İmamoğlu seçimi kazandı... Sayımı kazanmaya çalışıyor...

07 Nisan 2019 Pazar

Seçimlerin gerçekten demokratik, hukuksal zemini sağlam bir ortamda yapılıp yapılmadığını söylemek için genel ölçülerden biri şudur:
Gizli oy, gözetmen eşliğinde açık sayım.
Eğer bu ilke tam olarak yerine getirilirse, klasik söylemle milli irade tecelli etmiş olur. Tarihimizdeki oy verme işleminin açık, oy sayımının de her türlü tartışmaya açık yapıldığı zamanlar olmuştur. Bu anlamda her seçimin bir tarifi vardır.
31 Mart seçimleri şu tarifle tarihteki yerini alacak:
Seçimi iktidar partisi kazanıncaya kadar sayım!
Yensek Seçim Kurulu’nun, affedersiniz Yüksek Seçim Kurulu’nun aldığı kararlar, kimi yerlerde İl
Seçim Kurullarının hukuktan bağımsız başlattığı yeniden sayım işlemleri şu soruları akla getiriyor: Seçimden sonra sandıklar üzerinden ayrıca bir seçim mi yapılıyor?
Hangi hu-kukla bu kararları alıyorlar?

***

Konu yerel seçimlerse birinci kriter üç büyük ildir. Üç ilden ikisini alan, seçimin galibi olur. AKP, 2004, 2009, 2014 yerel seçimlerinde İstanbul ve Ankara’yı garanti görüp, başarıyı taçlandırmayı şu çıtaya getirmişti:
- İzmir, Antalya ve Çankaya’yı aldığımız an!
31 Mart, üç büyük ilin yanı sıra Antalya’da da CHP adayını başkan yaptı.
Genel bir hesaplamayla yaklaşık 45 milyon kişi belediye başkanı olarak Millet İttifakı’nın adayını tercih etti.
İktidar seçimlerden aylar önce hâkim atamalarını, il ve ilçe seçim kurulu başkanı olacakları gözeterek yaptı. Daha ötesi seçmen listelerinde belirleyici olacağı için onlarca yerde nüfus müdürünü değiştirdi.
Bütün bunların üstüne, seçimlerde çok büyük şaibelerin olduğunu iddia ederek, yeniden sayım istiyorlar. Tüm oyların yeniden sayımı için somut bir gerekçenin ortaya konması gerekir. Bu da yok. En güzelini AKP Ankara İl Başkanı söyledi:
“Yeniden sayımda oyumuz bin kadar arttı. Bu bizi tatmin eden bir artış değil...”
Peki efendim; oyunuzu nasıl alırsınız?

***

Biraz da sokağın dilini aktaralım...
AKP’ye oy verenlerin çok büyük çoğunluğu da dahil olmak üzere, halkın büyük bir kesimi İstanbul seçimlerini Ekrem İmamoğlu’nun kazandığına inanıyor.
İstanbul’da, Sultanahmet’te bir yurttaş önümü kesti, aynen şöyle dedi:
“Ben oyumu AK Parti’ye verdim. Oğlum CHP’ye verdi.
Ola ki İstanbul seçimi yenilenirse oyum CHP’nindir!”
Bu, halkın vicdanında seçimin bittiğini gösteriyor.
Dün öğle saatlerinde Ardahanlı bir yurttaştan telefon aldım. Şöyle diyordu:
“Ardahan’ı aldık. Ama içim rahat değil. Baktım İstanbul karışık, haydi gideyim dedim. Şu an İstanbul’dayım. Sandık nöbetinde bakarsın bana da bir iş düşer.”
AKP, zaman kazandığını düşünüyor olabilir ama, bizce zaman kaybediyor. Her geçen gün iktidara olan güveni zayıflatıyor.
Zaferi herkes taşır; AKP bu yenilgiyi taşıyabilirse gerçekten parti olur.
Son sözümüz İmamoğlu’na; seçimi kazandı, şimdi vargücüyle sayımı kazanmaya çalışıyor. Bu mücadeleye omuz vermek, sadece İmamoğlu’na destek değildir, demokrasiyi kurtarmaktır.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

İYİ Parti çıkmazı! 18 Nisan 2024
Zafer sorumluluğu... 17 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları