Zulmü, cani adaylarını ödüllendirmeyin yeter..

16 Mayıs 2019 Perşembe

Eren Erdem’i uyduruk ve yalan hukuki gerekçelerle daha ne kadar içeride tutacaksınız?
Hoşlanmadığınız gazetecileri hâlâ içeri almaktan artık ne zaman utanmaya başlayacaksınız?
Hukuksuzluk devlet ve siyaset eliyle iki tık yukarı tırmandırıldı ve fiili saldırı aşamasına geçildi. Saldırganların sevilmesine, ödüllendirilmesine başlandı.
Muhalefet liderine insan artıklarının yaptığı saldırıyı ödüllendirdiniz.
Kılıçdaroğlu’na yapılan katliama yönelik saldırıyı yapan ilkel güruhun hepsini serbest bıraktınız, yakın yakın diye bağıran akıl ve mantık yoksunlarını korudunuz. Saldırının başlarından birini eli öpülesi insan yaptınız.
Söz konusu kişi muhalefet lideriydi: Kılınız kıpırdamadı. Tersine, sesiniz saldırganları cesaretlendirici oldu. İktidarın en azından kayıtsız kaldığı, ama yarattığınız parçalanmışlık ortamından beslediğiniz saldırılar hiç hoş karşılanmaz, atılan taş atana geri döner.

‘Vurun, öldürün’
Derken, gazeteci ve araştırmacı, Yeni Çağ gazetesi yazarı meslektaşımız Yavuz Selim Demirağ alçakça saldırıya uğradı. Vurun, öldürün bağırışları altında taşlı sopalı saldırıdan nasıl sağ çıktı bilinmez. Saldıranları biliyordunuz, hepsini aldınız ve sonra serbest bıraktınız. Meclis araştırması isteklerine de hayır dediniz.. Neden? Kamuoyu adına çalışan bir gazetecinin böyle bir saldırıya uğraması insanlık duygularınıza hiç dokunmadı, kılınızı bile kıpırdatmadı.. Bu bile suça katılmaktır, en azından zımnen onaylamak..
Yavuz Selim Demirağ, üstelik FETÖ’yü ifşa edenler arasındadır.
İmamların Öcü, Türk Silahlı Kuvvetleri’nde Cemaat Yapılanması, Fethullah’a Selam Kumpasa Devam kitaplarının da yazarıdır..

Saldırılar artacak mı?
Acaba, eski ortağınızın bu kadar açığa düşürülmesinden mi hoşnut kalmadı taraftarlarınız? Yoksa FETÖ’cü ortaklarınızı nasıl hâlâ başucunuzda tuttuğunuzun açıklanması mı büyük rahatsızlık uyandırdı?
İktidarınızın YSK’deki temsilcisi Recep Özel adındaki vekiliniz için, “herkeste olmayan çok önemli bir özelliği daha var, halis muhlis FETÖ’cü olması” açıklamasını yapan Karar gazeteci yazarı Mehmet Ocaktan’ın ifşası ve daha onlarca tescilli kişi ve olaylar, FETÖ’cülüğün aslında bir parçanız haline geldiğini gösteriyor. Ocaktan kimin ne olduğunu hepimizden çok daha iyi bilen “içeriden” bir yazardır.
Bundan rahatsız olduğunuzu hiç görmüyoruz ve sanmıyoruz da.
Sorumuz şu: Sırada kim var?
Ve bu saldırganlığı daha ne kadar cesaretlendirecek ve kaç tık daha tırmandıracaksınız, yükselteceksiniz?

Bir zulüm ülkesi mi burası
Türkiye bir zulüm ülkesine, devletine dönüştü.
Mahkeme aklıyor, siz ise KHK’li diyerek insanlara yaşamı dar ediyorsunuz.
Kanser tedavisi için ülke dışına çıkmak isteyen Prof. Dr. Haluk Savaş’a pasaport vermiyorsunuz.
Pasaportlara el koyma gibi, sizden önceki tüm gerici iktidarların ve politikacıların paslı zulüm silahlarına başvuruyorsunuz. Bu kadar tarihin gerisindesiniz.

***

YSK, CHP itibarımızı zedeledi diye yakınıyor. İnsanlar ve kurumlar itibarlı ise kimse onu yıkamaz, zedeleyemez.
Bir kurum veya insan, itibarını ancak kendisi yerle bir edebilir.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları