‘Bir mermi kaç para?’

13 Şubat 2019 Çarşamba

Belki bir zamanlar Yerli Malı Haftası’nda armut olmuştunuz.
Boynunuza kartondan dev bir armut resmi çizip asmış ve karatahtanın önünde ülkenin hangi bölgelerinde armut yetişir, onu anlatan bir şiir okumuştunuz...
O gün sınıfta çekilmiş bir fotoğrafınız da vardır belki.
Sağınızda muz kılığında olan bir kız, solunuzda elma olan bir oğlan.
Masada kuruyemişler, meyveler, diğer yemekleri anneler evde pişirip getirmişlerdir.
Yerli Malı Haftası’nı kutluyorsunuzdur ve neden herkes yerli malı kullanmalı, sınıfa onu anlatıyorsunuzdur.
Anneniz Sümerbak’tan alışveriş yapıyordur bir ihtimal.
Evinize et ve süt, üreticiden alıp halka ucuza satan devlete bağlı kurumlardan geliyordur.
Yaşadığınız yerde tarım kooperatifleri hâlâ çiftçiyi kolluyordur.
Bir arada olmanın gücünden bahsediyordur etrafınızdaki insanlar. Eşit paylaşımın öneminden... Sağlık ve eğitimin parasız olması gerektiğinden... Fırsat eşitliğinden.
Sendikaya üyesinizdir muhtemelen.
Ve köylü ve çiftçinin haklarından haberdar.
Grevler yapılıyordur fabrikalarda. İşçiler bilinçten bahsediyorlardır aralarında.
Toprak reformunu konuşuyordur birileri.
Doğuya kalkınma planları yapılıyordur hayali.
Köy Enstitüleri tekrar açılsa keşke diye sayıklıyordur ülkenin aydınları.
Anayasa uygulansa ve yüzünü Batı’ya dönmüş laik bir Cumhuriyet olarak şahlansa bu sancılı coğrafya...
İşte tam o esnada hatırlayın nasıl da bombalar attılar kuytulara, mermiler uçuştu sokaklarda...
Siz bir mermi kaç para bilir misiniz?
Çok ucuzdur. Yeraltında kolayca yetişir ve adalet, barış, iyilik, güzellik istendiğinde yerüstüne servis edilir.
Çok ucuzdur. Gencecik bedenleri delip geçer, akıllı insanları yere serer, karanlık evlerin çekmecelerinde nereden geldiği belirsiz bir işaretle dışarı çıkmayı bekler.
Çok ucuzdur, o kadar çok ucuzdur ki...
Ülkeyi mermilerle yeni baştan yaratanlar, geriye dönüp kovanlarını bile toplamazlar, ata ata usanmazlar.

***

Sonra birden duvarlar yıkıldı.
O köylüler, o işçiler, sendikalar, o hayaller, o umutlar, o kaygılar, o istekler ve o niyetler...
Hepsi duvarların altında kaldılar birer birer.
Ve artık üretmeyi değil, sadece tüketmeyi düşünmeye başladınız.
Geçmişinizi hızla unuttunuz.
Mermilerle delinip geçilen ve kendi kanında boğulup giden ideolojilerin ardından özelleştirmeye methiyeler düzerek gözlerinizi kamaştırmalarına izin verdiniz.
Her şeyi satanlar size de bir gün satarlar, bilemediniz.
Kooperatifler teker teker kapanırken sesinizi çıkarmadınız.
Sendikalar tarihe karışırken sus pus oldunuz.
Kredi kartlarınıza güvenerek girdiğiniz taksitlerin, gözlerinizi gerçeklere yumarak seçtiğiniz liderlerin, önünü arkasını düşünmeden vazgeçtiğiniz değerlerin altında kaldınız.
Şimdi tanzim satışların uzun kuyruklarıyla baş başasınız.
Neyi nereden ucuza alabileceğinizi düşünüyor...
Neyi ne zaman ve neden ucuza sattığınızı hatırlamıyorsunuz.
Bireysel silahlanmaya methiyeler düzülen şu dünyada...
İktidar başarısını silahla sokağa çıkan bir halka bağlamışken...
Ve yoksullaşarak kendi içine içine çökerken...
Hadi kolaysa şimdi cevap verin o soruya.
Bir mermi gerçekte kaç para?



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yanık saraylar 4 Ağustos 2021
Patron çıldırdı 30 Temmuz 2021

Günün Köşe Yazıları