Atatürk, senin içindeki haine bakıyor...

12 Kasım 2018 Pazartesi

Sınıftaki öğretmen duvardaki Atatürk resmini kaldırmış:
“Bana hain hain bakıyor” diyerek kaldırma nedenini açıklamış.

Bir öğrenci teneffüste resmi yerine asmış.Öğretmen gelip de yeniden resmi kaldırınca, öğrenci yerinden kalkıp evine gitmiş ve diretmiş: “Ben bu okulda okumam.”
İşte bu. Buyrun bakalım, bu çocuğa gitmek isteyeceği okulu bulun.
Bu çocuğa bir okul açmamız gerekiyor. Zorunlu.
Var mısınız, on kişi bir araya gelelim bir dernek kuralım?
Yüz kişi bir araya gelelim, bir eğitim kooperatifi kuralım.
Bin kişi bir araya gelelim, bir okul açalım.
Öğrencisi de var, öğretmeni de var, velisi de var.
Bir kooperatif okulu. Var mısınız?
Bu girişimin örnekleri oldu ama profesyonel düzeye ulaşamadı.
İsveç’te bu model uygulanıyor. Sosyal demokrat parti, ona destek olan işçi sendikası, yanlarına gelen STK okullar açıyor. Sertifika programlı kurslar açıyor.
Neden anaokullarımız olmasın, ilköğretim, ortaöğretim okullarımız olmasın?
Neden bizim üniversitelerimiz olmasın?
Atatürk’ün yolunda olmak, işte bunları yapmaktır.
Çünkü Atatürk, yoklukların içinde var olmak demektir.
Çünkü Atatürk, engelleri kaldırıp hedefe ulaşmak demektir.
Çünkü Atatürk, kendi varlığıyla isyandır.
Ama hedefsiz, yıkıcı bir isyan değil, tam tersine, hedefi olan, yapıcı bir isyandır.
Bizim yolumuzun bu olması gerekir.
İstediğimiz, hakkımız olan her şeyi kimseden beklememeli, biz yapmalıyız.
Mücadele de budur, risk de budur, doğru olanı hak etmek de budur.
Kimseden beklemeyeceksin, kendin yapacaksın.
Hem de her şeyini ortaya koyarak mücadele edeceksin ve kazanacaksın.
Atatürk örneği, Atatürk modeli budur.
Ağlaşma değil, sızlanma değil, gidip gidip sığınma değil.
Kazanmak istiyorsan hak etmen gerekiyor.

CHP solda durup sağa bakarken ne umuyor?
Hayret edeyim mi etmeyeyim mi bilemedim.
CHP milletvekilleri Öztürk Yılmaz ile Gürsel Erol “Türkçe ezan” konusunu ortaya attıkları için parti disiplinine verilmişler. Cezalandırılmaları isteniyormuş.
Türkçe ezan, Türkçe Kuran, bu halkın kendi dilinde ibadet etmesi için gerekli olan uygulamalardır. Halkın kendi dinini kendi dilinde anlaması en doğal hakkıdır. Bu hakkı vermeyenler, halkın kendi dinini öğrenme-sini istemeyen din aracılarıdır. Böylece toplum içinde yetki kazanan, onları kendi emelleri için yönlendiren din kullanıcıları, halkın bilgisizliğinden yararlanan kişilerdir.
Atatürk, tarikatları, tekkeleri, zaviyeleri bu din sapmasının odakları olduğu için kapatmış, Türkçe Kuran ve Türkçe ezanı bu amaçla uygulamaya sokmuştur.
Bu konularda gerçekleri söylemekten çekinmek, konudan kaçınmak CHP için yanlıştan öte ayıptır, Atatürk’ün mirasının reddidir.
Bu konulardan uzak durarak, kaçınarak, çekinerek sağdan oy alacağını ummak ise en hafifinden aymazlıktır. Sağ kulvardan bu yolla CHP’ye oy gelmez.
Bu konuda düşüncelerini söyleyen milletvekillerini disipline vermek ise ayıp kere ayıptır. Bu ayıptan dönünüz.
AKP’nin gündemini izleyip de karşı çıkmayı muhalefet sanmak, sadece iktidarı güçlendirir.
Atatürk’ten uzaklaşan bir CHP sadece kendi varlığına zarar verir.
Belediye seçimlerini kazanmak mı?
Gücünü uygarlık tarihinden alan çağdaş, uygar Türkiye’yi toplumun önüne koyacaksınız.
Toplumun yapıcı heyecanını harekete geçireceksiniz.
Doğru ve güçlü bir öncülük yapacaksınız.
Ya geleceği kazanacaksınız,
Ya da ülkeyi, bir ortaçağ halifeliğine teslim edeceksiniz.
Sorumluluğunuz budur.
Hepimizin ortak sorumluluğu budur...
 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Ben başkan olamazsam? 11 Mart 2024

Günün Köşe Yazıları