Öztin Akgüç

KOBİ Desteği

28 Eylül 2014 Pazar

KOBİ (Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler), nasıl tanımlanırsa tanımlansın, gelişmiş kapitalist ülkelerde dahi gerek üretim gerek istihdam açılarından ekonomilerin belkemiğini oluşturur.
Ülkemizde KOBİ’lerin gelişmesi yalnız ekonomik açıdan değil; toplumsal açıdan da, gelir, servet dağılımı, değer yargılarının, davranış biçimlerinin değişmesi, demokratikleşme yönünden de önem taşır. Özellikle baskıcı iktidarlara karşı ekonomik özgürlükler, kişilerin ekonomik yönden kendi ayakları üzerinde durabilmeleri bir denge yaratmakta; kişisel, siyasal güç kullanımını sınırlamaktadır. Ülke örneklerinde de görüldüğü gibi sanayileşmeden demokrasi yerleşemiyor. Sanayileşme davranış biçimini, değer yargılarını etkiliyor; kişisel ve toplumsal hakların içselleştirilmesine ve tanınmasına olanak veren ortamı hazırlıyor.
KOBİ’ler, ekonomik ve toplumsal yaşantımız açısından önemli, belirleyici kuruluşlar olduklarından kuşkusuz desteklenmeli, teşvik edilmelidirler.

***

Teşvik, destek denilince, ülkemizde günümüze değin yapılan uygulama kuşku uyandırıyor. Destek ve teşviklerden gerçek girişimciler değil, daha çok yalaka yandaş, moralitesi düşük, ağzı kalabalık, niteliksiz takım yararlanıyor. Dolayısıyla üretim gereği gibi artmıyor, üretim kalitesi yükseltilemiyor, ekonomi kayıt içine alınamıyor, savurganlık önlenemiyor, yeterli finansman olanakları yaratılamıyor, içsel sermaye ve bilgi, deneyim birikimi sağlanamıyor. Kaynaklar kötü kullanılıyor; sadece başarısız iktidarlara övgü düzen, ürkek, sözde işadamının sayısı artıyor. Kaliteli mal ve hizmet üretiminden çok, laf üreten bir kesim türüyor; türetiliyor.
Sermaye, ciro, istihdam ölçütlerine göre KOBİ tanımı verip, nesnel (objektif) olmayan değerlemelere göre kamu kaynakları savurganca aktarılacağına, moralitesi yüksek, girişimci özelliklere sahip kişiler desteklenmeli; ölçüt yararlanacak kişinin nitelikleri olmalıdır. Moralite, ne yazık ki günümüzde, ülkemizde yalnız kâğıt üzerinde kalmış bir kavram. Moralite kişinin ahlaki değerlerini, ahlaki cesaretini, dürüstlüğünü baskılar karşısında duruşuna güvenilirliğini, sosyal sorumluluk anlayışını yansıtan bir kavram.
Destek ve teşvikler, girişimci bir yeteneği olan, moralitesi yüksek, kişiliği gelişmiş olanlara sağlanmalıdır. Ancak bu şekilde KOBİ’lerden beklediğimiz toplumsal ve ekonomik yararlara ulaşabiliriz. Açık söylemek gerekirse Türkiye’de üretimde asıl sorun, girişimci yeteneği ve moralitesi yüksek kişilerin azlığı ve bu kişilerin de bir tür üçkâğıt düzeni ile tersine ayırım, negatif seleksiyonla dışlanmalarıdır. Teşvik ve destekleri, gerçekten hak edene, bu olanağı toplum yararına kullanarak, değer yaratacak olanlara vermek, kaynak aktarmak gerekir.

***

Destek ve teşvik denilince, önerilere hemen yeni kurumlar, örgütler oluşturulması da ekleniyor. Her gereksiz yeni kurum, örgüt, bir maliyet öğesidir. KOBİ desteği ayrı bir bakanlık kurulmadan, mevcut bakanlıkların birinin bünyesinde bir müdürlük aracılığı ile de yürütülebilir.
Ülkede KOBİ finansman desteği için, ta 1938 yılında kurulmuş Halk Bankası vardır. Ne yazık ki Halk Bankası, zamanla asıl amacından uzaklaşmış, yandaşlara, yalakalara kaynak kaptıran, yolsuzluklarla anımsanan bir kurum haline dönüşmüştür. Düzgün bir yönetim altında Halk Bankası KOBİ finansmanını başarılı bir şekilde yürütebilir.
Sorun, teşvik, destek, para değil, gerçek girişimci, sosyal sorumluluk anlayışı, moralitesi yüksek kişiler bulabilmektir. KOBİ’lere destek yaftası altında, yandaş ve yalakalara kamu kaynaklarını aktaracak bir düzenek daha kurmayalım.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları