Barbaros Talı

Terse Koşanlar

23 Kasım 2013 Cumartesi

Uluslararası Atletizm Federasyonları Birliği’nin (IAAF) yol yarışları genel koordinatörü Sean Wallace-Jones, geçen sene izlediği Avrasya maratonuna hem tam not vermiş hem de uyarılar içeren bir rapor hazırlamıştı.
Raporda, yarış güzergahının atletlere sıkıntı yaratan noktalarını belirtmiş, maratoncularla 15 kilometrelik yol yarışına katılanların omuz omuza çarpışarak koştuklarına dikkat çekmiş, farklı kategorilerde koşan atletlerin yarışı aynı bitiş çizgisinden geçerek tamamlamalarının doğru olmadığını yazmıştı. En önemlisi, bir de fotoğraf eklemişti rapora. Yarışın su istasyonlarından birinde, yolu bloke edecek şekilde park etmiş siyah bir araba görülüyordu fotoğrafta. Araç federasyonun yönetim kurulu üyelerinden birine aitti. İçinden inense federasyon başkanı idi.
Yıllarca yarış koşmuş, ülkemizi başarıyla temsil etmiş milli atlet hiç sakınca görmemişti parkur üzerinde araçla dolaşmakta. Aslında hemen her organizasyonda, akreditasyon kartı takmış, lacivert takım elbiseli birilerinin arabalarını parkurun olmadık yerlerine park etmeleri, istedikleri yerlerde keyfe keder dolaşmaları yadırganmış ve sıkça eleştirilmişti. Özellikle de devletin üst kademelerinde görev yapanların danışman, koruma, özel kameraman ve özel fotoğrafçıdan oluşan kalabalık ekiple dolaşmaları hep dert olmuştu organizatörlere.
Bu kez benzer sorunların yaşanmaması için önlemler alındı. Organizasyon alanı bölümlere ayrıldı ve numaralandı. Akreditasyon kartları yetki ve sorumluluklara göre sınıflandı. Herkesin her yere girip-çıkabilmesinin öne geçilmeye çalışıldı. Ama yine olmadı.
Bu sefer de köprünün araç trafiğine kapalı olmasını fırsat bilenler, Beşiktaş, Mecidiyeköy ve Levent tarafından Anadolu yakasına doğru giriş yaptılar köprüye. Maraton yarışına katılan atletler, köprü üzerinde, ters istikametten gelen bu insanların ve bebek arabalarının arasından geçerek Avrupa yakasına koştular.
Maratonun en çirkin görüntüsü ise bayanlar kategorisinin son anlarında yaşandı. Televizyon ekranlarına yansıyan görüntüde, 2.29.05’lik derecesi ile ilk sırayı alan Kenyalı Rebessa Kangogo Chesir’in, yarışın son metrelerini parkur içinde koşan-yürüyen bir adamla yan yana tamamladığıizlendi. Yarışın en önemli yerinde, göğsünde akreditasyon kartı, elinde naylon torba ve paltosunu taşıyarak yer alan vatandaşımızın maratonun saat hakemlerinden biri olduğunu öğrendik.
Ardından, yine birilerinin bitiş alanındaki foto finiş kameraları önünden pervasızce geçip durduklarına, bu alanı görüntüleyen özel kameranın önünü kapattıklarına şahit olundu.
Sonuçta “Sen benim kim olduğumu
biliyor musun?” replikleriyle ünlü “Sayın”ların yanı sıra organizasyonu yöneten, görev alan yetkililerin de yarattıkları kirliliğin farkında olmadıkları çıktı ortaya. Sonuçta, yeni adıyla İstanbul Maratonu’nun “altın” kategorisini korumak için şart olan bayan ve erkek 5’er elit atleti 5 değişikülkeden hem de yedekleriyle birlikte davet edenlerin, başlangıç ve bitiş alanlarını düzenlemeye çalışan, bu konuda herkesi harekete geçiren, televizyon yayınının daha kaliteli olması için özel ekipler getirtenlerin ve de sponsorun çabaları heba oldu. Parkurun bekâreti bu sene de korunamadı.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Gazozuna Yarışma 14 Mart 2014
Merak Konusu 8 Mart 2014
Soçi’nin Ardından 2 Mart 2014

Günün Köşe Yazıları