Gerçeklerin Ortaya Çıkma Huyu

17 Kasım 2014 Pazartesi

Bugün Ankara’da Türkiye’nin en önemli sorunlarının başında gelen Kürt sorunuyla ilgili kritik bir buluşma gerçekleşecek.
6-8 Ekim’de yaşanan Kobani eylemleriyle birlikte hükümet ve HDP kanadı çözüm sürecini sona erdirmeseler de dondurmuşlardı. Geçen hafta İmralı ve Ankara’da yapılan bir dizi görüşme sonrasında krizin aşıldığı ilan edildi. Bugünkü buluşmada da sürecin devam edeceği mesajı verilecek. Zaten çok büyük olasılıkla bugünkü görüşmeden çıkacak sonuç önceden belirlendi.

Hedef, Türkiye içinde bıraktırmak
Yol haritasının detayları açıklanmayacak. İlan edilmese de yol haritasının detayları aşağı yukarı bilinir durumda. Öyle görünüyor ki hükümet, Öcalan’ın inisiyatifiyle PKK’nin ‘Türkiye içinde silah bırakmasını’ hedefliyor.
Ancak bu hedefin karşılığında HDP tarafının da Öcalan dahil tüm PKK’lilere legal alanda siyaset imkânı verecek bir affı istediği kesin.
Hükümet kanadı, PKK’nin silah bırakmasını istediğini altını çizerek vurgularken bunun karşılığında atacağı adımlar konusunda ya sessiz kalıyor ya çok alt perdeden ifadeler kullanıyor. Ya da tamamen popülist söylemler içine giriyor.

Toplum aydınlatılmalı
Geriye doğru bakıldığında hükümetin, süreci hep bu şekilde götürüp masada sözler verirken dışarıda başka türlü davrandığını görebiliyoruz. Bu yüzden de süreç bizim halen bilmediğimiz nedenlerle sık sık kesintiye uğradı. Son yaşanan Kobani olayları da bunun son örneğiydi.
Öyle anlaşılıyor ki artık Kürt sorununun çözümünde en kritik konuların pazarlık edildiği aşamaya geldik. O nedenle hükümetin artık kapalı kapılar ardında politika yürütmeyi bırakıp, süreci denetlenebilir hale getirmek için müzakereleri toplumun bilgisine sunmasında büyük yarar var.

17 Aralık ilk kez tutanakta
Bakan çocuklarının Türkiye tarihinin en büyük yolsuzluk ve rüşvet iddialarıyla gözaltına alındıkları 17 Aralık’tan bu yana tam 11 ay geçti.
Bu sürede AKP, 4 bakanını istifa ettirmek zorunda kalan bir hükümet olarak belki de dünyanın hiçbir yerinde rastlanamayacak bir algı operasyonu gerçekleştirdi. Önce yolsuzluk operasyonlarını ‘darbe’ olarak niteledi. Sonra da aynı gerekçeyle soruşturmayı yürüten polis ve savcıları, ya görevlerinden alıp başka yerlere sürdü ya da haklarında yasal süreçler başlattı. Bununla da yetinmedi, yargıyı da tamamen etkisi altına aldı. Bu süreçte Twitter ve YouTube’u bile yasaklamaya kalkıştı.
İddiaları halkın gözünden kaçırmaya çalışan hükümet, atadığı yeni savcılar eliyle 17 Aralık dosyaları hakkında takipsizlik kararı verdirtip yargı kayıtlarından tamamen sildirmeye de çalıştı.
Ancak ne kadar önlem alınırsa alınsın ‘gerçeklerin er ya da geç ortaya çıkma huyu’ geçen hafta kendini gösterdi. Meclis’te kurulan ve muhalefet partilerinin de içinde olduğu 17 Aralık Soruşturma Komisyonu, ismi geçenleri dinlemeye başladı. Parlamento Büro Şefimiz Emine Kaplan’ın komisyona verilen ifadelerden haberleştirdiği; İsviçre’den milyonluk saatlerin getiriliş, milyarlarca liralık rüşvetin Ankara’ya götürülüş hikâyeleri, halktan kaçırılmak istenen iddiaları yeniden hatırlamamızı sağladı.
Yoksullardan oy alarak iktidar olan ve iktidarını sürdüren AKP’nin mensuplarının dudak uçuklatan para trafiği içindeki hikâyeleri artık Meclis tutanaklarına geçmiş durumda.
Haklarında bu kadar ağır iddialar bulunan isimler, komisyondaki çoğunluk iktidar partisinde olduğu için oylamada büyük olasılılıkla aklanacak.
Ancak bu karar hepimizin vicdanlarındaki ‘17 Aralık yargıdan kaçırıldı’ hükmünü değiştirmeyecek
Vicdanlardaki bu hükmün değişmesi için, hükümetin, yargıdan yolsuzluk kaçırma tutumundan vazgeçip bağımsız ve tarafsız mahkemelerin kararına kendini teslim etmesi bir zorunluluktur.


Aleviler Ne İstiyor

Siyasette ve toplumda dinin görünürlüğü için her türlü tartışmalı adımı kimseye sormadan atan AKP hükümetleri, konu Alevilerin hakları olunca her seferinde ya bir çalıştay yapıyor ya da hemen bir paket hazırlığı içinde olduğunu söylüyor. Yine öyle bir dönemden geçmekteyiz. Başbakan bu hafta Tunceli’ye giderek atacakları adımları açıklayacak. Alevi toplumu, temel taleplerine AKP’nin yanıt vermeyeceği düşüncesinde. Bu yüzden yeni paket söylemi pek ciddiye alınmadı. Ancak biz Cumhuriyet olarak ülkemizin en önemli toplumsal dinamiklerinin başında gördüğümüz Alevi yurttaşlarımızın sorunlarını ciddiye alıyoruz. Alevilerin sorunları, çözüm yolları ve bu yöndeki taleplerini tartıştıran bir yazı dizisinin hazırlıklarına başladık. Çok yakında okurlarımızın beğenisine sunacağız.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Büyü Bozuluyor 26 Ocak 2015

Günün Köşe Yazıları