Deniz Yıldırım

Kenevir değil beyaz zambak

30 Ocak 2019 Çarşamba

Yine bir kurtuluş reçetesi buldu iktidarımız. Kenevir üreteceğiz. Ekonomimiz düzelecek, enflasyon düşecek, hava temizlenecek, kâğıt ucuzlayacak, dışa bağımlılık azalacak. O arada da Amerika’ya meydan okuyacağız.
Bir gösteri dünyası bu. İktidarın en iyi başardığı şey; sorunların kaynağında kendisinin olmadığını anlatmak; hep dışarıyı işaret etmek... Sonra da her seçim öncesi bir “mucize reçete” belirleyip o mucizeyle sorunların çözüleceğini söylüyorlar.
Yeni sistemi de böyle anlatmamışlar mıydı? İşsizlik çözülecek, enflasyon düşecek, koalisyonlar bitecekti. Başkanlık tutmadı, kenevirle çözecekler şimdi.
Yalnız, bir sorunu çözmek için önce o sorunun kaynağını doğru teşhis etmek gerekiyor. Enflasyonun yüksek olması, kâğıdın el yakması, dışa bağımlılık, hava kirliliği... Bütün bu sorunların kaynağında ülkemizin kenevir üretmemesi mi var? Özelleştirmecilik var; üretimi bitirip memleketi dışa bağımlı hale getiren tarım politikaları var. Ranta dayalı enerji ve inşaat politikaları var. SEKA’yı bitirenler, kâğıtta memleketi dışa bağımlı hale getirenler kimler? Soğan, bakliyat, tahıl ithalatında gümrük vergilerini sıfırlayanlar kimler?
Samsun, merkezi olacakmış kenevir üretiminin. Tütüne bakalım. Bafra’da, Samsun’da tarımı ve buna dayalı endüstriyi canlandıran en önemli üründü tütün. Bugün Samsun şehir merkezindeki üretim merkezinin yerinde bir AVM var. Üretmeden tüketme düzeni bu, kim kurdu? Yabancı tekellerin sigara pazarına yerleşmesini kim seyretti? Yerli tütünün bitirilmesine, TEKEL’in özelleştirilmesine kim öncülük etti? Bugün ürettiğimizden çok tütün alıyoruz dışarıdan. Sorun kenevir üretilmemesi mi, izlenen politika mı?
Yasak varmış, ABD’ye meydan okuyacakmışız. Hakikatin kendisinden büyük meydan okuma mı var? Bu iktidar 2016 yılında bir yönetmelikle 19 şehirde kenevir üretimini serbest bıraktı. Sonuç mu? “Zarar etmektense” diyen köylümüz kenevir üretmeye yönelmedi. Nedeni belli. Tarım bitti, maliyetler çok yükseldi; genç nüfus köyleri terk edip şehirlere akın etti. Tarlada izi yok artık halkımızın; inşaatta, madende çalışıp ekmeğini kazanmaya çalışıyor. Maliyetleri kim bu kadar artırdı? Memleketi inşaata kim bağımlı hale getirdi? Sorun kenevir üretilmemesi miydi?
ABD’ye meydan okuyalım” da, az daha bize de danışman yapacakları Amerikan McKinsey şirketi gittiği ülkelere niye “kenevir üretin” tavsiyesinde bulunuyor o zaman? En son Lübnan için önerdiği “kurtuluş reçetesi” de kenevir üretimi. Emperyalizm, kendisinden bağımsız ve güçlü ekonomilerin oluşmasını istemez. Lübnan’a niye “kenevir üret” der öyleyse? “Kenevir üret, ama toptan emperyalizme bağımlılığı bitirecek bir yerli üretim, kamucu sanayi, halkçı ekonomi programına yönelme. Biz sana parça verir, bütünü alırız nasıl olsa” demek için elbette. ABD, kenevir üretilmesini sorun yapmıyor görüldüğü üzere. Petrolün millileştirilmesini sorun yapıyor ama. Venezüella’ya saldırı, Lübnan’a “kenevir tavsiyesi”; farklı programların ürünü mü, birbirinin bütünü mü?

Beyaz zambak çözümü
Petrov’un Beyaz Zambaklar Ülkesinde kitabını bilirsiniz. Atatürk’ün de çok beğenip müfredata koydurduğu eserlerdendir. Değerli aydınımız Sadık Usta, esere yazdığı giriş yazısında kitabın bizde niye bu kadar derin etki yarattığını çarpıcı şekilde anlatır. Okumanızı öneririm.
Bu eser etki yaratmıştır; çünkü yıkıntılar içinde, üretimden koparılmış, çaresizliğe mahkûm edilmiş, “bitti bu iş” hissinin yaygınlaştığı ülkelerde önce bir “öncü ruh inşası” ihtiyacının ortaya çıktığını ve başarmanın zor da olmadığını gösterir. Modeldir, umuttur. Eksik olan program değil, öncü ve halkçı iradedir. İrade varsa program da uygulanır. Memleketi ayağa kaldırma, üretme, dışa bağımlılığı ortadan kaldırma, halkı bilinçlendirme ve halkla birlikte zorlukları aşma iradesidir sözünü ettiğimiz. Bu yüzden zambak önemlidir. Her yerde yetişmez. Finlandiya bataklığında, zift kayalıkların içinde yetişmesiyse mucizedir. Demek ki zambak bir ürün değildir sadece; bir ülkenin zorlukları nasıl aşacağını gösteren simgedir. Öncü ve birleştirici ruh varsa, bataklıkta beyaz zambak da yetiştirilir. Bu ruh yoksa, kenevir bile bitmez.
Bataklıkta beyaz zambak nasıl yetiştirilir? Halkı ortak hedeflere yönlendirerek, dışa bağımlılığı azaltacak bir ekonomi programı etrafında işçiyi, köylüyü, aydını birleştirerek. Halkın birbirine karşı kutuplaştırıldığı, okumuşun ya korktuğu için sustuğu ya da çaresizlikten başka ülkelere göçtüğü, ekonominin her alanda dışarıya bağımlı hale getirildiği yerdeyse yetişmez. Kenevir yetiştirmek kolay; mesele bugün beyaz zambak yetiştirmektir.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Cumhuriyet’e veda 4 Haziran 2022

Günün Köşe Yazıları