‘Biz’ Olmayı Yeniden Başarmak...

29 Ekim 2014 Çarşamba

Toplumun her kesiminden gazetemize yağan onlarca “Nasıl bir Türkiye hayal ediyorum?” yanıtlarını derlerken bir yandan da düşünüyorum kendi Türkiye hayalimi... Sanırım benim hayalim “Biz” Olmayı Yeniden Başarabilmek... Neden mi? Bundan 91 yıl önce “savaş, yoksulluk ve cehalet” kıskacını zorlu mücadeleler ile aşarak kurdular Cumhuriyet’i Atatürk ve arkadaşları. Ulus olmayı bile başaramamış bir toplumu küllerinden yeniden yarattılar. Eğitim, kültür, sanayi, kadın-erkek eşitliği, ulaşım, tarım ve diğerleri... Bu devrimlerin her biri “birlik” ruhu ile, coşku ve tutku ile yapıldı. “Biz” ruhu tüm ülke sathına yayıldı. Peki, sonra?
Sonra vazgeçildi “biz” olmaktan. Çıkarlar, köşe dönmecilik, adamsendecilik, din simsarlığı, rant, etnik kimlikler üzerinden siyaset tüm ülkeyi öyle kapladı ki, “biz” olmanın artık imkânı bile kalmadı. Bölündük, parçalandık, ötekileştirildik...
Büyüdük, ama aynı oranda kalkınamadık. Türkiye’den başka 50 yıl boyunca düşük orta halli gelir seviyesini korumuş Bulgaristan ve Kosta Rika’dan başka ülke yok. Şimdi de orta gelir tuzağına takılı kaldık. İmalat sanayimiz düşük ve orta teknolojiyle çalışıyor. 21. yüzyılda Türkiye’yi bir ileri seviyeye taşıyacak olan yüksek teknoloji ve yüksek katma değerli üretimde nal topluyoruz.
Bilgiyi, bilimi es geçtik... Türkiye’nin bütününde eğitim ortalaması 6.5 yıl. Yani ilkokul seviyesinde.
Emeği değersizleştirdik, emek sömürüsünü dizginleyemedik. Dünyada en çok çalışan ülkelerden biriyiz. Çalışanlarımızın yüzde 42’si haftada 50 saatin üzerinde çalışıyor. Yüzde 24’ü 60 saat. 72 saat çalışan kesimler de var. Emeğin milli gelirden aldığı pay en düşük, yüzde 31.8.
Sosyal devletten giderek uzaklaştık... Bugün dünyada gelir dağılımı en çarpık ülkelerden biriyiz. En zengin ve en yoksul arasındaki fark 7.7. En zengin yüzde 10’luk dilim, gelirinin yüzde 30’unu tasarrufta değerlendirebilirken, en yoksul yüzde 10’luk kesim bırakın tasarruf etmeyi, para biriktirmeyi, eline geçenin yarısı kadar da borçlanıyor. Borçlanarak yaşamını sürdürebiliyor ancak.
Tüm bu göstergeleri tersine çevirmenin yolu kolektif akıl.. “Biz” ruhunu önümüze yeni hedefler koyarak yeniden kazanmak...  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Biz modern insanlar... 12 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları