Adnan Dinçer

Lidere çalışanlar

30 Ocak 2019 Çarşamba

Samimi olarak konuya yaklaşım göstermek zorundayız. Futbolumuz artık duvara toslamıştır. Ülke futbolu toplam taraftar sayısıyla saha dışında konuşulacaksa, işin şans yanı veya zorunlu ekran talibiyle birlikte üç büyükleri temsil eden, dörtte üçümüz olan taraftarların mutsuz olduğunu söyleyebiliriz!
Her karşılaşmaya 3 dakikalık görüntüyle 3 saatlik program yapma alışkanlığı ön yargılı ve ilgi çekmek adına gerçeklerden uzak bir futbol ortamı yaratmakta. Yaşamımızı değiştiren ve sadece magazin, dizi ve futbol yayınlarına sıkıştırılmış TV izleme zorunluluğu kimliklerimizi sıkıntıya sokuyor. İleri ülkelerin futbolu nasıl oynadıklarını gördükçe kendi sahalarımızdaki yabancı futbolcuların ligine kulüp adı ve forma rekabeti içinde takılmakta olduğu gerçeğini gördükçe umutsuzluk artıyor.
İşin bir başka boyutu; sahadan gelip, futbol var dedirten, birçok takımla gençlere emek veren birkaç futbol adamını dışlayan ve ortalığı futbolcu taşıyarak bilinçsiz acemilere terk edenlerin günahı çoktur. Hiç kimse bana bu konuda naylon ortamı kabul ettirmeye çalışamaz. Kendi adıma değil; benimle yola çıkanların değişen futbol dünyasında yerimizi almak yerine durumdan vazife çıkartmaları acı gerçektir. Hata yapan kadar suskun kalıp mesleki eyyamcılık yapanlar sadece hakemlere saldırıp futboldaki sorumluluklarından kaçamazlar!
Fenerbahçe önceki gece kazanırken taraftarını sonuç olarak memnun etti. Belki lig adına umut verirken kupadaki elenişini ve Avrupa yolunu kapatma yanlışını kimse vurgulamadı. Sonuçta Başkan Ali Koç’un Moses ve gelecek birkaç transferden söz ederken asıl vurgusunu anlamak istemedi! Bu sonuçtan sonra bir anda ortamı değiştirmek isteyen sorumlular gereksiz ve erken konuşuyorlar.
Fatih Terim’in açıklamaları ve ortaya koyduğu tavır, idari kararlara karşı kendi sorumluluğunda devam edecek olmasını açıklamasının içindeki şifreler dikkat çekici. Aslında Beşiktaş da benzer bir sorun yaşıyor. İlk kez teknik adamın üstüne gidenler ve yönetimsel birlikteliğin transferler nedeniyle zedelendiğinden bahsedenler var. Acaba futbolcu seçimindeki görevliler daha az mı sorumlu?
Ankaragücü yeni stadında kalabalık seyirci önünde yenilirken gelecek için kötü bir iz bıraktı. Trabzonspor 11 genç futbolcuyu yine zorunlu olarak özkaynağından alırken doğru yaptı. Oradan gelen, teknik adamlık yapan ve örnek olması gerekenler neden bu kadar ürkekler acaba?
Şu anda futbolda altyapıya, gençlere ve özellikle kulüplerin borçtan kurtulması adına doğru futbol oynatan hamlelere girilmeli. Sadece alan ve satmayı beceremeyen futbolumuzun yönetenleri, Cengiz’in başarısı ve Ozan’ın ilk 11’de sahaya çıkmasına önem vermelidir. Kulüplerin sahibi olacaklar “Kulüpler yasası” ile birlikte üretkenliğe yatırım yapmalı.
Bizim çağdaş futbola, özüne uygun futbol eğitimine sadece küçük halı sahalarda değil; kulüpler düzeyinde ciddi ihtiyaç içinde olduğumuzun gerçeğini görmemiz gerekmekte. Hakemlerin sıkışınca, zaruretten genç futbolcuya forma veren teknik adamlar gibi VAR’a sığınmalarını otorite ve saygınlık yönünden tehlikeli buluyorum. Ligin lideri Başakşehir her geçen gün daha da güçlenen kadrosuna uygun ve rahat oynamakta! Kasımpaşa karşısında bunu izlerken sadece Galatasaray’ın en yakın olma görüntüsünü de izlemekteyiz. Futbolda huzur, güven ve yenilenmeye ihtiyaç var. Ama biraz da kalite ve heyecan yaşatacak 90 dakikalarla!  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Nihayet 20 Nisan 2024
Beşiktaş’a benzemek! 14 Nisan 2024
Bilen yönetsin! 13 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları