söylev’i okuyor, değişiyor
Kitap fuarları istediğimiz kitabı hemen bulmak, indirimli almak, kimi yazarlarla tanışmak/konuşmak için çok güzel bir olanak sağlıyor bize. Bundan yararlanmak gerek. Dilediğiniz kitabı bulabilir, aklınızda olmayan bir kitapla da karşılaşabilirsiniz. Alacağınız o kitapla yaşamınıza yeni bir yol çizebilirsiniz. Neden olmasın?
Böyle bir rastlantıyı Tufan Türenç’in Babıali’nin Öteki Yüzü (Remzi Y.) adlı kitapta okudum. İş insanı bir arkadaşı Türenç’e anlatmış: Turgut Özal, Cumhurbaşkanı olana kadar Söylev’i okuma fırsatı bulamamış, ama merak ediyormuş. Cumhurbaşkanı seçilince boş zamanı çokmuş. Bir gün Çankaya Köşkü Kütüphanesi’ni tararken Nutuk’u görmüş, hemen çok dikkatli bir şekilde okumuş. Okudukça hayretler içinde kalmış. Çünkü Atatürk’ün çok büyük bir deha olduğunu kitabın her satırından daha iyi anlıyormuş, böyle bir kitap ancak bir deha tarafından yazılabilir, diyormuş. Özal’ın Atatürk’e hayranlığı artmış. O tarihten sonra da verdiği kararlarda, demeçlerde Atatürk’ün görüşlerini, yaptıklarını, hedeflerini hep göz önünde tutan açıklamalar yapmış. (s.85-86)

‘O dağlarda, o rüzgârda Sabahattin Ali’
Kitap fuarı, kitap ve kültürel etkinlik demektir. 300 dolayında etkinlikten biri “O dağlarda, o rüzgârda Sabahattin Ali” başlıklı panel. Ölümünün 70. yılında, TYS’nin düzenlediği bu panelde yöneticilik görevim var. Adnan Özyalçıner ve Emin Karaca, Sabahattin Ali’yi anlatacaklar. Pazar günü 18.15’te Karadeniz Salonu’nda başlayacak, bir saat sürecek. Doğaldır ki bu sürede Sabahattin Ali yeterince anlatılamaz. Yalnızca onun yol açıcı bir usta olduğu vurgulanabilir. Edebiyata katkısı, günümüzdeki okur profili irdelenebilir. Her yıl çocukluğunun geçtiği Edremit’ten trajik bir sonla yaşamının elinden alındığı Kırklareli’ne kadar yurdun birçok yerinde adına düzenlenen etkinliklerden; sinemaya, tiyatroya aktarılan yapıtlarından, insana ve dünyaya bakışından söz edilebilir. O kadar...
Hayatımızı kuşatmasını istediğimiz edebiyatı, Atatürk’le ilgili çıkan eskiyeni kitapları, Sabahattin Ali ve başka yazarlar için düzenlenen etkinlikleri fuarda yaşamaya ve paylaşmaya var mısınız?  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Okullar tatildeyken... 26 Ocak 2023

Günün Köşe Yazıları