Sedat’çığım... (Doğan) Yavrucuğum! Kaç doğumlusun bakayım evladım sen? Ne!.. 1971 mi? Eh! Çocuk da sayılmazsın ama tüm Galatasaray tarihini bilebilecek kadar da çok yaşamış sayılmazsın. Sana mı kaldı be birader Ali Sami Yen’den bu yana tüm başkanların bütün icraatlarını savunmak; “Galatasaray kumaşı leke tutmaz” gibi büyük sözler söylemek; “Galatasaray müzesinde pisliğe bulaşmış bir tek teneke kupa yoktur” iddiasında bulunmak? (Bkz. www.basketdergisi.com)
Ya varsa? Baktın mı hepsine teker teker? Kokladın mı? Teneke mi değil mi diye ısırdın mı kenarlarını? Arkadaşım, sen Galatasaray’a yönetici olmuşsun ama spor adamı olamamışsın: O televizyon programında ağzını doldura doldura söylediğin “pislik” sözü ile camiaları suçlarken hiç mi düşünmedin tarihin senin bilmediğin bir yerinde, senin camianın da aynı işlere bulaşmış olabileceğini?
İddialısın değil mi? “Yok” diyorsun başka bir şey demiyorsun ha! Bak arkadaşım, yıllarıyla yazarım sana. Pisliğe bulaştığını adım kadar iyi bildiğim (ve içinde yaşadığım) olayları anlatır, utandırırım seni ama geçmişi kurcalamak kime ne yarar getirir ki?
Cemal Nalga olayından filan söz etmiyorum. O iş çok yeni ve çok naif. “Pislik” dediğin şeylerin yanında yellenme bile olamaz ama şunu da iyi bil: Pisliğin kralını da sizinkiler (de) yaptı! Bilmiyorsan öğren ve lütfen kapa çeneni çünkü fanatiklik sizin gibilerden bulaşıyor taraftarlara. İnsanlar sizin yüzünüzden küfürleşip kavga ediyorlar. Düşmanlık tohumlarını sizler ekiyor, sulayıp yeşertiyorsunuz. Sonra… Birileri yaralanıp, ölünce aradan sıyrılıp yok oluyorsunuz…
Konumuz basketbol. O programda Galatasaray’ın final maçına çıkmayış nedenini “pisliğe bulaşmış o teneke kupayı istememek” olarak açıkladın. Boş laf bunlar! Sen ve başkanın Galatasaray tarihine leke sürdünüz: Kaçtınız finalden! Başka izahı yok bunun.
Ayrıca... Galatasaray yönetiminden ayrılmışsın sen; daha ne konuşuyorsun orada burada anlayamıyorum. Çek git basketbol dünyasından! Düş sporun yakasından! Ve... Git evine Aristo mantığı kitabını bir kez daha oku: “Leke tutmaz” dediğin kumaşta tek bir leke varsa eğer, düz mantık der ki: Tencere dibin kara, seninki benden kara!
Son sözüm de size Sayın Yalman: Listenize aldığınız bu arkadaşı, eğer seçilirseniz, lütfen basketbolumuzdan uzak tutun. Usluları, yaramazları, sizinkileri, ötekileri… At gözlüklü fanatiklerin hiçbirini istemiyoruz aramızda!