Olaylar Ve Görüşler

Yakınmak yerine çalışmak

22 Ocak 2019 Salı

İkinci sayfanın güçlü bir platforma dönüştürülmesi için öncelikli girişim, bir iletişim ağının kurulmasıdır. Düşünce ve görüşler sunan bireylerin iletişim adreslerinin paylaşılması bir platform oluşturmada ilk adım olacaktır.

Cumhuriyet gazetesinin 11 Ocak günü yayımlamış olduğu, sayın Osman Coşkunoğlu’nun “Yakınan Değil, Çalışan Muhalefet Güçlü Olur” başlıklı yazısı toplumsal sorumluluğun gerektirdiği tutumlara ilişkin önemli bir niteliği tanımlamakta. Buna göre, yönetim biçimi ve ülke kalkınması konularında farklı görüşleri olanlar, dayanışma içinde somut öneriler üreterek bir ortak “kolektif zeka” geliştiren “platformlar” kurmalıdır. Yazar, Cumhuriyet gazetesinin ikinci sayfasının böyle bir sivil platformun oluşmasına doğrudan katkı verebileceği düşüncesinde. Yazıda, genel önerilerle yetinilmeyip, doğru odaklanmalar ve somut eylemler ile bir “bilgi ve kültür egemenliği” kurulması gerektiği savunulmakta. Cumhuriyet gazetesinin ikinci sayfası, çocukluğumdan beri ilgimi çekmiş ve çok şey öğretmiş olan kurumsallaşmış bir ortamdır. İkinci sayfanın bir ara kaybedilmesini eleştiren notlarım, gazetenin “okuyucu köşesinde” bile yayımlanmadı.

Uzman ve düşünürleri
Yeniden yaşam bulan ikinci sayfa, sayın Coşkunoğlu’nun belirttiği gibi bir toplumsal platform, gazete ile toplum arasında bir “arayüz” oluşturmakta. Üç yıl önce, benzer bir arayüze doğrudan muhalefet partisi tarafından sahip çıkılarak, Türkiye’nin öncelikli konularında uzman ve düşünürleri düzenli toplantılarla bir araya getiren platformların kurulması ve bir yol haritası geliştirme önerilerim olmuştu.
Öneride “yeniden demokrasi ve çoğulcu, eşitlikçi, barışçı, saygın bir Türkiye’nin yaratılması için ve hukukun üstünlüğünün, insan haklarının, bilimin yol göstericiliğinin, emeğin hakkının, doğanın ve kültürlerin korunduğu bir toplumsal düzeni gerçekleştirmekle yeniden uygarlık yolunun açılması için kurumlaştırılmış ‘bilgi-düşüncestrateji geliştirme’ toplantılarının yapılması” hedeflenmişti. Toplum ve parti arasındaki bu arayüzün Türkiye’nin uğradığı yıkımın giderilmesi ve toplumu ikna edecek bir “normalleşme” sürecine ilişkin her sektörde programlar geliştirilmesi amacıyla çalışması istenmişti. Bu yolla geniş kesimlere ülke yönetimine hazır ve yetkin kadrolar bulunduğu mesajının verilmesi gerekliydi.

Sivil toplum
Sosyoloji kuramında güncel tartışmalardan biri, merkez otoritenin bir kara delik gibi tüm güçleri edinmesiyle toplumun giderek çözülme sürecine sürükleneceğini ve “yalnız kalabalıklar” oluşturacağını savlamakta. Kamu kurumları merkeze doğrudan bağlandıkça sivil toplum dağılmakta, sendikalar, meslek kuruluşları, medya gibi yapılar etkinliklerini kaybetmekteler. Bu gidişe direnmede bir yöntemin, sivil platformlar kurmak ve bunların güçlenmesini sağlamak olduğu ileri sürülmekte. Sayın Coşkunoğlu da bu yönde bir öneri sunmakta.
İkinci sayfanın güçlü bir platforma dönüştürülmesi için öncelikli girişim, bir iletişim ağının kurulmasıdır. İkinci sayfanın yeniden yaşama dönmesi ile düşünce ve görüşler sunan bireylerin iletişim adreslerinin paylaşılması bir platform oluşturmada ilk adım olacaktır. Bu yolla toplu bir veri tabanı geliştirmemiz, “kim kimdir” ve hangi konularda önerilerde bulunmaktadır bilgileri, gazete çalışanlarına yük yaratmadan bu grup tarafından geliştirilebilir. Kimi ortak konularda bireyler arasında iletişim sağlanınca platformun genişletilmesi ve somut önerilerin giderek şekillenmesiyle “Türkiye dijital yol haritalarına” yol almak olasıdır. Platformun genişlemesi, tematik alt grupların özelleşmiş çalışmaları için yeni ufuklar açacaktır.  

Murat Balamir / E. Prof. Dr. ODTÜ



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları