Cumhuriyet toplanma yeridir...

07 Mayıs 2019 Salı

Cumhuriyet gazetesi bugün 95 yaşına basıyor. Türkiye gibi bir ülkede, iktidarlara göre yön değiştirmeyen bir fikir gazetesinin çizgisini koruyarak asırlık hale gelmesi kolay değildir.
Zaten kolay olmadı!
Cumhuriyet gazetesi ile Türkiye Cumhuriyeti arasında sadece isim benzerliği yoktur. Cumhuriyetin ilanından 6 ay sonra 7 Mayıs 1924’te kurulan Cumhuriyet gazetesi, varlığını şu ilkelere dayadı:
Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde gerçekleştirilen Kurtuluş Savaşı’nın ruhunu oluşturan tam bağımsızlığı benimsemiş, laik, demokratik, sosyal, hukuk devleti...
Bir cümleye sığan bu ilkeler 95 yıldır bir meşale gibi Cumhuriyet’in yolunu aydınlatmaya devam ediyor.
Cumhuriyet gazetesinin Cumhuriyet devrimlerinin tanınmasına, yerleşmesine, toplumda benimsenmesine katkısı başlı başına destandır. İki örnek verelim:
Harf devrimi uygulamaya konduğunda altı ay, gazetenin yarısı eski yarısı yeni harflerle çıktı.
Soyadı Kanunu’nun uygulamaya konması kolay olmadı. İnsanlar birbirini baba adıyla ya da lakapla tanıyordu. Soyad seçimi için iki yıl süre tanındı. Cumhuriyet her güne bir harf ayırarak soyad önerdi. Kimi konferanslarda bunu anlattıktan sonra salona şunu söylerim:
Hepinizin adını muhakkak aileniz verdi. Ancak bazılarınızın soyadını muhtemel Cumhuriyet verdi.

***

Cumhuriyet gazetesi, Türkiye’nin 20. yüzyıl boyunca yaşadığı tüm evrelerin tam göbeğinde yayın yaşamını sürdürdü. 20. yüzyılın son diliminde Berlin Duvarı’nın yıkılmasından, Soğuk Savaş’ın bitiminden sonra Avrupa’daki sol yelpazeye seslenen yayın organlarının bir bölümü kapandı, bir bölümü yeni duruma göre ayakta durmaya çalıştı. Bu durum elbet Cumhuriyet’i de etkiledi. Her ülkede siyasi sistemler, toplumsal yapılar dalgalandıkça bundan en çok fikir gazeteleri etkilenir.
Cumhuriyet bütün bu süreçleri kuruluş genlerinden gelen güçle göğüslerken içinde bulunduğu döneme ayak uydurmasını da bildi. Yeni baskı tekniklerini getirmekten ilk kâtip kulübünü kurmaya kadar her alanda çağın gazetesi olma mücadelesi verdi.
İletişim çağındayız... İnsanlığın büyük değişimler yaşamasını sağlayan Tarım Devrimi ve Sanayi Devrimi’nden sonra İletişim üçüncü büyük devrim. İşte bu çağın merkezinde medya yelpazesi var. Cumhuriyet dijital ortamın tüm yelpazesinde yer almanın altyapısını tamamladı.
10 yıl önce, “Yakında yazılı basın bitecek” söylemi yaygındı. Şimdi bu söylem değişti. Yazılı basının dijital ortamla birlikte yaşayacağı kabul ediliyor. Biz bu yöndeki düşüncemizi hiç değiştirmemiştik.

***

Cumhuriyet, 95. yıla gelirken çok bedel de ödedi. Uğur Mumcu’yu, Ahmet Taner Kışlalı’yı şehit verdi. Pek çok yazarı, yöneticisi hapislerde bedel ödedi.
Bugün de gazetemizin değişik kademelerinde sorumluluk almış Hakan Kara, Musa Kart, Güray Öz, Mustafa Kemal Güngör, Önder Çelik, Emre İper hapiste. 5 yıldan az ceza alanın hapse girdiği, 5 yıldan fazla ceza alanın Yargıtay’a başvuru hakkını kullandığı akıldışı bu uygulamayı iktidar çevrelerinden de savunan yok. Yukarıda vurguladığımız gibi fikir gazetelerinde zaman zaman farklı bakışlar olur. Ancak Cumhuriyet, bunu kimsenin Cumhuriyet’i yıpratmak için kullanmasına izin vermez, veremez.
Özgürlük mücadelesi varken, hiçbir şey bundan önemli olamaz. Bizim için de birinci konu budur.
95. yılına giren Cumhuriyet; bütün hak, hukuk, adalet arayanların, daha güzel, daha yaşanır bir Türkiye isteyenlerin toplanma yeridir.
Cumhuriyet’in en büyük gücü, denetleyicisi okurudur. 95. yıl bayrağı okurun ellerinde yükseliyor, yükselecek...  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

ABD gezisi iptal gibi! 25 Nisan 2024
ABD ile Hamas gerilimi! 24 Nisan 2024
Istakozgiller! 23 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları