Levent Yücelman

Fırsat kaçtı mı?

18 Nisan 2019 Perşembe
İlk maçta 33 sayı fark yiyen, 40 dakikada ancak 43 sayıda kalan Zalgiris'in sadece 2 gün sonra  Fenerbahçe'yi İstanbul'da yeneceğini maçtan önce biri çıkıp söylese pek çok kişi aklından şüphe ederlerdi. Ancak oldu. Peki neydi 48 saat içinde değişen? Hiç bir varlık gösteremeyen Zalgiris cephesinde ne değişti? Ya da bu yıl Euroleague'de normal sezonda evinde hiç maç kaybetmeyen Fenerbahçe'yi bu kez yenilgiye götüren 2 günlük sürede ne oldu?
 
Aslında görülen o ki ilk maçta rakibi 43 sayıda tutacak derecede sert bir savunma yapabilmek, evinde hiç kaybetmemiş olmanın getirdiği özgüvenle birleşince bu play-off serisinin ikinci maçına olumsuz yansımış. Fenerbahçe genel olarak düşük bir enerjiyle oyuna başladı ve de öyle de devam etti. Belki de Zalgiris'in böyle bir reaksiyon göstereceğini beklemediklerinden olsa gerek, 1-2 oyuncuda değil takım genel olarak bu enerjiden uzaktı. Hatta coach Obradovic tüm maç boyunca sahada bir kıvılcım yaratacak bir oyuncuyu aradı, durdu.
 
Enerjileri düşüktü
 
Maçın 3.5 periyotluk bölümünde savunmada gereken sertliği, agersifliği ve direnci ortaya koyamadılar, gerekli yardımlaşmaları yapamadılar. Fenerbahçe de takım olarak hücumdaki gücünü savunmasından alan bir takım. Ne kadar iyi savunma yaparsa o oranda hücumda sorunları daha kolay çözebiliyorlar. Bu kez savunmada yeterli seviyeye ulaşamayınca üstüne üstlük 17 sayı geriye düşünce sadece hücumla geri dönmeleri zorlaştı. Bu arada pota altında bazı çok basit atışları da kaçırdıklarını da belirtelim. Çok geç geri dönüş yapıp, maça ortak olduklarında da adetta pilleri bitti denilebilir.
 
Zalgiris'in doğruları 
 
Bu işin sadece bir yönü. Fenerbahçe'nin yapamadıklarını yazarken Zalgiris'in doğrularından da bahsetmeden geçersek haksızlık olur. Öncelikle daha şimdiden Avrupa basketbolunun en önemli coachlarından birisi haline  Sarunas Jasikevicius, kendi takımının potansiyeline inanmış ve de özellikle ilk maçta sahadan silinmelerini oyuncular üzerinde motivasyon anlamında çok iyi kullanmış. Zalgiris'in daha ilk dakikadan "ölüm-kalım" maçı gibi oynamasının en önemli sebebi de buydu. Zaten "Bu yıl play-off'a kalamaz" denilirken 3-4 zorlu takımla yarışıp ilk 8 içine kendilerini atarken oynadıkları basketbol da tam olarak böyleydi.
 
Her top için çok savaştılar. Fenerbahçe pota altına top indirdiğinde ikili hatta üçlü sıkıştırmalar getirdiler. Agresiflik seviyesini zaman zaman rakibini adeta dövecek seviyede maksimum seviyeye çıkardılar. Hücumda ise Fenerbahçe'nin yumuşak karnı olan boyalı alana atak ederek istediklerini aldılar. Wolters, Ulanovas gibi bire biri iyi olan oyuncularıyla, içeri penetre eden bütün kısaları ile Fenerbahçe pota altında hakimiyet kurdular. İlk maçta Lauvergne 'nin yokluğu hatta Vesely'nin erken faul problemi yaşamasından dahi olumsuz etkilenmeyen Fenerbahçe, bu kez Zalgiris kısalarının çembere dalışları nedeniyle boyalı alanda sorun yaşadı. Eskisi kadar çember altı caydırıcılığının olmaması Obradovic'i de sahadaki aktif beş konusunda ikilemde bıraktı.
 
Savunmada yardımlaşmalar, hücumda Vesely-Datome oyunu son 5 dakikada ön plana çıkınca maçı dengelediler ancak iki kez ikili sıkıştırmada topu guard'a ulaştırmaya çalışırken yaptıkları top kayıpları belki de yenilginin ilk sinyalleriydi. Kötü savunma yapıp, hücumla problemi hallemedikleri bir günde çok efor sarfedince bunun handikaplarını son bölümde yaşamış oldular. 
 
Moral avantajı onlarda olsa da...
 
Fenerbahçe BEKO, 2-0'ı yakalama avantajını elinden kaçırmış oldu. Şimdi basketbolu çok iyi bilen bir seyirci topluluğunun önünde iki zorlu Zalgiris maçına çıkacak. Üstelik bunlardan en az birini kazanarak saha avantajını geri kazanmak zorunda olacak. Fenerbahçe'nin deplasmanda bu yıl oynadığı maçları gözönüne alırsak Final-Four'u şu anda riske ettiğini söyleyemeyiz. Her ne kadar moral avantajı Zalgiris'e geçmiş olsa da Fenerbahçe'nin bu maçtan çıkaracağı dersler Litvanya'da çok işine yarayacak.

Son bölümde mola alıp bir set çizmek yerine bunu yapmayıp kararı ve insiyatifi oyuncularına bırakan Obradovic, sanırız bu kez kaybedilen karşılaşmayı Zalgiris'deki 3.maç için motivasyon aracı olarak kullanacak. Jasikevicius 'un 33 sayı farklı yenilgiyi kullandığı gibi...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

5 dakika! 17 Haziran 2019

Günün Köşe Yazıları