Olaylar Ve Görüşler

1919- 2019 / Yürüyelim arkadaşlar

14 Ocak 2019 Pazartesi

Türk gençliğini ve toplumunu dünya uygar milletler topluluğunun saygın bir üyesi haline getirme hedefi tersyüz edilerek, eğitim planlaması, Türkleri Araplaştırma ve okulları medreseleştirme ile takas edilmiştir. Bu durum, Türk ulusunun geleceğinin çalınmasıdır.

Cennetmekân Atatürk, 1919 yılı mayıs ayında öpülesi ayağı ile Samsun’da toprağa basarken, aynı zamanda emperyalizmin, cehaletin ve ihanetin boğazına da bastı... Devleti ve toplumu sarıp sarmalayan tarikatlarla, bilumum sözde derviş ve köle müritlerin, saf seçmen yığınlarını Allah ve din ile aldatan siyasilerin Atatürk’e besledikleri kin ve nefretin temelinde bu gerçek yatar. Günümüzün Atatürk düşmanları, o zamanki küffarla işbirliği içinde olanların torunlarıdır. Türk Ulusu ve Anadolu’yu yurt edinen tüm kavimlerin soylu genleri ile izahı mümkün olmayan soysuzların o gün de, bu gün de nasıl var olabildikleri bilim insanlarının konusu olmalıdır, şu anlamda ki; mayası sağlam bir toplumda, bu kadar konjonktür haini nasıl çıkabiliyor? Yüreğinde riyasız Allah korkusu, vicdanının derinliklerinde vatan sevgisi taşıyan ve aynı zamanda hafızı Kuran olan benim kanaatim ise; sınırsız imkânlara sahip düşmanın elimizden aldığı vatanımızı, imkânsızlıklar içinde bize yeniden kazandıran bir dâhiye husumet duyabilmek, ya vatan haini, ya da ruh hastası olmakla mümkün olabilir.
Meslek haysiyetine sahip yargıç ve savcılarımızı tenzih ederek ifade etmeliyim ki, “mülkün temeli olan adalet” kontrol altında, yani vatanın temeli su alıyor. (Çarpıcı örnek: Meclis başkanının anayasanın açık hükmünün hiçe sayılarak AKP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ilan edilmesidir.)
Eğitim sisteminde, Cumhuriyetin altın yılları dönemindeki Türk gençliğini ve toplumunu dünya uygar milletler topluluğunun saygın bir üyesi haline getirme hedefi ters yüz edilerek, eğitim planlaması, Türkleri Araplaştırma ve okulları medreseleştirme ile takas edilmiştir. Bu durum, Türk ulusunun geleceğinin çalınmasıdır.

Ulusun geleceği
Bizi, 57 İslam ülkesinin karanlığı içinde parlayan bir kutup yıldızı haline getiren başta laik eğitim, Cumhuriyetin bütün değerleri çürütüldü. İklim ve koşullar, şer erbabını yüreklendirecek kıvama gelebilirse, Anıtkabir’in “Allah Allah” naraları ile tarumar edileceğini tüm vatanseverler bilmelidir.
Meclis’in ve kamu yönetiminin hali, “ağlama yar ağlama” türküsünü çağrıştırıyor.
1 Nisan sabahı kâbustan uyanma günü olabilir. Bu yazı kaleme alınırken CHP’nin İzmir adayı henüz belirlenmemişti, bu kültür ve medeniyet kentinde zaten pek bir sorun yaşanacağı beklenmiyor.

İstanbul ve Ankara’nın önemi
Sonuçlarının ne olabileceği konusunda AKP kurmay kademesinin uykularını kaçıran, Türkiye’nin, hatta demokratik dünyanın gözlerini çevirdiği İstanbul ve Ankara’da ise Sn. Kılıçdaroğlu, halkın önüne çıkardığı adaylar ile hedefi tam on ikiden vurdu. CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi başkan adayı Sn. İmamoğlu’nun; pozitif kimliği, nitelikleri ve özeli ile; Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkan adayı Sn. Yavaş’ın ise, geride kalmış iki seçimde de kanıtlandığı gibi, adayı olduğu parti seçmeni dışında da geniş bir karşılık bulması ve efsaneleşmiş güven veren kişiliği ile ipi göğüsleyecekleri ihtimali oldukça yüksek görünüyor (Sandıklara sahip çıkmak seçimin kendisi kadar önemli).
Kesintisiz bir nehir gibi akan yüce Türk milletinin esenliği, demokratik hukuk devletinin geri alınması ve Cumhuriyetin kurtarılması için, varsa da gönül yaralarımızı önemsemeden, el ele, kol kola ve omuz omuza Yürüyelim arkadaşlar!....  

GANİ AŞIK
Eski CHP Kayseri Milletvekili - Müftü



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları